Bölüm 13 : Yanlış alarm

9.4K 398 26
                                    

*DÜZENLENDİ*

Defne Özdemir

Çalan telefonum ile yüzümdeki aptal gülümseme silindi. Arayan Namık'tı ve ben ondan bir şey istemedikçe beni aramazdı. Bu bile kötü bir şey olduğunu anlamam için yeterliydi. "Ne oldu ?" dedim huysuz bir ses tonu ile.

"Ayaz Bey," dediği anda sözünü kesmiştim. "Düşündüğüm şey değil, değil mi ?" İç çektiğini duydum ."Üzgünüm efendim." dediğinde telefon elimden düştü ve tüm gözlerin bana döndüğünü hissettim.

İçimde bitmek bilmeyen bir sıkıntı meydana gelmişti ve saniyeler geçtikçe içimde bir çığ misali büyüyordu. "Siyah." dedim titreyen sesimle. Karya yutkundu. "Kim ?" demekle yetindi sadece. Beynimin git gide uyuştuğunu hissederken, gözlerimi kapattım. "Ayaz."

Beste bir anda hıçkırdığında hepimiz bu anı bekler gibi ağlamaya başladık. Siyah, yaralanma veya ölüm durumlarında kullanılırdı. Korkuyordum, Su için yaşadığım dehşetten sonra bir de Ayaz'a bir şey olmasını kaldıramazdım.

"Siyah ne ?" dedi Yağız hafif çattığı kaşlarıyla. Erkeklerin afallamış bakışlarını üzerimizde olduğunu biliyordum. Onu umursamadan ilerleyecekken telefonum tekrar çaldı. Arayan Namık'tı. "Ne var ?" dedim öfkeli bir ses tonuyla. Ayaz iyi değilken beni oyalamaması gerekiyordu.

"Gelmiyor musunuz ?" dediğinde kaşlarımı çattım. "Durumu nasıl ?" Hafif bir kıkırtı duyuldu. "Çok fena kafayı bulmuş." Gözlerim şaşkınlıkla irileşirken, ağzımdan kaçan "Nasıl ?" nidasına engel olamamıştım. Namık, "Daha demin söyledim ya. Bardayız. Ayaz Bey sarhoş ve benim gitmem gerekiyor."

Nefesimi rahat bir şekilde verirken gülümsedim. "Kovuldun !" dedim sonrasında sinirle. Namık gülmüştü. "Beni ilk defa kovmuyorsunuz efendim." Sinirle başımı kaşıdım. "Doğru," dedikten sonra ekledim. "İşe alındın !"

Telefonu kapatarak kızlara döndüm. "Yanlış alarm." Göz yaşlarını silen Açelya, "İyi mi ?" diye sorduğunda göz devirmiştim. "Sadece sarhoş olmuş." Beste sinirle ayağını yere vurdu. "Anlayacağın işi seveyim Defne. Ödüm bir yerlerime girdi." 

Daha fazla kendini tutamayan Yağız bağırdı. "Ne oluyor ?" Dört kız aynı anda karşılık vermiştik. "Sen karışma !" Derin bir iç çektim ve öldürücü bakışlardan kaçabilmek adına geriledim. "Hadi Ayaz'ı almaya gidelim."

Bulut ofladı. "Karışmak istemiyorum ama ne olduğunu anlatsın biri." Karya güldü. "Ayaz öldü sandık, şapşik sevdiğim benim." Bulut aşık aşık gülerken, kusma hareketi yaptım. "Öğk, nereye çıkarıyorduk ?"

Yağız göz devirdi. "Peki siyah neydi ?" Açelya omuz silkti. "Her durum için bir rengimiz var ve siyah yaralı ya da ölü demek." Yiğit güldü. "Ha siz Ayaz'a bir şey oldu sandınız."

Hepimiz ona 'Aferin sherlock' bakışı atarken, iç sesim konuştu.

Bu çocuk burada harcanıyor.

Sana da merhaba Nuriye.

Nuriye ne lan ?

Ne biliyim filmlerde felan iç seslere isim koyuyorlar ya bende deneyim dedim.

Sevmedim değiştir.

Üzgünüm Nuriye 

İç sesimle geçen saçma bir diyaloğun sonunda bizimkilere döndüm. "E hadi gidelim." Herkes bana, 'kuş uçtu beybi' bakışları atıyordu. Kaşlarımı çattım. "Ne oluyor lan ?" Burak göz devirdi. "İç sesinin adı Nuriye mi ?" 

Ne ?

Gözlerim irice açıldı. "Sen nereden biliyorsun ?" Beste güldü. "Sesli konuştuğundandır." Yapmacık bir gülüş attım. "Gidelim artık." Karya aklına bir şey gelmiş gibi güldü. "İçkiler Açelya'dan."

Hemen Açelya'nın üzerine zıpladım. Arabaya giderken, aklıma gelen soruyu sormuştum. "Beste, Yiğit seni hiç öptü mü ?" İsteksiz bir şekilde onayladı. Ardından homurdandım. " Bunlar da bir sorun var anasını satayım. Hadi Karya'nın sevgilisi varda bizden ne istiyorlar ? Açelya da öpülse tam olacak."

Açelya saçma saçma güldü. "Aslında öptü." Hızla sırtından atlarken, bağırıyordum. "Toplu katliam mı istiyorsunuz ?" Kapıdan yeni çıkan erkekler kaşlarını çattı. "Ne oldu ?" demişti Burak. Üzerlerine atlayacaktım ki Beste belimden kavrayarak beni geriye çekti. Ben ise yırtınırcasına kurtulmak için uğraşıyordum.

"Beste, sen ayaktan al. Açelya sen de elden. Arabaya taşıyalım." Sinirle homurdandım. "Burada kan çıkarmadan şuradan şuraya gitmem." Açelya sinirle gürledi. "Yeter be ! Ben de dövmek istiyorum ama sırası değil !"

Herkes kulaklarını tıkadı. "Açelya," dedim suratımı buruşturarak. "Ses desibeline-"

***

Bara girdiğimiz de Ayaz'ın yanında bir kız oturuyordu. Ayaz kafayı bulmuş bir şekilde etrafa bakınırken, kız içkisini yudumluyordu. Yanına gider gitmez, "Def ol." dedim. Kız sinirle doğruldu. "Hadi ya ?" dedi kelimeleri uzatarak. "Gitmiyorum. Onu önce ben gördüm !"

Anlama özürlü olduğunu fark ederken tekrarladım. "Kaybol." Kız sinirle Ayaz'a baktı. "Ayaz, bir şey de !" Kafayı bulmuş kuzenim ise deli gibi gülüyordu. Yağız'a bakarak boynuna sarıldı. "Zürafanın burada ne işi var ya ?"

Tamam Yağız baya bir uzundu ama zürafa falan abartıyordu sanki.

Beste, Ayaz'a bakarak iç çekti. "Toptan gitmiş. Kaybımız için üzgünüm." Ayaz güldü. "Az önce beynim ölmüş, saat kaç ?" dedi salak salak. Karya göz devirmişti. "Saçmalamayın." Bu sırada yanındaki kıza, "Bö !" dediğim an daha demin bana kafa tutan kız korkarak geriye gitmişti.

O yanımızdan uzaklaşırken güldüm. Ayaz, Yağız'dan ayrılarak beni yanına çekti. "İçelim bir kadeh !" dedi bağırarak. Omuz silktim ve beni çekiştirmesine izin verdim. Anlaşılan eğlenceli bir gece olacaktı.

Bol içkili 3 saat sonra...

Yağız'ın ağzından

Kendimi her ne kadar kamu spotu gibi hissetsem de söylemek zorundaydım, 

Siz siz olun içki içmeyin.

Aksi takdirde Defne gibi kafanız 1 milyon gezip, sezen aksu söyleme ihtimaliniz çok yüksek. Ben suratımı buruşturmuş tepkilerini izlerken Defne karşısındaki barmeni işaret etti. "Milkanın mor ineği !" dedi bağırarak. "Bir süt daha istiyorum. Bu arada sen niye morsun ya ?"

Ben bunu hak edecek ne yapmıştım ?

Yiğit'in ağzından.

Beste'nin sevdiğim yüzünü incelerken bağırarak şarkı söylüyor, deli gibi boğazını yırtıyordu. "Hadi !" dedi bir anda bana bakarak. "Sıkıyorsa kapış lan benle !" derken bile yerinde yalpalıyordu. Ben sessiz kaldığımda güldü. "Tabi gördün uçan kediciğimi, kafa tutamazsın artık bana."

Burak'tan

Açelya bana bakmış sırıtıyordu. "Ne oldu ?" dediğimde göz devirdi. "İnsan bir teşekkür eder ya," dedi yaşlı teyzeler edasıyla. "O kadar kurtardım sizi." Gözlerimi kırpıştırdım. "Nasıl ?" Göz devirdi. "Ben Defne gibi bir dinozor yavrusunu tuttum size saldırmasın diye !"

Aklıma geldiğinde suratımı buruşturmuştum. "Sahi, neden bize saldırıyordu ?" Abartılı bir şekilde güldü. "Bilmem." 

Kız sarhoşken bile zekiydi.

Gerçi, Açelya'dan bahsediyoruz. Normalde zeki olması beklenemezdi.

Bulut'tan

Karya hafif sarhoş olmuş, bağırarak şarkı söylüyordu. Bir anda şarkısına ara verip, arkama baktı. "Bulut, şu geyik bana mı sırıtıyor ?" Baktığı yere döndüğümde Karya'yı sırıtarak izleyen bir adam gördüm. Sinirle ayağa kalktım ve beklemeden suratına geçirdim.

Ve her şey o an başladı...

***

*DÜZENLENDİ*


Mafya Kızları ( Düzenleniyor )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin