Teacher or Lover

3.4K 229 953
                                    











Baekhyun


   "Doğru ya da yanlış bir hüküm bildiren, kişiden kişiye göre değişmeyen ve kanıtlanabilen ifadelere önerme denir. Soru, istek ve emir cümleleri önerme değildir. Doğru ya da yanlış şeklinde cevap verilebiliyorsa bu önermedir. Mesela ikinin karesi dörttür cümlesi bir önerme iken iyi geceler cümlesi bir önerme değildir."

Soo hocanın sesi sanki çok uzaklardan geliyormuş gibi hissederken esnemekten ağzımı kapatamıyordum. Şerefsizler yüzünden dün çok geç saatte eve dönmüş, 3 saatlik uykuyla da okula gelmiştim. Amına koyduklarım içkiyi ağızlarıyla içmiyorlardı sanki. Dünü bana zehir etmişlerdi.

Sehun tüm gece bana saldırmış, Tao pipisi için ağlamış, Xiumin yüzüne Jennie'den çaldığı malzemelerle makyaj yapmaya çalışmış ama sıçıp batırmıştı etrafı. Kai hakkında konuşmak istemiyordum çünkü amına koyduğum garsondan aldığı ekmeğin arasına elimi koyarak yemeye çalışmıştı. İzin vermeyince de ağlayarak sinir krizi geçirtmişti bana.

Ama neyse ki aralarında en sağlam olan Chen, bu şerefsizleri hizaya getirmemde bana yardım etmişti. Onları zorla eve attığımızda ortalığı kusup batıran Lay'i döve döve yıkamış daha sonra kahve içirip ayılmasını sağlamıştık. Diğerlerini de çuval gibi yatağa fırlatmıştık. Bir de onlarla mı uğraşacaktım, amına koyayım. Zaten şerefsiz dev de mahvetmişti beni.

Kris hyung onu zorla arabaya bindirene kadar sürekli benim adımı sayıklayarak onu bırakmamam için sımsıkı sarılmıştı bana. Tabii bir ara pantolonunun fermuarı patlayınca gülme krizi geçirmiştik o ayrı konuydu. Sehun'un pantolonu küçük olmuştu ona. Ama o an olmasını en istemediğim şey Sehun'un bu ana şahitlik etmesiydi.

O benim en sevdiğim pantolonumdu diye haykırarak bu sefer beni bırakıp Chanyeol'a saldırmıştı. Panayır yerlerinde gördüğü bacağına tahta geçiren uzun adam zannetmişti sanırım onu. Yoksa amına koyduğumun uzun tahta bacaklısı pantolonumu geri ver bana demesinin hiçbir mantıklı açıklaması olamazdı.

Ama neyse ki orospu çocukları sayesinde çok büyük bir ders almıştım. Bir daha onlarla asla içmeye gitmezdim. Ben düzelmelerini beklerken bunlar daha da kötü oluyordu çünkü. Tabi bunların hepsi de o şerefsiz zengin eniştem yüzündendi. Hep ondan yüz bulup içmişlerdi.

Şişe bittikçe garsona seslenip yenisini getir çocuklarıma diye Ali Ağaoğlu havasında konuşmuştu. Lay şerefsizi de şımararak daha çok sırnaşmıştı ona. Ama neyse ki gavat Lucasların da kafası gidik olduğu için bu hallerini çok da umursamamışlardı. Zaten gecenin tek güzel olayı da buydu sanırım.

"Yalvarırım biri hocayı sustursun. Onun yüzünden beynimde ikinin kareleri sevişirken birbirlerine iyi geceler diyorlar."

Konuşan Tao'yla ona sert bir bakış attığımda arkadan Chen kıkırdayarak "İkinin bile pipisi var senin yok kanki." diyip benim de gülmemi sağlamıştı. Şerefsiz ya.

Dün gece Tao pipim kayıp diye ağlayınca şerefsiz Sehun'la Kai de salonda ayaklanıp her yerde Tao'nun pipisi neredesin diyerek onu aramaya başlamışlardı. Yemin ediyorum, biri o anları görse bizi hastaneye kapatırdı.

"KİM JONGİN!"

Soo hocanın gür sesiyle düşüncelerimden sıyrıldığımda uyuyan Kai birden ayağa fırlamıştı. "Efendim komutanım!"

  
  Ne?

Söylediği şeyle sınıf kıkırdamaya başlarken Kai gözlerini zar zor aralamaya çalışıyordu. Şerefsiz, uykusunda kim bilir ne görüyordu...

Fuck you, Teacher! (Chanbaek)Where stories live. Discover now