''Sen zaten ona en güzel,en değerli şeyi veriyorsun aşkım.''

''Öyle mi?Neymiş o?''diyerek düşünceli gözlerle bana baktı.

''Sevgini hayatım.Oğlumuz için en önemli şey ona verdiğimiz sevgimiz.Tabi ki oyuncakları, eşyaları olacak onlarla oynayacak ama bunlar gelip geçici şeyler.Esas önemli olan ona verdiğimiz değer...Sen çok iyi bir babasın canım.Oğlumuzun senden öğreneceği çok şey var.''diyerek gözlerinin içine baktığımda derin bir nefes alarak gevşedi.Bana yaklaşıp alnını alnına yaslayarak gözlerini yumdu.

''Biliyorum..Yine de ona her şeyi almak istiyorum.Elimden gelse ikinizin de önünde dünyaları sererdim.Siz benim herşeyimsiniz.'' diye fısıldadığında içimden bir kez daha şükrettim.İyi ki Allah onu benim karşıma çıkarmıştı.

''Sende bizim herşeyimizsin canım..Bırak dünya başkalarının olsun biz beraber çok mutluyuz.Ve biliyor musun babamızdan da gayet memnunuz.''dediğimde başını hafifçe geriye çekip güldü.

''Öyle mi hanımefendi...''diyerek gözlerindeki parıltılarla bana baktı.

''Öyle beyefendi...''dedim başımı sallayarak gülerken.Bir anda beni kucağına çekmesiyle ağzımdan sesiz bir çığlık kaçtı.Hızla kollarımı boynuna dolarken şaşkınlıkla fısıldadım.

''Ne yapıyorsun Sırat,indir beni..''diyerek etrafa baktığımda etrafta kimsenin olmadığını gördüm.Mısra ortalarda görünmüyordu.

''Çık..İndirmeyeceğim.Çok tatlısın ve ben seni çok seviyorum kadın...''dediğinde kalbim ritmini kaçırdı.Gözlerinin içine aşkla bakarken fısıldadım ''Ben de seni çok seviyorum kalbim.''

Tam gözlerinde parıltılarla dudaklarıma yaklaştığında oğlumun yukarıdan sesiyle öylece kaldık. Birbirimize bakarak güldük.

''Tam zamanında oğlum..''diye homurdandığında gülümseyerek yanağına küçük bir öpücük kondurdum ve kollarından çıktım.Beni yere bıraktığında  ''Eee anne baba olmak kolay değil hayatım.Çocuğun varsa her daim tetikte olmalısın.''diyerek merdivenlere yöneldim.Ben merdivenleri hızla çıkarken o da arkamdan geliyordu.Odasının kapısında durup küçücük yumruklarıyla gözlerini ovarak uyanmaya çalışan bebeğimi görünce rahatladım.Yürümeye başladığından beri odasının yukarıda olması tehlikeli olmaya başlamıştı.Odası benim odama yakın olsun diye başta böyle ayarlamıştım ama şimdi değişiklik yapmam gerektiğini düşünüyordum.Bana kollarını uzatan bebeğimin yanına yaklaşıp,önünde diz çöküp onu kucağıma aldım.

''Günaydın bebeğim..''diyerek başını öpüp mis kokusunu içime çektim.

''Anneee..'' 

''Söyle bebeğim.''

''Anneee mennn eee..''

''Eee eee mi yapmış benim oğlum.İyi yaptın annem.''

''Günaydın aslanım.''diyerek yanımıza gelen Sırat'ı gören oğlum yüzündeki o muhteşem gülümsemeyle babasına kollarını açarak ''Babbaaa!..''diyerek kucağına almasını bekledi.Oğlumu kucağına alarak sarıldığında her zamanki onları sevgiyle izledim.

''Çok özledim seni ben babacığım.''diyerek boynundan öptüğünde huylanan oğlum kıkırdayarak Sırat'ın saçlarını karıştırdı.

''Babbaa hıı baaa..''

''Ah dur oğlum çekme saçlarımı..''diyerek saçlarını oğlumun ellerinden kurtaran sevdiğim gözlerimden taşan kocaman bir sevgiyle ona bakıp başından öptü.''Biz oğlumla şimdi çok güzel oynayacağız annesi..''

''Onn babbaa,onn.''diyerek heyecanla konuşmaya başlayan oğlumla birlikte aşağıya indik.Beraber Sırat'ın aldığı oyuncakları paketlerinden çıkardık.Her paketi açtığımızda oğlum heyecala bağırıyordu.Paketlerden çıkardığımız oyuncaklarla birlikte biraz oynadık ondan ondan sonra yemek yapmak için hep beraber mutfağa geçtik.Sırat ve ben iki aşçı gibi önlüklerimizi takıp yemekleri yapmaya girişirken oğlumla Mısra da eğlenerek bizi izliyorlardı.Bir saat içinde fırında etli güveç,pilav,salata ve domates çorbası hazırlamıştık.Sonra da hızlıca sofrayı kurmuştuk zira hepimiz çok acıkmıştık.Çukur bir tabağa aldığım çorbayı katıştırıp ılıtarak  oğlumun yanına geçip oturdum.Sırat benim yanımda otururken Belma abla ile Mısrada karşımızda oturuyorlardı.Güzel bir sohbet eşliğinde yemeklerimizi yedik.Masayı toplamak için ayaklandığımda Sırat da bende mutfakta kovulduk.Mısra,Belma abla ile birlikte bulaşıklara girişirken bizde oğlumuzu alıp bahçeye çıktık.Sırat kucağında oğlumla birlikte çimenlerin üzerine kendini atıp yerden debelenmeye başladıklarında gidip yanlarına oturdum.Onlar yerde kahkahalar içinde güreşirken kapıdan Belma ablanın sesledi.

EZRA (KALBİMİN PUSULASI SERİSİ 1)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora