28. Bölüm: Sapra Kurdu

5.7K 469 23
                                    

"Özellikle senin bilmeni istedim. Çünkü ejderha elementi ve özel bir güce sahip olan kızıma ihtiyacım var."

Babamın bu sözü üzerine saniyeler içinde zihnimde birsürü soru oluştu. Hangisini soracağımı düşündüğüm anda abim sert bir ses tonuyla konuştu. "İhtiyacım var derken ne demek istiyorsun?" Babam gözlerini abime çevirdi ve gülümsedi.

"Asla tek başıma başaramayacağım bir konu üzerindeyim. Bu yüzden yardıma ihtiyacım var ve ejderha elementi gücüne sahip olan bir kızım var. Bu yüzden ona ihtiyacım var. O yardım ederse kurtulabilirim."

"Konu ne?" Derken buldum kendimi. Gözlerimin sertliğinin aksine yumuşak bir sesle sormuştum bu soruyu.

"Bir mafyayla karşı karşıyayım. Çok güçlüler hatta kendime itiraf etmek istemesem de benden de güçlüler ve tehlikedeyim. Atalay sokaklarda güvenli bir şekilde dolaşmama yardım ediyor ama..."

"Atalay mı?" Diye sözünü kestim. Aklıma rüyam gelmişti. Örümcek bacaklara sahip olan adam. Beni kaçıran adam.

Yine de bunu aileme söyleyip kimsenin telaş yapmasını istemiyordum. Bu yüzden bu konuyu babamla özel konuşmalıydım.

"Evet Atalay! Onu tanıyor olamazsın ama tanıyorsan şaşırmayacağım." Dedi babam. Ardından ima dolu bir sesle ekledi. "Sonuçta haberim olmadan her işe karışıyorsun."

"Hayır tanımıyorum." Dedim çabucak. "Sadece Atalay adında bir arkadaşım var. O yüzden öyle şey oldu." Babam tam ağzını açacağı anda annem konuştu.

"Kızım bir mafya liderine yardım etmeyecek." Sesi buz gibiydi.

"Anne" dedim. "Babam bir mafya lideri ama o benim babam. Başına bir şey gelmesine izin veremem." Yan gözle babama baktığımda gülümsediğini gördüm. Bu sefer içten gülümsüyordu. Kalbimde bir sıcaklık hissettim.
**********
Sabah olduğunda yataktan kalktım ve sıcak suda duş aldım. Ardından içinde rahat olacağım kıyafetleri seçip giydim. Aynanın karşısına oturup saçımı taradığım an biri kapıya vurdu.

"Gelebilirsin." Dedim uykulu bir sesle. Kapı yavaşça açıldı ve annem belirdi. Hafifçe gülümsedikten sonra kapıyı kapattı. Gözlerimi ondan ayırıp aynaya çevirdiğimde annemin yanıma gelip tarağı elimden aldığını gördüm. "Ben tararım." Dedim. Lakin annem tarağı bırakmadı ve saçımı taramaya başladı.

"Saçını eskisi gibi taramayı özledim." Dedi annem.

"Anne" dedim tereddütlü bir sesle. "İyisin değil mi?" Annem gözlerini saçlarımdan ayırmadan konuştu.

"Beni merak etme. Ben iyiyim."

"O fotoğrafı sende mi gördün?" Dedim kısık sesle.

"Sandalyede bağlı bir adam ve tepesinde dikilen baban....Fotoğraf böyleydi değil mi?" Yavaşça kafamı salladım. Annem saçımı taramayı bıraktı ve örgü yapmaya başladı.

"Saçını örmemi istemiyorsan..."

"Hayır anne istiyorum." Diyerek sözünü kestim. Annem saçımı örmeyi bitirince ayağa kalktım.

"Şey....seni özleyeceğim anne." Annem beklemediğim bir şey yapıp bana sarıldı. Şaşkınlığımı atlatıp bende kollarımı ona doladım.

"Kendine dikkat et kızım." Dedi annem. Ardından birbirimizden ayrıldık.

"Merak etme." Dedim. Kolundaki saate bakınca daha fazla durursam geç kalacağımı anladım. "Gitmem lazım." Annem kafasını sallayınca son kez ona bakıp gülümsedikten sonra kapıyı açıp çıktım.
************
Okuldaki odama geldiğim an Nur ve Melisa beni soru yağmuruna tuttular. Onlara her şeyi anlattım.

Ejderha ElementiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin