25. Bölüm

7.6K 685 105
                                    

Ben geldiiiiim..

Bugün sınava giren tüm okurlarım için her şeyin hayırlısını diliyorum. Umarım her şey gönlünüzce olur.

Bölüm ithafı #2019YksMağdurları 💓

Hadi neşelenin❤❤❤

*********************************

"Efsun! Açsana kızım kapıyı!"

Başını bedeni ile birlikte kapattığı kapıya yaslayan Efsun' un başı, kapıya inen her yumrukta sarsılırken geçireceği beyin sarsıntısı umrunda bile değil, hatta işine bile gelirdi.

"Açmıyorum, geri git!" diye bağırdı kapı arkasındaki adama.

"Lan Efsun, sen bu kapıyı nasılsa açacan." diye bir kere daha yumruğunu kapıya indirdi Mert.

"Sen adresi nereden buldun ya? Ne güzel kurtulmuştuk senden!" Sahi kim adresi verdi bu adama.

"Karşı dairedeki çok konuşan kadın verdi. Lan konuşturma beni kapı önünde, açsana kızım. Kırdırtma bana kapıyı."

Mert' in kalın sesi bütün apartmanda yankı yaparken bazı komşularının şikayet dolu sesini işitti Efsun. Ah ah, insanlık ölmüş. Belki yabancı biri kapıya dayanmıştı, insan bir bakar sorar. Ölmüş komşuluk, ölmüş.

"Anırma be açıyorum."

Kapı kolunu indirip bir insanın geçebileceği kadar kapıyı açtığında içeri doğru uzanan bir kol Efsun' u boynundan tuttuğu gibi kendine çekti.

Mert, Efsun' un yüzünü göğsüne bastırıp konuşmasını ve de nefes almasını engellerken kendini ve valizini içeri atıp kapıyı kapattı. "Gel sen, gel."

Mert kolunun altında boğulma tehlikesi geçiren Efsun ile birlikte salon olduğunu düşündüğü kapıdan girip bir kuş gibi çırpınan Efsun' u koltuğa attı. "Böyle mi karşılıyorsun kız sen abini?"

Efsun resmen fırlatıldığı koltukta doğrulup içe göçme tehlikesi geçiren burnunu tuttu. "Allah seni bildiği gibi yapsın hayvan, burnumdaki tüm koku alma hücrelerim öldü." dediğinde başına yediği hafif sert darbe ile kıstığı gözlerini başında dikilen adama çevirdi.

"Çok konuşma da sarıl bana, özlemedin mi kızım?" dedi Mert kaslarını çatarken. Oysa o yaban ellerde hasretlik çekiyordu, vurup azarlayacağı kimse olmayınca resmen hayatı kararıyordu.

Efsun ona burun kıvırıp kalktı ve kollarını Mert' e sardı. "Bırakmıyorsun ki özleyelim, şöyle birkaç yıl gelmesen özledim belki."   Kollarını geri çekip parlayan gözlerini ona yukarıdan bakan adama dikti. "Hadi sen şimdi git, ben özleyince haber veririm."

Mert yalancı bir kırgınlıkla elini kalbine koyup yan taraftaki koltuğa çöktü. "Kalbimi kırıyorsun ama." dedi dudaklarını büzerek.

Efsun onun yüzüne bakıp suratını buruşturdu. "Ayy, Allah için yapma şunu. Çarpılmış gibi oluyorsun, tövbe tövbe."

Mert bu sefer ciddi bir ifadeyle öne eğildi. "Kızım 6 ay oldu be, gerçekten özlemediniz mi beni? Gideyim mi?"

Efsun içinde yükselen o 'git, ne olur git.' sesini susturup ona döndü. Elbette özlemişti, yeri geldimi kedi köpek gibi birbirlerini yeselerde 1 yaş farkla abi kardeşti onlar. Beraber büyümüşlerdi. " İyi madem, geldin. Kal bari biraz." dedi alayla.

EFSUN (Tamamlandı)Where stories live. Discover now