Deniz Kızı 11. Bölüm

439 26 12
                                    

Medya: Eftelya Kurt

İlahi Bakış Açısından;

"Mete! Kıza evlenme teklifi etmeyeceksin! Hatta sen kızın yanına bile gitmeyeceksin! Gidecek olan biziz! Lütfen artık biraz sakin olur musun?! Yeter ya!"

Genç kız sinirle bağırdı arkadaşına.

2 gün önce Çetin ile bulmuşlardı kızın evini ve Mete'ye konum atmışlardı. Ama o gün Özge ile olan Kuzenler Gününü bozmamak için yanlışlıkla yaptıklarını söylemişlerdi. Dün ise 2 kuzene olanları anlatmışlardı. Sonra da Özge ve Ahu bu konu hakkında uzun bir süre kafa yormuşlardı. Kız, Mete ve Çetin'i tanıyabilirdi. Ama onun hakkında bir şeyler de bulmaları gerekiyordu. En sonuna akıllarına bir plan gelmişti. Güyya Ahu'nun ablası sosyoloji okuyormuş. Öğretmeni ona bir anket ödevi vermiş. Ancak ablası çalıştığı için anket zamanı yokmuş. Bunu da kardeşi ve kardeşinin en yakın arkadaşı üstlenmiş. Plan buydu. Hem böylece hakkında bir şeyler de öğrenebileceklerdi. Şimdi ise planı gerçekleştirmek için Ahu, Mete, Özge ve Çetin sahile gelmişlerdi. Ama Mete gergin olduğu için kızlar bir türlü başlayamıyorlardı. En sonunda Ahu patlamıştı. Özge'yi sürüklüyerek Deniz Kızı'nın evine götürdü. Özge anket kağıdını çantasından çıkardı. İkisi de yüzlerine sahte bir gülücük yerleştirdi ve Ahu kapıyı çaldı.

Oyun başlıyordu!

Aradan 4 saniye geçtikten sonra içeriden bir ses yükseldi.

"Kim o?"

Haydaa, ne diyeceklerdi?

"Şey, anket yapıyoruz da biz. Kapıyı açar mısınız?"

Deniz Kızı, şüpheyle kapı deliğine baktı. 2 tane kız vardı. Ayrıca onları Emel'in doğum gününde gördüğüne emindi. Ama evde yalnız olduğu için biraz gergindi.

"Bir dakika!"

Diye bağırarak mutfağa gitti. Eline bir bardak aldı. Ne olur ne olmaz diye düşündü. Sonra gidip kapıyı açtı.

"Buyurun?"

"Merhaba! Ben Ahu, bu da en yakın arkadaşım Özge. Benim ablam Sosyoloji bölümünde okuyor. Hocası ona bir anket ödevi vermiş ancak kendisi çalışıyor ve yapacak zamanı yok. Bu yüzden biz de ona yardımcı oluyoruz. Eğer kabul ederseniz sizinle de anket yapmak istiyoruz."

"Tabii ki, yardımcı olabilirsem sevinirim. İçeriye geçin isterseniz. Hem ben sizi Emel'in partisinde görmüştüm. Yanınızda 2 erkek vardı. Onları da gözüm bir yerden ısırıyordu ama karanlıkta anlayamadım."

Özge ve Ahu şaşkınlıklarını içlerine atarak içeriye girdiler.

"Yaa, demek Emel'in arkadaşısın. Ama ben seni hatırlayamadım malesef. Biz biraz erken ayrıldık. Ondan fark edememişiz. O dediğin beylerden birisi benim erkek arkadaşım, diğeri de kuzenim. "

"Benim o zaman saçlarım kızıldı. Daha yeni boyatmıştım aslında ama tekrar bu renge çevirdim. Ee, bir şey içer misiniz, başlayalım mı?"

O zaman Ahu'ya dank etti. Bu yüzden bulamamışlardı onu sosyal medyadan.

"Gerek yok, teşekkürler. Başlayalım."

"Tamam" diyerek onayladı Deniz Kızı. "Başlayalım."

***

"Adınız ve soyadınız?"

" Eftelya Kurt."

"Aa, ne değişik isminiz var. Ama telafuzu çok güzel. Hangi dilde?"

"Yunanca. Annem Selanik Göçmeni. Anne tarafından dedem Yunan. Eftelya da dedemin vefat eden kardeşinin adıymış."

"Allah rahmet eylesin. Peki, asıl sorulara geçiyorum. Eşcinseller hakkında ne düşünüyorsun?"

"Bizden bir farkları yok. Onlar da insan, biz de insanız."

"Benimsediğiniz bir ideoloji var mı?"

" Feminizm. "

"İnsanları siyasi görüşlerine göre yargılar mısın?"

"Onları kötülemem ama siyasi görüşler insanların karakterini belirler. Mesela muhavazakârsa sağ bir partiyi tutar. Bu yüzden arkadaş seçimlerimde dikkat ediyorum."

Bu sıra da Özge'nin aklına parlak bir fikir geldi.

"Bir bardak su alabilir miyim?"

"Tabii. Getiriyorum."

Eftelya, mutfaktan suyu getirdi. Özge de içtikten sonra bardağı sehpanın ucuna koydu. Bu sıra da Ahu ankete devam etti.

***

Özge ve Ahu kalkacakları sırada Özge ayağını sehpaya çarmış gibi yaptı ve bardağı kırdı.

"Ayy! Çok özür dilerim ya."

"Hiç sorun değil. Temizlerim ben birazdan."

"Ben sana yeni bir bardak getiririm."

"Yok canım saçmalama. Ne gerek var? Altı üstü bir bardak yani."

"Benim içim rahat etmez. Ben getiririm sana bardak."

Dışarıya çıktıktan sonra Ahu ile Özge sakince yürüdüler. Eftelya kapıyı kapattıktan sonra ise oldukları yerde zıpladılar önce, sonra da birbirlerine sarıldılar. Sevinçlerini bastırıp normalleştirdikten sonra gergin bir şekilde onları bekleyen Metehan ve Çetin'in bulunduğu yere doğru koşturdular. Metehan çok mutlu olacaktı.

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın! Bu kitabın en uzun bölümü oldu.

Deniz KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin