23.BÖLÜM (❣️)

8K 795 510
                                    

Keyifli Okumalar
Dilerim
❤️

***

Açelya masasına geçtiğinde Mehmet ile birlikte ona eşlik ederek, hemen önündeki koltuklara karşılıklı bir şekilde oturduk. Açelya gülümseyerek bize baktı.“Çay içer misiniz?” Diye sorduğunda, Mehmet ile kısa bir süre göz göze geldik. Bugün biraz daha çay içersem eğer ya kalp çarpıntısı geçirecektim, ya da lavabodan çıkmayacaktım.Çok teşekkür ederim ben almayayım.” Diye kibarca reddettiğimde, Mehmet'de hemen ardımdan; “bende almayayım sağol" diyerek, çay teklifini geri çevirdi.

Peki, o zaman konumuza gelelim.” Diyerek tam önündeki dosyayı açmıştı ki, “Açelya, bir gelir misin ?” Diye seslenen başka bir bayan ile dikkatimiz oraya doğru yöneldi. Açelya hemen yerinden kalkarken bana bakarak gülümsedi.“Kusura bakmayın lütfen, hemen geliyorum” dediğinde, aynı şekilde karşılık verdim. “Elbette, sorun değil” Açelya gözden kaybolduğunda Mehmet'e doğru hafif öne doğru eğilerek; “bu kadın senden hoşlanıyor, sen nasıl anlamazsın bunu ?” Diyerek fısıldadığımda, Mehmet şaşkınca bana baktı.

“Ciddi misin sen ?” Diye sorduğunda, gözlerimi devirdim.

“Seni nasıl kıskandığını, nasıl baktığını gördüm. Kız resmen senden bir adım bekliyor.” Dediğimde, Mehmet de benim gibi biraz daha öne doğru kaydı. “Ne yapayım peki, direk açılayım mı ?" Diye, büyük bir heyecanla sorduğu soruya gülümsedim. Kıvırcık prensin sadece biraz cesarete ihtiyacı vardı. Bankanın kapanmasına birşey
kalmamıştı. İçeride benden başka işini yaptıran kimse de yoktu. Hoş bende yaptırmak için gelmemiştim ya neyse..

Bak şimdi, ben Açelya geldiği zaman acil bir işim çıktı diyerek gideceğim. O sırada sende ona akşam yemeği teklifinde bulunacaksın. Zaten bankada kimse kalmadı hemen çıkarsınız." Diye taktik verdiğimde, Mehmet heyecanla; “tamam öyle yapayım.” Diyerek, derin bir nefes alıp geriye doğru yaslandı. Açelya'nın bize doğru geldiğini gördüğümde, Mehmet'e bakarak “geliyor” diye sessizce uyarınca, aynı anda ayağa kalktık. Kadıncağız da bizi birden ayağa fırlar gibi görünce "bir şey mi oldu ?" Diye merakla sordu. Hemen rolüme girdim.“Ya evet, malesef çok acil bir işim çıktı gitmem gerek. Artık sizi de başka sefere görmeye gelirim.” Bu oyunculuk performansı için beni ilkokulda tiyatro kulübü seçen Kadriye hocama, buradan saygı ve sevgilerimi yolluyorum..

Açelya naif bir şekilde gülümsedi. “Elbette, her zaman beklerim.” Diyerek bana elini uzattığında, bende aynı şekilde karşılık vererek elini tutup sıktım. Sıra Mehmet ile vedalaşmaya geldiğinde samimi bir şekilde yanına giderek sarıldım. Mehmet’e sarılırken kulağına çaktırmadan; "sakın heyecan yapma" diye fısıldadığım da, Mehmet'de aynı fısıltıyla; "umarım bir şey olmaz" diyerek karşılık verdi. Bu adamın pimpirikli halleri nedense beni güldürüyordu. Her güzelin ve yakışıklının bir kusuru olurmuş, sanırım onunda tek kusuru buydu. 

İkisine birden gülümseyerek hızlı adımlarla merdivenlere doğru yürüdüm. Merdivenlerden inerken, veznelerin kapandığını ve banka memurlarının çoktan paydos verdiğini gördüm.

Bu da demek oluyor ki, Mehmet ve Açelya da fazla oyalanmadan çıkacaklardı. Gülümseyerek banka çıkışına doğru ilerlerken, uzaktan gelen polis siren sesleri dikkatimi çekti.

Ben tam dışarıya çıkayım bakayım diye düşünürken, bankanın hemen önüne hızla yapılan frenle korkup yerimde durdum. Arabadan yüzündeki karlı maske ve ellerindeki pompalı tüfekle bankaya doğru koşan iki adam, telaştan arabanın kapılarını bile kapatmayarak üzerime doğru koşunca, şoka girmiş bir şekilde öylece bakakaldım. Kısa boylu olan kar maskeli hödük; “içeriye gir çabuk !” Diyerek beni içeriye doğru itince, geriye doğru düşmemek için vezne bölümüne tutundum. Beni boş verip, ikiside aynı anda büyük banka kapısını üzerimize kapattıklarında şok olan bünyem, işte o zaman korktu. Bu sefer kısa boyluya nazaran, uzun boylu ve zayıf olan maskeli adam, sol omzuma bastırarak; "otur yere!" Diyerek beni dizlerimin üzerine yere oturttu.

ŞANSIN BÖYLESİWhere stories live. Discover now