*16* İmkansız Gerçek Oluyor

6K 339 156
                                    

Tatilin son günüydü. Daha doğrusu, yarın giden öğrenciler dönecekti. Ve ben, tüm tatilim boyunca Çapulcuların yatakhanesinde, James'in yatağında uyumuştum. Günlerimin çoğunluğunu dışarıda, Sirius ile geçiriyordum. Kar topu savaşı yapıyorduk, Hagrid'e uğrayıp çay içiyorduk, kardan adam yapıyorduk... Çok eğlenmiştim. Şu anda ise birkaç eşya almak için Ortak Salon'a gidiyordum, her ne kadar istemesem de.

Gel. Bana gel.

Durdum. Yine duyuyordum o sesi. Hışımla Myrtle'ın tuvaletine daldım, bu sefer şansıma Myrtle içerideydi "Niye buradasın?" dedi bana cırtlak sesiyle.

"Garip bir fısıltı duydun mu?" dedim onu duymazdan gelerek.

"Hayır. Bence delirmiş olabilirsin." dedi ve süzülüp etrafta dönmeye başladı. İç geçirdim ve lavabolara yöneldim. Geçen sefer ses burada bir yerden gelmişti. Bundan emindim. Ama etrafı araştırmaya başlayamadan, mermerin üstündeki siyah bir deftere gözüm takıldı. Parmak uçlarıma yükselip defteri elime aldım, sayfalarını karıştırdım. Bomboştu. Myrtle'a döndüm "Myrtle, bu kimin?" dedim.

"Bilmiyorum, bu sabah birden orada belirdi. İstersen al, benim işime yaramıyor." dedi. Defteri elime aldım ve tuvaletten çıktım. Siyah, deri bir yüzeyi vardı. Köşeleri kıvrılmasın diye bakır bir şey yapıştırılmıştı. Döndürünce arkasına altın rengi harflerle yazılmış bir yazı gördüm. Gözlerimi kısıp yazana baktım ve donup kaldım.

Tom Marvolo Riddle

"Lanet olsun," diye mırıldandım ve koşarak Ortak Salon'a girdim, hemen yatakhaneye çıktım. Günlüğü yatağıma fırlatıp sandığımı açtım. Birkaç saniye sonra elimde siyah bir bantla sandığı kapattım ve günlüğün arkasındaki ismin üzerine siyah bant yapıştırdım, çıkmaması için bir büyü yaptım. Ardından günlüğü, sandığımın en altına sakladım, almam gerekeni alıp Sirius ile buluşacağımız yere indim.

¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤

"Geçirdiğim en güzel yılbaşıydı." dedim, James'in yatağına uzanarak.

"Aynen," dedi Sirius "Merlin, Gryffindor kulesinde kaldın."

"Ve de kimseye yakalanmadım. Çok becerikliyim ya!" dedim gülerek. Sirius bana yastık fırlattı.

"Bir de bana egoist diyor." dedi.

"Birazcık egoistlikten kimseye zarar gelmez ama senin egon çok fazla ya." dedim, yastığı ona geri fırlatarak "Yakında Dumbledore'un sakalını geçecek."

Kahkaha attı "O kadar var mıdır ya?"

"Vardır, vardır." dedim ve yataktan kalkıp pencerenin önüne dikildim "Yarından sonra dersler başlayacak ya düşündükçe içim daralıyor."

"Ben de artık seni, gizlice kuleye getiremeyeceğim için üzülüyorum." dedi Sirius.

Bakışlarımı yağan kardan ayırmadan güldüm "Her gece yanında olmama çok alıştın galiba."

Sirius'un yatağından kalkıp arkama geçtiğini duydum "Ama eğlenceli oluyor," dedi "Özellikle de senin şu uyandırma servislerin."

Gülümsedim "Yarın sabahı bekle sen." dedim.

Yavaşça saçlarımı, sol omzumda topladı "İzin verir misin?" diye fısıldadı "Bir kez daha?"

Yine boynumu öpmek istiyordu. Aslında ben de istiyordum ama merak ettiğim bir şey vardı "Neden bunu yapmak istiyorsun?" diye sordum.

Penceredeki yansımamıza bakıp gülümsedi "Çünkü hoşuma gidiyor." dedi.

Gözlerimi kapattım "Ve ben de seni reddedemiyorum." diye mırıldandım.

Insensitive ➳ Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin