▪️34▪️|İlk

8.8K 629 1.8K
                                    




"Senden istediğim şey... Sabina'nın yaşamasına ve ölmesine benim karar vermene izin vermen."

Benden uzaklaştığını hissettiğimde bedenime değen soğuk hisler de ayrılmıştı. Lacivert gözleri çatık kaşlarıyla beni bulurken söyleyeceklerimi toparlamaya çalışarak yutkundum.

"Neden?"

İstemsizce camdan Sabina'ya çevirdim gözlerimi. O bizi göremiyordu. Uzun uzun izledim onu. Korkusuzca karşısında dikilen ölümyiyenlere bakışını. Planımın en tehlikeli kozunu bu kadına verebilir miydim?

"Onunla konuşmak istiyorum. Kafamı kurcalayan bir soru var ve onunla yüzleşmem lazım."

Ona döndüğümde saliselik bir bakış atmıştı Sabina'ya. Bunun ona anlamsız geldiğini biliyordum. "Beraber yaptığınız küçük planla arkadaş mı oldunuz?"

Başımı iki yana salladım. "Hayır, sadece senden bunu istiyorum."

"Karşıma geçip beni kandırmaya çalışan cadıyı yaşatmana izin vermemi istiyorsun. Bunu yapmayacağımı çok iyi bilerek hem de."

"Karşında duran kişi de planın içerisindeydi ve sen bunu çok iyi biliyorsun-"

"Sana olan tavizimi bana karşı kullanmamanı tavsiye ederim."

Keskin bakışları benimkinin üzerinden geçerken saçlarımı geriye doğru atıp birkaç saniyeliğine Sabina'ya bakmıştım. Oturtulduğu sandalyede ölümü beklediği açıktı. "Kararımı henüz vermedim, hem kabul edeceğini söylemiştin."

Ona doğru attığım adımla beraber bakışlarımı usulca onunkilere kaldırdığımda çenesini sıktığını anlayabilmiştim. Onun umursadığı Sabina değildi, bunu görebiliyordum. Ondan bir yetki isteyerek güç alıyordum ve bu hiç hoşuna gitmemişti.

Derin bir nefes alırken yutkundum. Bir elim göğsünde durduğunda bakışlarını nihayet bana çevirdi.

"Lütfen."

Bakışları yumuşarken iç çekti. Bir eli çenemi bulduğunda eğilmişti. Dudakları dudaklarımı ezerken gözlerim usulca kapandı. Belime yerleştirdiği eliyle öpücüğü derinleştirirken dudaklarım kıpırdanmamıştı. Soluğu, dudakları yabancı değildi. Alışmışlığın verdiği hisle gerginliğim dağılmış, sadece planımı düşünüyordum.

Dudakları benden uzaklaşırken alnından dökülen siyah saçları benim alnıma değiyordu. Gözlerimi onunkilere dikmiştim. Derin bir nefes aldı, dudaklarıma çarptı.

"Yapmaya çalıştığın şeyi farkındayım Granger... dua et ki işe yarıyor."

Yutkundum. Dudaklarıma kısa ama sesli bir öpücük bıraktığında şaşırmıştım. Sonrasında da kapıyı aralamıştı. Sabina'nın yanındaki ölümyiyenlerden biri bunu görür görmez koşarak gelmişti.

"E-evet Lordum?"

"Bayan Granger onunla konuşacak. Yaşayacağına veya öleceğine o karar verecek. Sabina Zabini'yi bir daha burada görmek istemiyorum. Hangi emri alıraan al hemen uygula."

Ölümyiyen başını aşağı yukarı sallarken ben de içimden planın ilk aşamasına geçtiğim için memnundum. Sonrasında Tom Riddle bana bakmadan dışarı çıktığında sorgu odasında tek başımaydım.

***

"Siz buralara gelir miydiniz Leydim? Lordun süitinden sonra hem de..."

Sabina'nın alaycı ifadesine karşın yürümeye devam ederken yanımızdaki ölümyiyenler de dışarı çıkmışlardı. Sabina yırtmacını belli edecek şekilde bacak bacak üstüne attığında derin bir nefes aldım.

MERCY | TomioneWhere stories live. Discover now