18.bölüm

2.1K 171 65
                                    

''Yahh!!''

''Sakin ol, benim.''

''Korkuttunuz beni.''

''Üzgünüm korkutmak istememiştim.''

''Neden geldiniz?''

''Seni merak ettim.''

''Bakın benden istediğiniz şeyi yaptım tamam mı? Artık daha fazlasına karışmak istemiyorum.''

''Senden bunu istediğim için çok bencilim biliyorum ama babanın borcunu bir şekilde ödemen lazım bana.''

''Ben bugüne kadar yaptıklarımla size olan borcu ödediğimi düşünüyorum. Lütfen beni sadece rahat bırakamaz mısınız?''

''Seni nasıl rahat bırakayım? Elimde büyüdün sayılır. Senin diğer çocuklarımdan farkın yok bunu göremiyor musun?''

''Ben sizin çocuğunuz değilim ama. Bana artık müdahale etmekten vazgeçin. Ve rica ediyorum böyle aniden karşıma çıkıp durmayı bırakın.''

''Benden korkuyor musun?''

''Hayır korkmuyorum. Sizden neden korkayım ki? Bana zararınız olmadı. Ben sadece daha fazla bu işe karışmak istemiyorum. Lütfen kendiniz halledin.''

''Ona bu kadar yaklaştıktan sonra vazgeçemem. Oğlumu istiyorum.''

''Onu öylece terk ettikten sonra nasıl böyle bir şey diyebiliyorsunuz şaşırıyorum.''

''Biliyorum, telafisi olmayan çok kötü bir şey yaptım. Ama bunu düzeltmek için yardımına ihtiyacım var.''

''Tanrı aşkına bana kim olduğunu dahi söylemediniz. Ben sadece benden istediğiniz şeyi yaptım ve bu sondu.''

''Lütfen beni böyle tersleme. Nasıl çaresiz olduğumu göremiyor musun?''

''Siz ve çaresiz olmak. Güldürmeyin beni.''

''Bak bunu sen anlayamazsın tamam mı?''

''Elinizden geleni yaptığınızı söylüyorsunuz ama ben bir şey yaptığınızı göremiyorum maalesef.''

''Çabalıyorum.''

''Onu gizliden gizliye takip etmek çabaladığınız anlamına gelmez.''

''Ben bilmiyorum. Ben sadece oğlumu geri istiyorum.''

''Bunu ondan kendiniz isteyin. Beni bu işe karıştırmayın artık. Lütfen rica ediyorum.''

''Pekala bunu daha sonra tekrar konuşacağız. Şimdi gidiyorum.''

''Buyrun.'' Dedi kapıyı göstererek.

--

Jimin yatağında dönüp durmaktan sıkılmıştı. Yanında uyuyan sevgilisine çevirdi bakışlarını. Ya da uyuduğunu sanıyordu. Kısık bir sesle Jungkook sordu. ''Uyumayıp kafana taktığın şeyi sorabilir miyim?''

Jimin sevgilisinden gelen sesle bir an irkildi. Sonra kendisini toparlayıp sevgilisinin bedenine sağ kolunu doladı. ''Uyuyorsun sanıyordum.''

Jungkook da sevgilisinin beline sol kolunu dolamıştı. Onu biraz kendine doğru çekti. Jimin'in kafası şimdi sevgilisinin çenesinin altındaki yerini almıştı. Jungkook sevgilisinin saçlarına burnunu dayayıp derin bir nefes çekti içine. ''Kokuna ihtiyacım varmış, ihtiyacım uyandırdı beni.'' dedi.

Jimin sevgilisinin boynuna küçük ama derin bir öpücük bıraktı. Jungkook'un belindeki kolunu daha da sıktı. Kafasının girintide olmasından dolayı çıkan boğuk sesiyle ''Sevgili olmadan önce bu kadar romantik olduğunu bilmiyordum.'' Dedi küçük bir kıkırtı bıraktı karanlık odaya.

FRIENDS🦋🍀🌈Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin