12. Bölüm

8.5K 706 52
                                    

Ben geldiiiiim... 🙋

Aklınızdaki tüm soruların cevabı aşağıda, hazır mısınız? 😎

Hafta sonu gelmeden sözümü tutmuş bulunuyorum. Daha fazla merakta bırakmak istemedim. Keyifli okumalar...

*******************************

Hastahane odasının önünde gergin bir bekleyiş devam ederken iki adamında gözü içerden gelecek iyi haberdeydi. Efsun' un düşmesinden sonra kırık olma ihtimaline karşı sağlık ekipleri gelene kadar kimse onu yerinden kımıldatmamış, bu süre boyunca Efsun' dan da tek bir tepki alamamışlardı. Sadece düştüğü yerde ölü gibi yatıyordu.

Gözlerini kırpmadan baktıkları kapıdan herhangi bir ses çıkmazken onlara doğru gelen hızlı adımların sesi ile ikisininde bakışları koridorun başına dönmüştü. Sevgi' nin olağanca telaşı ile geldiğini gören Ömer hemen yerinden kalkıp ona doğru adımladı.

"Ömer" Sevgi genç adamın koluna yapışıp yaşlarla patlayan gözlerini ona dikti. "Efsun, o nerde? Durumu nasıl? Doktor ne dedi?" diyerek hızlı hızlı sorularını yanıtladı.

Ömer, Sevgi' yi sakinleştirmek için kolundan çekerek oturmasını sağladı ve hemen yanına oturup iki elini avuçlarına aldı. "Korkma, kötü bir şey çıkacağını düşünmüyorum. Merdivenlerden düştü, bizde anlamadık." derken dik bakışları hemen karşısında oturan Gökhan' a kaydı.

Gökhan, Ömer' in bakışlarındaki anlamı bilerek suçlulukla eğdi başını. Suçluydu çünkü, dinlemeden etmeden kendince bir sonuca varıp hırpalamıştı Efsun' u. Üstelik olmayacak şeyler söylemişti ki bunların gerçek olmadığını Efsun odadan çıktıktan sonra Ömer çok iyi bir şekilde anlatmış ona.

Bekleyiş devam ederken Sevgi' nin ağlayışları bir türlü dinmiyordu, bir tek o biliyordu Efsun' a neler olduğunu. Küçüklüğünden beri belli aralıklarla yaşardı Efsun bu dönemleri, her seferinde günlerce bir ölüden farksız olurdu ki bu en çok onun ve Nermin annesinin canını yakardı.

Birkaç hemşire odaya girip çıkarken koridordan gelen ses ile Sevgi oturduğu yerden fırlamıştı resmen. Nermin annesi o hastahane yolundayken arayıp bağırmış ancak Sevgi o bağırışmaların sebebini umursamayarak Efsun' un durumunu haber vermişti. 

"Sevgi, Efsun nasıl?" Yaşlı kadının kederli yüzü ve zor çıkan sesi onun ne kadar üzgün olduğunu gösteriyordu.

"Bilmiyorum, şirkette merdivenlerden düşmüş ama sorun o değil. Yine hastalanıyor, bu sabah yataktan zor çıktı, gitme dedim dinlemedi beni." diyerek ağlamaya başlamıştı ki koluna yediği şaplak ile neye uğradığını şaşırdı. Beylerin meraklı bakışları ise onların üzerindeydi.

"Ev yanmış bana neden haber vermiyorsunuz siz? Ben ne yapacağım sizinle ha? Kazık kadar oldunuz ama böyle durumlarda büyüklere haber verilmesi gerektiği hâlâ öğrenemediniz." diyerek kızdı, yanmış evi gördüğünde az kalsın kalpten gidecekti, neyseki komşular yetişip anlatmıştı her şeyi.

"Sen tatildeydin Nermin anne, rahatsız etmek isteme..."

"Sus kız, hâlâ konuşuyor. Kızım tatil sizden önemli mi? Vallahi ölümüm sizden olacak." diyerek kendini Gökhan' ın yanındaki boş yere attı. Bakışları yanındaki boylu boslu gence kaydığında Sevgi' ye döndü. "Bu kim?" dedi hâlâ hüzünlü ancak öfkeli çıkan sesi ile.

EFSUN (Tamamlandı)Where stories live. Discover now