PRIVATE TEACHER || J.JK

Bölüm 14 | İlk An

⚠️YETİŞKİN İÇERİK BARINDIRIR.

"Tamam."

Bana gülümseyip dudaklarımızı birleştirmiş, yaptığı şeye uzun bir süre devam edip aldığım zevke odaklanmamı sağlamıştı. Gözlerim kendiliğinden kapanırken boynumu öpmesine izin vermiştim, bu arada iç çamaşırını çıkarıp yorganın altına atmıştı bile. Belimi tutarken karnıma öpücükler kondurdu, eli göğsüme çıkarken diğeri de aşağı iniyordu. Göğsüme öpücükler kondurdu, bir yandan da iç çamaşırımın üzerinden kızlığımı okşuyordu. Bu yaptıkları ateşimin çıkmasına neden olurken, dudaklarıma baskı uygulamayı da ihmal etmiyordu.

"Ahh.." derin bir inleme bırakıp omzuna tutunmuştum. Ayaklarıımı çarşafın üzerinden kendime çekmiş ve istemeden bacaklarımı sıkmıştım, tüm korkum gitmiş gibiydi. Dudakları göğsümü okşuyor ve öpücükler konduruyordu, parmağını dairesel bir şekilde hareket ettirmeye başladığında, daha önce hissetmediğim bir duygu hissetmiştim. Bütün bedenimi ele geçiren bu şey, enerjim bitmişte uykuya dalacakmışım aynı zamanda bulutların üzerinde bir rüyadaymışım gibi hissettiriyordu.

Sütyenimin kopçasını açmış, beni tek eliyle çırılçıplak bırakmıştı. Bu, günlüğüme yazdığım fakat hissetmenin bu kadar değişik olduğunu bilmediğim bir şeydi. Bu, yaşadığım en güzel şeydi ve şu zaman dilimde var olduğum için kendime teşekkür ediyordum.

Sesim tekrardan odayı doldururken, parmağı altımdaki yerini terketmişti. Üzerime eğildiğinde artık bu dünyada olmadığımı hissetmeye başlamıştım. Dudaklarımızı birleştirip, tutkulu bir şekilde öperken ben; parmağının altımdaki dairesel hareketleri karşısında inlememeye çalışıyordum. Parmağını biraz daha içeri konumlandırmış ve iki yana hareket ettirmeye başladı, bunlar aklımı kaybetmemi sağlıyordu, bayılacak gibi hissediyordum.

Güçlü bedenini göğüslerimde hissettiğimde, öpüşlerinin ardından eli saçıma çıkmıştı ve bu inanılmaz bir haz veriyordu. "Sakin olmaya çalış güzelim, parmağımı biraz içeri gönderip seni hazırlamam gerek, tamam mı?" derin nefesini tenimde hissetmiştim, sesi hafiften titremiş ve gergin olduğunu farketmiştim. Zayıf bir şekilde onu onaylamış ve izin vermiştim.

Parmağını içimde hissettiğimde, bu garip his karşısında nefesim kesilmiş ve belim yay gibi kıvrılmıştı. İstemsizce sırtına tutunuyordum, içimdeki hareketleri ağlayacakmışım gibi hissettiriyordu. İçimdeki his daha da garipleşirken fısıldamıştı, "Bir tane daha ekleyeceğim bebeğim," sonlara doğru sesi kısılmıştı. Cevap verememiş, parmakları içimde git gellerine devam ederken bir tane daha eklemiş ve kendimden geçmemi sağlamıştı.

Sıcaklaşan yanağımı okşadıktan sonra dudaklarını bastırmıştı, aşağıdaki eli hız kesmeden işine devam ediyordu, hiç olmadığım kadar ıslanmıştım, bundan utanmalı mıydım bilmiyordum ama hafiften acımaya başlamıştı. "J-Jungkook..." verdiği zevk derin bir nefes almama ve adıyla inlememe neden olmuştu. Bir yandan ona tutunurken ruhum bedenimden ayrılacak gibiydi. Öpücükleri boynuma inmiş, bacak aramdaki işini devam ettiriyordu. Bedenimin gücü tükenmiş gibi hissediyordum. Parmaklarını derinlere göndermesiyle kendimi daha fazla tutamayıp büyük bir inleme bahşetmiştim.

Uzun ve hoş dakikaların ardından durup, parmaklarını yalamış ve komodinin içinden kondom çıkarmıştı. Bana doğru yaklaşmış ve dizlerinin üzerinde durup sormuştu. "Bunun nasıl takıldığını biliyor musun?" yutkunmuştum, bana bir cevap istermiş gibi bakıyordu. Gözlerim erekte olmuş büyüklüğüne kaymıştı, "H-hayır.. Yani.. Sanırım sadece içine kaydırman gerekiyor.. ama.. bilmiyorum..."