♧ BÖLÜM ●21● ♧

291K 9.4K 10.3K
                                    

Doruk noktasına ulaşmış kalp atışlarım... Başımdan aşağı kaynar su dökülmüş gibi irkilmiş bedenim. Şaşkın bedenime kal gelmiş öylece karşımdaki palyaço suratlı adama bakıyordum.

Yaslandığı yerden yavaşça hareket edip sonunda oturmayı keserken dikleşti ve uzun, iri bir beden karşıma serildi.

Yutkundum.

Derime içten içe batan o dikenler yerini koruyor, her geçen saniye canımı daha da acıtmak istercesine hareket ediyordu.

Acele ile etafıma bakındım. Kimse görüyor mu diye ama onun doğrulup bana baktığı pozisyonda yüzündeki maskeyi kimse göremiyordu. Sadece ben...

Partiden uzak bir noktaya gittiğimden dolayı yüksek ses peydah olmuştu ama bana bir şey yapsa başkasının dikkatini çeker miydi orası muamma.

Başını hafif yana eğdi. Tıpkı o videoda olduğu gibi.

Nefesimi tutmuş öylece karşımdaki adama bakıyordum. O ise başını diğer tarafa doğru da eğdi ve tıpkı korku filmlerindeki o katil palyaço gibi oldu. Elini o sırada havaya kaldırdı ve telefonunu gösterdi. Benim telefonumun aynısı olan büyük ekranlı telefonun siyah ekranında tek aydınlık olan şey pil görünümüydü. Ortada kocaman bir güç sembolü vardı. Şarjı çok az kalmış gibi gözüken bu simgeyi salladı ve ben hala anlamayan bir şekilde ona bakarken eğilip bana uzandı. Geri kaymak istedim ama oturduğum yerde bu mümkün değildi.

Palyaço ise telefonu tuttuğum bileğimi kaldırdı ve kendi telefonu ile bir kere tokuşturdu. Elimdeki telefon titredi. Onunla birlikte içeride olan çığlıklar beni yerimden hoplatırken diğerlerine baktım. Beni mi fark ettiler diye. Ama onlardan birisi oyun oynuyor olmalı ki herkes kazandığına dair bir bağırış içerisindeydi. Tekrar önüme dönüp baktığımda ise... Yoktu.

Bir an afallasam da etrafıma bakınıp ne olduğunu kavramaya çalıştım. Neredeydi bu adam?

Yerimden hoplayıp ayaklarımın üzerine geldiğimde etrafa bakındım. Onu aradım. Siyah kapüşonlu birisini aradım ama yoktu. Yerimden ayrılıp insanlar topluluğu arasında dolandım, odalara göz atmaya çalıştım ama hayır. Toz olup kaybolmuştu adeta.

Yukarı çıkıp o odalara bakacaktım ki birisi kolumdan tuttu. İrkilip yerimden sıçrarken Ceylin'in kocaman gülümseyen yüzünü görmemle rahatlamam uzun sürmedi.

"Ne yapıyorsun burada? Hadi, Berkan iyice kafayı buldu." dedi ve beni sürüklemeye çalıştı. Ama benim gözüm merdivenlerdeydi.

Telefonu kaldırdım. Ne olduğuna bakmak istedim. Ama hayır. Hiçbir şey yoktu. Normal, kendi telefonum gibi duruyordu.

"İçeceklerine biraz ot atmış olabilirim." diyerek yanımda kıkırdayan Ceylin'e döndüm. Benim halimi görünce kaşları çatılsa da sormadı. Herhalde bu durumun yok olmasını engellemeye çalışıyordu.

"Sana oy..." demesine kalmadan elimdeki telefon yanıp söndü. İkimizin de gözleri telefona kaydığında kocaman YENİ GÖREV yazısını görmemiz uzun sürmedi.

"İşte budur." diyerek sevinçle bana bakan Ceylin'e Zişan da eklenmişti. Merakla bize baktı ama sonunda telefonu görmesi ile o da merakla bakmaya başlamıştı.

"Ya istediğimiz görev değilse?" dedim.

"Gizli oy yaptık. Muhtemelen o oyun olacak. V.I.P'nin hoşuna gidecektir." dedi ve hadi dercesine telefonu işaret etti.

Fazla şansım yoktu. Telefonun üzerine tıkladım ve bekledim.

YENİ GÖREV!

BERKAN'DAN İNTİKAMINI AL.

V.I.P 08 KİTAP OLUYORWhere stories live. Discover now