7. Bölüm

8.9K 711 59
                                    

Birazcık bir aradan sonra ben geldiiiiim...

Efsun' un gizemi yavaş yavaş çözülmeye başlıyor sanki? Onun hakkında tahmininiz var ???

********************************

Büyük salonun kapısı gıcırdayarak açıldığında, taş zeminde iki çift ayak sesi hızla salonun ortasına kurulan uzun masanın başına doğru ilerliyordu.

Masanın başında oturan yaşlı adam cebinden çıkardığı yarım asırlık saatine bakarken kaşları çatık bir şekilde bekledi.

"Efendim, biri zamanı durdurdu."

"Farkındayım." diyen yaşlı adam gözlerini saatinden ayırmadan  sırtını oturduğu sandalyeye yasladı. "Bu hatayı kimin yaptığını öğren ve bana getir."

"Bizden birinin böyle bir hata yapacağını düşünmüyorum efendim." Genç adam kendi soylarından kimsenin böyle bir kural ihlali yapmayacağını biliyordu.

Yaşlı adamın bakışları tekrar çalışmaya başlayan saatindeki iken kaşları hâlâ çatıktı. Zamanı durdurmak yasaktı ve bu yasak şimdiye kadar çiğnenmemişti. 'En son' dedi içinden 'en son Milenam  ortadan kaybolduğunda durmuştu.'

Yaşlı adam tekrar çalışan saatini cebine koyup gözlerindeki hüznü gizlemeye çalıştı. Duygular zayıflık belirtisiydi, zayıflık gösterecek bir zamanda değillerdi. "Dediğimi  yap Leo, herkese ulaş, kimin yaptığını öğren."

Efsun gözleri yarı kapalı bir şekilde uzandığı koltukta tüm yaşananları bir camın ardından izler gibi izliyor hiçbir tepki vermiyordu. Zaman durduğu gibi kısa süre sonra devam etmişti ancak Efsun hâlâ yaşadığı şoku atlatamamıştı. Daha doğrusu sadece birkaç saat içerisinde yaşadığı bu olaylar bünyesine ağır gelmişti. Önce evinin yanması, yakışıklının kaybı, patronuna komşu olması, üzerinde sadece havlu ile Gökhan' a yakalanması ve en sonunda zamanın durması. Tüm bu olanlar Efsun' un zihnini dış dünyaya kapatmasına sebep olmuştu.

Arkadaşının durumunu az çok tahmin eden Sevgi, Efsun' un bir süre dinlenmesi için ona karışmamış, uzaktan izlemişti. Birkaç saat sonra Efsun koltukta uyuya kaldığında, evin hem çalışanı hem de Duru' nun  bakıcısı Zehra hanım elinden tuttuğu Duru ile eve girmişti.

Yarı yolda Ömer arayıp haber verdiği için misafirlerden haberi olan Zehra hanım, Duru' nun elini bıraktığında salona koşan küçük kızın arkasından gülerek bakmıştı.

"Efsun ablaaaa."

Duru koşarak salona girdiğinde ilk gördüğü kişi ayakta duran Sevgi olmuştu. Ona yabancı olduğu için coşkusu sönen küçük kızın bakışları koltukta uyuyan Efsun' a kaydığında ona doğru ilerledi.

Duru' nun hemen ardından salona giren Zehra hanım ayakta dikilen ve ona tedirgin bir şekilde bakan kıza sıcak bir şekilde gülümsedi. "Hoşgeldiniz kızım, sen Sevgi olmalısın."

"Evet efendim, Sevgi ben. Kusura bakmayın rahatsız ettik ama..."

"Aaa, duymamış olayım kızım o nasıl laf." diyen Zehra hanımın bakışları daha önce birkaç kez gördüğü, uyuyan Efsun' a kaydı. "Efsun uyumuş mu? Üzerine bir şey getireyim ben."

"Zehra teyze, Efsun abla ne zaman uyanacak?"

" Efsun ablan yorulmuş birtanem, biraz dinlensin uyanır. Bak bu Sevgi ablan, sen burada dur ben geliyorum. "

EFSUN (Tamamlandı)Where stories live. Discover now