*27* Altıncı Sınıf Bitiyor

5.8K 258 325
                                    

Nefes nefese uyandım. (Bana saydırdığınızı biliyorum jdsjd)

Doğrulmaya çalıştım ama yaramın hala iyileşmediğini hesaba katmamıştım ve inleyerek kendimi yatağa bıraktım. Elimi, alnıma koydum ve nefesimi düzenlemeye çalıştım ama rüyanın etkisi altındaydım hala. Deli gibi soluk alıp veriyordum. Ve gerçekten de ağlamış olduğumu yeni fark etmiştim.

Merlin, hala ağlıyordum ki!

Rüyayı hatırlayıp hıçkırmaya başlamamla Sirius sıçrayarak uyandı. Ağladığımı görünce bana sarıldı. Başımı, göğsüne gömdüm ve daha çok hıçkırmaya başladım. Bir an için onu gerçekten kaybettiğimi sanmıştım. Bir an için hepsini kaybettiğimi sanmıştım.

"Bebeğim, sakin ol. Her ne için ağlıyorsan geçti," diye fısıldadı Sirius, saçlarımı okşarken. Derin bir nefes aldım ve hıçkırmayı kestim "Evet, işte böyle."

Ağlamayı da kestikten sonra yavaşça Sirius'un kollarının arasında döndüm ve onu yakasından tutup kendime çektim ve uzunca öptüm. Geri çekildikten sonra gri gözlerine baktım. Bu ani öpücüğün nedenini merak ediyordu "Kabus gördüm." dedim "Sen ölüyordun. Daha doğrusu Dorea, Charlus, James, sen, Remus, Rose ve Evans, hepiniz ölüyordunuz. En son da ben ölüyordum. Hepimizi de Voldemort öldürüyordu."

"Ama sen de söyledin ya, kabustu. Kendini üzme, lütfen."

"Ama çok gerçek hissettirdi. Belki de gelecekte engelleyebileceğim bir şeydir bu." dedim "Çünkü tarihi gördüm. 14 Temmuz 1977."

"Pekala, kulağa ürkütücü gelmeye başladı." dedi Sirius "Belki de Dumbledore'a söylemelisin."

Onayladım "Ama daha doğrulamıyorum ki nasıl yürüyeyim?"

Sirius, yataktan aşağı atladı "Ben onu çağırırım." dedi ve koşarak hastane kanadından çıktı. On dakika sonra yanında Dumbledore ile gelmişti. Hiç vakit kaybetmeden rüyanın hatırlayabildiğim kadarını anlattım, Sirius da yanımızda olduğu için babam ile ilgili bölümleri anlatırken biraz dikkatli davranmam gerekmişti. Anlatmayı bitirdiğimde Dumbledore konuştu.

"Bir çeşit imgelem görmüşsün anlaşılan, Natasha." dedi Dumbledore, sakalını sıvazlarken "Çünkü o tiz ses, bizim koyduğumuz korumalardan biri. Kafanızı karıştırmamak için fazla ayrıntıya girmeyeceğim. Ama bu ciddi bir sorun."

"Profesör, bunu önlememizin bir yolu yok mu?" diye sordum.

Onayladı "Elbette var, Natasha. İlk olarak Dorea ve Charlus ile iletişime geçmem lazım." dedi ve oturduğu yerden kalktı "İkinizin de iyi bir uyku çekmesi gerekiyor," dedi ve Madam Pomfrey'nin odasına gitti. Birkaç saniye sonra odadan çıktı, bize gülümsedi ve hastane kanadından çıktı. Onun hemen ardı sıra Madam Pomfrey odasından çıktı ve yanımıza geldi. İkimize de birer bardak uzattı.

"İçin, rüyasız bir uyku çekmenizi sağlar." dedi. Bardakları alıp içindeki morumsu sıvıyı içtik, Madam Pomfrey'ye geri verdik. Tekrardan Sirius'un göğsüne kuruldum ve iki dakika içinde uykuya daldım.

/30 Haziran Cuma, 1977/

"Altıncı sınıfı da bitirdiğimize gerçekten inanamıyorum," dedim.

"Kesinlikle." dedi Cissy ve Slytherin bayrakları ile süslenmiş Büyük Salon'a girdik. Severus'un kaybettirdiği elli puanı küçük sınıflar süper bir şekilde fazlasıyla geri kazandırmıştı ve beş yıldır sektirmeden aldığımız kupa altıncı yılda yine bizim olacaktı. Bu düşünce üstüne sırıttım ve masaya oturduk.

"Tasha," dedi Lucius "Tatildeyken şu Tutuculuk işini ciddi bir şekilde düşünmeni istiyorum."

Kahkaha attım "Bağış üstüne, Kaptan!"

Insensitive ➳ Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin