40. Bölüm

6.6K 598 36
                                    

Siz hiç kendinizi dört duvar arasında sıkışıp kalmış gibi hissettiniz mi? Nefes alamadığınız oldu mu? Ya da yataktan çıkmak istemeyip günlerce yorganınızın altında güvenle uyumak? Tüm bunları istemek için ne yaşamış ya da ne yaşıyor olmanız gerekir?

Yatağının soğuk tarafına doğru döndüğünde gözüne birazdan çalmaya başlayacak olan çalar saati takıldı. Zamanı bir kez daha durdurup yattığı yerden hiç çıkmamayı diledi. Sahi zamanı durdursa ne olurdu ki? En fazla ölürdü. Hayır hayır, ölmek için çok gençti.

Sevgi kapıyı aralayıp başını içeri uzattığında saati de çalmaya başlamıştı. Efsun' un durdurmak için bir teşebbüste bulunmadığı saati Esra durdurup, donmuş gibi tavanını izleyen arkadaşının yatağına oturdu.

"Efsun?"

Efsun beyaz tavanından bakışlarını çekip Sevgi' nin yüzüne baktı. "Hmm."

Arkadaşının boş bakışları Sevgi' yi derinden üzüyordu. Onun her zaman capcanlı olan yüzü şimdi solmuş, neşeyle, hayat enerjisiyle parlayan bakışları sönmüştü. "Neyin var? Gece geç geldiğin için gelmedi ama dün de çok solgundun. Ne oldu?"

Efsun derin bir nefes çekip ciğerlerini şişirdi. Herkesin derdine derman olurdu da kendi derdine dermanı bulamıyordu. O olaydan sonra Gökhan ile hiç konuşmamıştı, onu eve bırakırken söylediği iyi geceleri bile cevapsız bırakıp arabadan neredeyse uçarak inmişti. Zaten yol boyunca da uyumuştu, uyumadıysa bile gözlerini açmamıştı.

"Ben ne yapacağım?" Sesindeki çaresizlik ikisi içinde son duraktı. Zaten dolu olan Efsun' un gözleri yavaş yavaş yükünü bırakırken, onun bu hali Sevgi' yi perişan ediyordu. Bu yaşa gelene kadar kafa kafaya verip ağladıkları çok olmuştu. Ama hiçbiri böyle değildi, her zaman bir çıkış yolu vardı.

"Yapma böyle ne olur?" Sevgi' nin neredeyse ağlayacakmış gibi çıkan sesi durdurmadı Efsun' u. Çaresizliğine aktı gözyaşları. Sevgi yanına uzanıp kollarını ona sardığında daha çok ağladı.

Sesini çıkarmadı Sevgi, izin verdi ona. Çok dolmuştu belli ki. Efsun' un gözyaşları Sevgi' nin hırkasına akarken, kara bulutların şiddetle yeryüzüne bıraktığı damlalar da camı dövmeye başlamıştı. Efsun' un kederine ağlıyordu bulutlar.

Dakikalar sonra hıçkırıkları dinip yerini sessiz iç çekişlere bıraktığında biraz geri çekildi ve yüzünü elinin tersiyle sildi. Sevgi onun daha iyi olduğuna kanaat verince sormak için beklediği soru dudaklarında döküldü. "Gökhan' dan hoşlanıyor musun?"

Efsun' un yüzündeki elleri donup kaldı, bir an içine çektiği nefesi bile bırakamadı. "Evet."diyerek kabul etti.

" Ona karşılık vermekten korktuğun için mi bu kadar üzgünsün?" Bu soruların cevabı Sevgi için açıktı ancak yine de duymak istiyordu.

Sessizce başını salladı Efsun, korkuyordu. Deli gibi korkuyordu. Bir şeyler yaşamaktan değil, sonunda kalbi ile başbaşa kalmaktan korkuyordu.

"Korkma, hep yaptığın gibi bir delilik yap Efsun."

Efsun acı bir şekilde güldü, gözleri yine dolup taşmak için fırsat kollasa da dayandı. "Bu delilik olmaz Sevgi. Bu koca bir hata, yanlış. Kaçar benden, korkar. Ben bunu görmeye dayanamam. Nasıl dayanırım?" Dayanmadı  gözleri, dolup dolup taştı.

Evde yaşadığı anlardan sonra yapabildiği kadar toparlanıp çıktı evden. Şirkete gidecekti, Gökhan' ın evine gitmek için geç kalmıştı. Şirkete gelip odasına çıktığında eşyalarını masaya bıraktı ve bir süre durdu. Birazdan çıkıp Gökhan' ın yanına gitmeliydi.

EFSUN (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin