*41* Noel

2.8K 152 145
                                    


Derin bir nefes aldım ve anlatmaya başladım "Bir süredir babam, rüyalarıma giriyor. Zararı dokunacağını düşünmediğim için kimseye bahsetmemiştim, hatta içten içe onunla insani bir şekilde konuşma fırsatı elde ettiğim için bu rüyalar hoşuma gidiyordu." dedim ve biraz duraksadıktan sonra devam ettim "Bundan kimseye, özellikle de size, bahsetmeyerek hata mı yaptım emin değilim, profesör."

Dumbledore sakalını sıvazlıyordu "Elbette böyle bir şeyi yaşadığın gibi bana haber vermiş olmanı dilerdim, Natasha ama herkes hata yapar. Özellikle de böylesine derin ve sıkıntılı bir mesele söz konusuysa."

Üzgün bir şekilde gülümsedim "Teşekkür ederim, profesör. Anlayışınız için." diye mırıldandıktan sonra sırtımı dikleştirdim "Benm asıl gelme sebebim ise dün geceki rüyamdı."

Dumbledore, yarım ay gözlüklerinin ardından meraklı bir şekilde bana bakıyordu "Sıradışı bir şeyler tecrübe etmişsin anlaşılan." dedi.

Yavaşça onayladım ve konuşmaya devam ettim "Annem, babam ve ben bir aile yemeğindeydik. Aralarında geçen konuşmalardan hiçbir şey anlamadım desem abartı olmaz, profesör. Onları anılarda bile hiç böyle görmemiştim ve fark ettim ki kimsenin bilmediği bazı şeyler olmuş aralarında." dedikten sonra hafifçe kaşlarımı çattım "Büyük bir şeyler. Yazın bir keresinde babam biraz bahsetmişti, o zaman anlamlandıramamıştım gerçi."

Dumbledore, anlattıklarımı bir süre tarttıktan sonra konuştu "Annenin, herkesten önemli bir şey sakladığını düşünüyorsun ve anladığım kadarıyla iyi olarak nitelendirebileceğimiz bir durumdan bahsetmiyorsun."

Parmaklarımla masada trompet çalmaya başlamıştım "Kötü bir şeyleri sakladığına inanmak istemiyorum ama objektif bakmamız gerek, profesör. Kimseye anlatılmayan ve işin içinde babamın da olduğu durumlardan asla iyi bir şey çıkmaz." dedim ve hafifçe etrafıma bakındım. Odadaki bütün portreler pür dikkat bizi dinliyordu –sonuçta bu odada bir sürü konuşma geçmişti ve babamın kim olduğunu biliyorlardı.

Dumbledore yavaşça onayladı ve kırmızı, üzerinde birkaç beyaz yıldız barındıran cübbesini hafifçe düzeltti "Keşke yanıldığını söyleyebilseydim, Natasha ancak bu, seni kandırmaktan başka bir şey olmaz. Eğer ortada bahsettiğin gibi bir durum varsa iyi bir nedene bağlı olabileceğini düşünmek, ütopik bir yaklaşım olurdu." dedi ve biraz duraksadıktan sonra devam etti "Tatilde, Tom'un sana bu konudan bahsettiğini söylemiştin, değil mi?"

"Tam olarak öyle değil, biraz dolaylıydı. Dün gece gördüğüm rüya olmasaydı ne demek istediğini anlayamazdım herhalde." dedim, parmaklarımla oynuyordum. Bütün bunları aylarca kendime sakladığım için suçlu hissetmeye başlamıştım "Gerçekleri bilmeden konuşmanın, büyük bir hayalkırılığına neden olabileceğini söylemişti; bahsettiği gerçekler ise annemle alakalıydı. Beni aydınlatmasını istediğimde bunu yapamayacağını çünkü bir söz verdiğini ve onu mezarına kadar götüreceğini söyledi.

"Elbette o zaman bunu dikkate almamıştım; kafamı karıştırmaya çalıştığını, annem hakkındaki düşüncelerimi bulandırmak istediğini düşünmüştüm-"

Dumbledore, benim yerime cümlemi tamamladı "Ama dün geceki rüya aklında soru işaretleri yarattı."

Yavaşça onayladım "Keşke size, rüyayı bir şekilde gösterme şansım olsaydı," diye mırıldandım, Dumbledore'un mavi gözlerine yorgun bir şekilde bakarak. Ama onun gözleri benim üstümde değildi, arkamda bir yere bakıyordu. Bakışlarını takip edince yüzümde bir zafer ifadesi oluştu "Elbette!"

Dumbledore'un hafifçe güldüğünü işitmiştim. Sandalyelerimizden kalkıp içerisinde gümüşi, bulutsu bir sıvı bulunduran; taştan yapılma kase şeklindeki Düşünseli'nin yanına gittik. Dumbledore'a döndüm, bakışlarındaki onaylayan ifadeyi görünce asamı, sağ şakağıma yaklaştırdım. Dün gece gördüğüm rüyaya tam anlamıyla odaklanınca asamı geri çektim, beraberide gümüşi bir iplik halinde rüyaya ait anı da gelmişti. Anının, Düşünseli'ne düşmesine izin verdim, bulutsu sıvı ile buluştuğu gibi rüyadan kesitler görünmeye başlamıştı.

Insensitive ➳ Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin