Boşanalım

3.5K 95 10
                                    

Son bir kaç gün olaysız geçmişti. Rüya tüm olanları unutmuş, Rüzgar ise işine gitmeye başlamıştı. Rüya uyandığında Rüzgar yoktu. Aşağı indiğinde evde kimsenin olmadığını fark etti. Mutfağa girip yardımcılara "herkes nerede?" İçlerinden sarışın olan genç kız "Rüzgar bey ofise gitti, Kenan bey ve Sibel hanım bir kaç gün burada olmayacaklar" Rüya başını sallayarak salona geçti. Kahvaltı hazırdı. Tek başına kahvaltı yapacaktı.





Rüya salonda televizyon izliyordu fazla sıkılmıştı. Alyaya gitmek isterdi ama Rüzgar çıkmaması için oldukça tembih etmişti. Madem ben çıkamıyorum öyleyse Alya gelir diye düşünerek telefonunu eline aldı. Kısa süre sonra Alya neşeli sesiyle konuştuğunda Rüyanım yüzünde bir gülümseme oluştu. "Efendim güzellik" Rüya hala gülümserken "ben evde yalnızım ve çok sıkıldım. Bana gelsene" Alya kabul ettiğinde Rüya çok sevinmişti ve Alyayı beklemeye başladı.




Rüzgar ofiste çalışırken birden içine sıkıntı düştü. Daraldığını hissederken kravatını çıkardı. Aklına Rüya gelince yalnız olduğu aklına gelerek Rüyayı aradı. Sanki çok uzun süre beklemiş gibi daha da heyecanlanıyordu. "Efendim canım?" Diye telefonu açtığında Rüzgar derin bir oh çekti. "Neredesin?" Rüzgarın sesi yine de endişeli çıkıyordu ve bunu geçiremiyordu. "Evdeyim, merak etme sorun yok" Rüzgarın biraz olsun içi rahatlaması gerekiyordu ama rahatlamamıştı. "Tamam" diyerek telefonu kapattıktan sonra eve gitmeye karar vererek çıktı.









Rüya tuvalete girip elini yüzünü yıkadı. Biraz halsiz hissediyordu. Salona geçtiğinde korkuyla çığlık attı. Karşısındaki adam hızla ağızını kapatıp "korkma ben kötü biri değilim. Rüzgarın iş arkadaşıyım, Rüzgar gönderdi beni bir dosya alacağım" Rüya başını sallarken odaya yardımcılardam biri girip "bir sorun mu var Rüya hanım?" Rüya kadına dönüp "hayır, yanlış anlaşılma" diyerek gülümsedi. Kadın başıyla onaylayıp odadan çıktığında "ne dosyası lazım size?"





"Yani tam olarak bilmiyorum salonda bir yerlerde olduğunu söyledi" diyerek elini beline attı ve silahını çıkarıp çekmeceliğin üzerine bıraktı. Rüya şaşkınca bir silaha bir adama bakarken "biraz acıttı da yenge kusura bakma" Rüya biraz korkmuştu ama saklıyordu. Adama daha dikkatli bakmaya başladı. Sanki bir yerlerden tanıyordu. Aklına o gece geldi. Ona silah çeken adama çok benziyordu. Ama arkadaşıyım demişti. İyice düşündü o adam olduğu kesindi.




Hiç bir şey söylemeden silahı eline aldı Rüya. Adam korkuyla Rüyaya bakarken "seni tanıdım" deyiverdi Rüya. "Bak bırak onu, yoksa seni yaşatmam" Rüya silahı birden ateşleyince adamın omzuna geldi. Adam yere düştüğünde hızla kalkıp koşmaya başladı.



Bu sırada Rüzgar içeri giriyordu sesi duyunca silahını çıkarıp koşmaya başladı. Salona gelince elinde silahla Rüyayı gördü. Yanına önünde durdu. Rüya ağlamamak için kendisini sıkıyordu. Rüzgar merakla ona bakarken "geçen akşam ki adamdı" Rüzgar sinirle bir küfür homurdanıp adamın peşinden koştu. Ama yetişememişti.





Tekrar Rüyanın yanına döndüğünde Rüyanın hala orada durduğunu gördü. Yanına yaklaşıp sarıldı. Ama Rüya sarılmamıştı. Rüzgar Rüyadan ayrıldığında "bunlar hep senin yüzünden oluyor" Rüzgar Rüyanın gözlerine baktığında "benim böyle bir hayatım yoktu, sen hayatıma girdiğinden beri başıma her türlü şey geldi. Hayatımda hiç silah görmedim ben ama şimdi elimde" elini kaldırarak silahı gösterdi ardından devam etti. "Elimde ve onu kullandım. Bir saniye bile düşünmedim, gözümü bile kırpmadım. Çok basitmiş bir saniyemi almadı adamı yere sermek için"




Sözleri bittiğinde yere çöküp ağlamaya başladı. Silahı hala elinden bırakmamıştı. Rüzgar da önüne çöktüğünde başını alıp göğüsüne yasladı. Rüya hıçkırarak ağlıyordu. Kapı çaldığında yardımcılar kapıyı açtı. Alya salonu girdiğinde Rüzgar ve Rüyayı yerde gördü. Alya Rüyanın elinde silahı gördüğünde korkuyla gözleri açıldı. Rüzgar Rüyayı kaldırdığında elindeki silahı aldı. Alyaya dönüp "Rüya sana emanet, benim gitmem gerekiyor" Alya başını salladığında Rüzgar Rüyanın alnından öpüp evden çıktı.





Karanlık adamWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu