Bölüm 13 | Samimiyet

11.2K 358 236
                                    

"Gerçekten ders için mi buradasın..?"

Siktir.

Bedenime bir sıcaklık dalgası yayıldığında kendimi düzelttim. "Bana kızacaksın biliyoruma, ama seni buraya çağırmamın sebebi ders çalışmak değildi... Seni okuldan sonra da görmek istemiştim.."

Ellerimi bacaklarımın arasına aldım, aynı hissediyorduk, bakışlarımı indirdim. "Ben de öyle..." mırıldanarak gerçeği söylemiştim. "Bunu duymak güzel... en azından saplantılı değilmişim.." tatlı kıkırdayışı kulaklarımı okşamış, dikkatimi kendine çekmişti. Kusursuz hatları, gülüşüyle tekrardan ortaya çıkmıştı. Bana baktığında, gözlerinin ruhuma işlediğini hissetmiştim. Kendimi, bakışlarının yarattığı yokuştan aşağı bırakmıştım.

Dudaklarını benimkilere bastırmış, yerimde zıplamama neden olmuştu. Kalbim eski hızına ulaşmış, damarlarım ısınmaya başlamıştı. Geri çekildiğinde dudaklarımı yalamış, düzensiz nefeslerimi kontrol etmeye çalışmıştım. Hala bayılmadığım için şanslıydım. Bana biraz daha yaklaşmış, parmaklarını çenemden kulağımın altına çıkarmıştı, kaçamak ama bir o kadar da güçlü bir bakış atmıştı, dudakları aramızdaki mesafeyi azaltıyordu.

Daha fazla dayanamıyordum, bakışlarımı bedeninde gezdirmeye ihtiyacım vardı. Yüzünde bir sırıtış belirdi, hissedilebilir bir muziplikle kırmızılarını benimkilerle buluşturduğunda, bayılmamı sağlayacak kadar etkili bir şekilde öpüyordu.

Ona karşılık vermiş, anın sıcaklığının beni çevrelemesine izin verip sandalyemi ona doğru çevirmiştim. Elleri bacaklarıma gitmiş, onları ayırarak kalçamı kavramıştı, üzerime eğilerek beni kolayca kaldırmış ve kucağına almıştı. Kollarımı boynuna sarmış, saçlarıyla oynarken, kucağında oturuyordum.

Boynumu avuçlamıştı ve kolu göğsüme değiyordu. "Derse devam etmek istiyor musun?" öpücüğün arasından fısıldamıştı. Geri çekildim ve buraya matematik için değil onu görmek için geldiğimi belirtir şekilde başımı salladım. Gülümseyip dudaklarımızı tekrardan birleştirdiğinde, beni tutarak ayağa kalkmıştı.

Birkaç saniye içinde, sırtım yatakla buluşmuş ve onu üzerimde bulmuştum, elleri kıvrımlarımda geziniyordu. Ellerimi çarşafa yaslayıp, daha rahat bir pozisyon bulmaya çalıştım, o sırada üzerimde duruyor, dudaklarımızı bir an bile ayırmıyordu. Gergin ama bir o kadar da umursamazdım. Bedenini bana bastırıp, sol eliyle kalçamı okşuyordu.

"Rahatsız hissetmiyorsun değil mi?" parıldayan irislerini benimkilere değdirmek için öpücüğü bozmuştu. Başımı iki yana salladım ve dikkatimi dudaklarına verip, bozmasını istemediğimi belli ettim. Eğilip, istediğimi verdiğinde, sıcak elini bedenimde gezdirirken, bir kıvrımımı bile atlamıyordu. Ellerimi sert sırtına doladım, bu hareketimle eteğimin düğmelerini açmış, sonrasında aynısını diğer tarafına yapıp üzerimden çıkarmıştı.

Çıkardığında, daha da gerilmiştim, parmaklarını çıplak bacaklarımdan yukarı çıkarmış ve iç çamaşırımda kısa bir süre sabit kalmıştı. Elleri tişörtümün altında dolaşmaya başlayınca, aklımı kaybedeceğimi sanmıştım.

Daha da yukarı gitmeden onu durdurdum. "B-bekle..." aşırı derecede gerildiğimden nefesim kesiliyordu, büyük irisleri benimkilere endişe ve şaşkınlıkla bakıyordu. "Ne oldu?" elini, nazikçe geri çekmiş, sorunun ne olduğunu merak ediyordu. "B-ben... Özür dilerim... g-göbeğim pek güzel... değil de..."

Söylediklerime kaşını kaldırmış, büyük ihtimalle aptal olduğumu düşünüyordu. Bedenime bakıp gülümsemişte. "Sen güzelsin, Y/N.. Nasıl bunları söyleyebilirsin?"

"Çünkü karnım düz değil.. Biraz kilom var..." omuz silktim ve karanlık bakışlarından bir süre kaçınmaya çalıştım. "Göbeğini mi sorun ediyorsun? Ben çok tatlı buluyorum..."

PRIVATE TEACHER || J.JKWhere stories live. Discover now