45

53 4 0
                                    


Kapı açıldı ve Nihal içeri girdi, onu gören Yılmaz biraz duraksadı koltuğun da ve kafasıyla gel işareti yaptı.

-Merhaba. Nasılsın?

-Teşekkür ederim. İyiyim. Sen nasılsın?

-İyiyim.

-Daha yeni geldim sayılır bende. Betül burada idi, bayılmış. Odama getirmişler.

-Ne olmuş? Önemli bir şeyi yok ya?

-Yok yok iyi. Şimdi Orçunların yanına gitti. Birkaç iş varmış.

-Anladım.

Nihal ve Yılmaz birbirine bakamıyordu, Dün yaşadıkları şey hala akıllarındaydı ve kolay da unutulacak gibi durmuyordu. Yılmaz lafa girdi.

-Dün olanlar.

-Boş ver. Oldu ve bitti.

-Ben ne diyeceğimi bilmiyorum. Seni bir an öyle görünce, çok güzeldin yani muhteşem görünüyordun.

-Teşekkürler. Sende çok farklı değilsin, o muhteşem gözlerin ve saçların çok güzel gözüküyor.

-Evet. Ama sen benim yardımcınsın, Hem seninle birlikte olup hem de görevimi en iyi şekilde yapmam.

-Ben bir şey demedim zaten. Şimdi bunu unutalım. İşlerimiz var değil mi? Onları çözelim.

-Peki. Tamam.

-Olaylarla ilgili bir şey var mı?

-bir şeyler var fakat işe yaramaz gibi.

-Nedir?

-Erdem memuru arayan numaranın sinyallerini kontrol ettik. Genelde otobüs terminali civarın da konuşulmuş.

-Yani katilimiz oralar da olabilir.

-Yada çoktan otobüse binmiş ve gitmiş olabilir.

-O daha mantıklı.

-Dediğim gibi. Pek işe yarayan bir şey değil yani.

-Sakin ol şef. Hepsini çözeceğiz.

* * * *

Betül araba ile polis evine doğru gidiyordu, Orçun serumu vermek için laboratuvara geçmişti, çıkan sonucu hemen bildirmesini istediğini söylemişti. Polis evine geldiğin de aracı park etti ve hemen karinanın odasına doğru yöneldi, kapıyı çaldı iki defa ve karşısında karina vardı.

-Müsait misiniz?

-Ne için?

-Doğruları söylemek için.

-Ne dediğinizi anlamıyorum.

-Lütfen içeri geçelim.

İçeri geçtiler, Karina yatağa oturdu hemen çaprazın da bir üçlü koltuk duruyordu Betülde oraya yerleşti.

-Bakın açık konuşacağım.

-Evet?

-Evinizi aradık.

-Ne? Siz ne hakla böyle bir şey yapabilirsiniz!

-Sessizini alçaltın. Savcılık emri ile yaptık. Her şey kanunlara uygun.

-Ne istiyorsunuz benden?

-Bunu bize siz söyleyeceksiniz.

-Beni önce cinayetleri bulmak için buraya getiriyorsunuz, işimden alıkoyuyorsunuz, evimden uzaklaştırıyorsunuz, şimdide beni sorguya mı çekiyorsunuz?

-Hayır. Sorgu değil. Sadece soru soracağım. Doğru ve güzel bir cevap vermenizi umut ediyorum.

-Size artık tek bir kelime bile etmeyeceğim.

-Lütfen bana zorluk çıkarmayın.

-Ben mi zorluk çıkarıyorum. Evimi benden habersiz giren sizlersiniz, ama ben zorluk çıkarıyorum.

-Lütfen bana evinizdeki özel bölümü ve soğutucudaki serumları açıklar mısınız?

-Sizi ilgilendirmiyor.

-Lütfen sorularıma cevap verir misiniz?

-Öncelikle evimde özel bölüm yok, o gördüğünüz oda steril bir ortam olması için öyle düzenlendi. O gördüğünüz serumları ise benim için.

-Neyiniz var?

-Böbrek hastalığı.

-Ne tür bir hastalık?

-İsterseniz hastanemi arayıp gerekli raporlara ulaşabilirsiniz.

-Neden siz anlatmıyorsunuz?

-Anlattım zaten. Dahası sizi ilgilendirmez.

-Peki. Tekrar görüşeceğiz Doktor.

-Görüşelim. 

HERKES ÖLMELİDonde viven las historias. Descúbrelo ahora