40-Final

3.4K 117 9
                                    

9 Mart 2019

"Her son bir başlangıçtır aslında. Hayatımızda ne zaman ne olacağını bilemediğimiz bir hikaye vardır. Benimde hikayem İstanbul'a geldikten sonra başladı. Aradan geçen bu 3 yılda çok şey değişti. Ömerle bir kızımız oldu. Baharın gelişi ve havaların ısınmasıyla yere düşen Cemre ile kızım da bizim hayatımıza minik elleriyle o minnak bedeniyle gelmişti. Hayatımda ilk kez annelik duygusunu tatmama vesile olan Cemre'm şuan yürüyor, bizimle şakalaşıyor ve ufak tefek birkaç şey söylüyordu. Bunca mutluluğu tatmanın arkasında bir korku da içimi kemirip duruyordu. Çünkü bizi tehdit eden adamdan hala haber alamamıştık."

Amine günlüğüne yazdıktan sonra Cemre'nin sesini duydu. Ağladığını görünce dayanamadı ve karşısına alıp derdini anlamaya çalıştı. Kafasına dokunduğunu fark edince bir yere çarptığını düşünerek başını öptü Amine.

Cemre annesinin elinden tutup çekiştirmeye çalışırken kapı zili çaldı. Gelen kişi Esindi. Amine arkadaşını görünce heyecanla sarıldı. Esin elinden tuttuğu oğlunu içeri sürüklerken Cemre şaşkın bir ördek gibi bakıyordu.

"Bir aydır görüşemedik diye hemen yüzümüzü unuttun Cemre." diyerek sitem etti Esin. Amine onların bu haline güldü ve Esin'e hiç benzemeyen oğlu Miraç ile ilgilendi. O sırada salona geçip oturdular.

"Sen tek mi geldin?" diye sordu Amine.

"Evet. Serkan'ı soruyorsan o akşam gelecek. Şimdi Ömer'in yanına gitti."

"Sizin yokluğunuz da çok belli oluyor. Neden gittiniz ki karşıya? Ne güzel eskiden beraberdik."

"Durumları biliyorsun Amine. Şimdiki okulda Serkan müdür yardımcısı oldu. Bende o nereye giderse gitsin peşinden gideceğime söz verdim."

"Haklısın. Bir ailesiniz sonuçta. Bakma benim öyle dediğime eski günleri özlüyorum. Beraber geçirdiğimiz o ev zamanı ne kadar farklıydı. Gerçi şimdiki halimden de memnunum çok şükür. Her şey yolunda ve evlatlarımızda bizde sağlıklıyız. Allah hepimizi kazadan, beladan ve her türlü kötülükten korusun."

"Amin canım arkadaşım."

****

3 yıl çok uzun gibi gelir insana ama bir göz açıp kapatmayla geçiyordu. Bu aradan geçen zamanda Menekşe de Yeşim ile birlikte adeta kadınların sesi olmuştu. Yaşadıkları acılar ikisini daha da güçlü yapmış ve kendi başlarına bir iş kurmuştular. İkisinin de bu kadar mücadeleci olmasını sağlayan kişi Amineydi. Ona öylesine hayrandılar ki bu kadar zorluklara göğüs geren ve pes etmeyen inatçı ruhunu gördükçe bu hayranlık ikisine ve daha bir çok kadına ilham olmuştu. Menekşe bunca zorluklara kendi ayakları üzerinde durabilen biri olmasına rağmen onun bu hale gelmesine sebep olan ailesine bile yardım ediyordu. İçinde bitiremediği sevgiyle hem ailesine hemde oğluna bakıyordu. Egemen de artık az çok bazı şeylerin farkındaydı. Her daim annesinin bu çabasına karşılık veriyordu. Derslerinde gösterdiği başarı ile okulda birinciydi. Amine de bu durumdan çok mutluydu. Egemen'in başarısı onu da sevindiriyordu.

Yasemin ve Cemal de kendi çocuklarını sevmenin mutluluğunu yaşıyordular. Salih bey ise iki oğlunun da çocuklarını dünya gözüyle görmenin sevincini yaşıyordu. Gün geçtikçe ömrünün bitmek üzere olduğunu fark ediyordu. Rüyalarında karısının onu çağırdığını görüyordu. Artık her şey yoluna girmişti ve bu dünyada yapacak bir şeyi kalmadığını artık biliyordu.

AMİNEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin