Küslük

1.8K 126 13
                                    

İyi okumalar

Hepimizin annelerinin anneler günü kutlu olsun.

Remzi'yle Gamze düğün pastasını keser gibi aynı bıçağı birlikte tutup pastayı kesmişlerdi. Birbirinize de yedirsenizde düğününüzü şimdiden halletsek.

Kafamdaki düşünceye sebepsizce gülümsedim. Pastayı kestikleri için annem ve Derya Teyze'mler pastayı dilimleyip dağıtmak için mutfağa gittiler. Işıklar da geri yanmıştı, şimdi herkesin yüzünü daha iyi seçebiliyordum. Kapıdan Samet'in girmesiyle elim istemsiz olarak yumruk oldu.

Annemi görünce yangından mal kaçırırcasına onun olduğu tarafa yürümeye başladım, ama birinin beni kolumdan tutmasıyla olduğun yerde kaldım. Sinirle beni durdurana bakmak için topuğumda arkama döndüğüm de Oğuz'u görmemle sinirim yatışmaya başlamıştı.

"Sence de bugün bizi fazla ihmal etmedin mi?"

Dediğine gülümseyip kolumu beline yerleştirdim.  O da kolunu omzuma attıp beni Remzi'lerin olduğu masaya doğru yönlendirdi. Masa da Remzi, Melih ve kızlar vardı.

Samet yoktu çok şükür. Aklıma o görüntü  geldikçe sinirden deliriyordum. Masaya geldiğimizde tam oturacakken Oğuz omzundan tutup benim yönümü pek kimsenin bulunmadığı bir köşeye çekti.

"Miray pasta kesildikten sonra sana bir şey olmuş gibi, ne oldu?"

Şimdi bunu anlatırsam parti mahvolurdu, bu yüzden anlatmasam daha iyiydi. Ben iyiyim derecesinde gülümsedim.

"Bir şey olmadı. Sizden boşuna ped mi istedim mal ? Hasta olmuşum işte ."

Bana kuşkulu şekilde baktı ama o kuşkulu bakışlarının yerini şefkatli bakışları aldı.

"Sıcak su torbası falan getireyim mi?"

Yapma be Oğuz'um. Yapma. Size söylemediğim için zaten boğazımdaki yumru yutkunmamı engelliyor, şimdi ise  hiç geçmeyecek. Kalbimin üstündeki öküz artık bizim ev kadar olmuştu. Zorla gülümseyip yanağını sulu bir şekilde öptüm.

"Bu işte bir bokluk var ama senin istediğin gibi olsun. Hadi gidelim."

Onun önden gitmesine izin verip onu takip ettim. Masanın etrafı sandalye yerine bej bir kumaşla kaplı L koltukla berjer koltuk vardı. Oğuz Melih'in yanına otururken bende berjer koltuğa oturdum.

Diğerlerine baktığımda gerçekten mutlu olduklarını görmemle dudaklarının kenarları istemsiz olarak yukarı kıvrıldı. Remzi yanağımdan makas aldı.

"Bak şimdi oldu."

Minnetle ona gülümsedim, şimdi olduğu gibi bugün olanları da öğrendiğinizde benim yanımda olun lütfen. Yoksa yıkılırım. Kafamı geri atıp koltuğun başlığına dayadım ve derin bir nefes alıp ciğerlerimi oksijenle doldurdum.

Gamze heyecanla elini birbirine vurdu. "E nerede ben hediyelerim?"

Remzi sinir etmek için kınayıcı bir tonda "Ne bu yüzsüzlük? Allah senin gelecekte ki kocana sabır versin." Dedi.

Gamze sinirle, örgüsünden çıkan birkaç tutam saçı kulağının arkasına sıkıştırdı.

Net bir şekilde"Olmayacağı için sabıra ihtiyacı yok,"  dedi.

Remzi emin olma derecesinde bakıp "Nereden biliyorsun ?" Dedi. Şu an içinden o koca ben olacağım diye geçirmiyorsa ben de Miray değilim.

Gamze verecek cevap bulamayıp dilini çıkardı ve az önce sorusuna cevap beklercesine elini havada salladı.
Meltem yanında duran sırt çantasından kırmızı bir hediye paketi çıkardı. Gamze sevinçle yanında oturan Meltem'i kucakladı ve sulu sulu öptü.

Tatil SürpriziWhere stories live. Discover now