16. Bölüm: Fotoğraf

9.3K 639 76
                                    

Multimedya: Okul

Babamın arkasında beliren diğer aile fertlerinin bakışları daha sakindi. Biri dışında. Tabiki abim. Babamın bakışları abimin bakışlarının yanında solda sıfır kalırdı. Elimi hızla Pamir'den çektim.

"Sonra konuşuruz Pamir!" Pamir'in gülümsemesi babamın sesini duymasıyla ortadan kaybolmuştu.

"Umarim başına bela almadım." Tabiki yanlış anladıklarını anlamıştı.

"Önemli değil. Ben hallederim." Şüpheyle bana baktıktan sonra hızlı adımlarla yanımdan uzaklaştı. Annem yanıma gelip bana sıkıca sarıldı. Ağlıyordu.

"Sana bir şey olacak diye çok korktum Dilara." Eliyle saçlarımı okşamaya başladı.

"Ben iyiyim anne." Ardından kendimi geri çektim.

"Bak....Sapasağlamım." Odanın kapısı açılınca Melisa'yı tekerlekli sandalyeyle gördüm. Normal odaya alınıyor olmalıydı.

"Ama onlar iyi değil." Parmağımla Melisa'yı gösterdim. Aile fertlerim Melisa'ya üzgün bir şekilde baktı.

"Geçmiş olsun!" Dedi annem. Melisa gülümseyerek karşılık verdi.

"Ben iyiyim. Teşekkür ederim." Ardından korku dolu gözlerle bana baktı.

"Nur iyi değil mi?"

"Merak etme. Ameliyatı başarılı geçmiş." Melisa derin bir nefes alıp rahatlamasını sağladı. Hemşire daha konuşacak olmamızı umursamadan tekerlekli sandalyeyi sürmeye başladı. Kısa sürede görünmüyorlardı.
*********
Ailemle sarılıp koklaştıktan sonra ve Melisa ile Nur'u ziyaret ettikten sonra kafamı dağıtmak için kantine gittim. Elimdeki çikolata parçasına tek lokma almadan bakıyor ve başımdan geçenleri düşünüyordum. O adam elimden kurtulmuştu. Tekrar gelebilme şansı tüylerimi ürpertiyordu. Yorgunluktan masaya uzandım ve gözlerimi kapattım. Belki de biraz uyumak iyi gelirdi.

Birinin masaya oturduğunu anlayınca hızla kafamı kaldırdım ve abimi gördüm.

"Merhaba abi konuşmak isterdim ama uykum var. İyi geceler!" Kafamı tekrar masaya koydum. Abim az önce söylediklerimi umursamadan konuşmaya başladı.

"O adam sevgilin mi?" Duyduğum cümleyle gözlerim fal taşı gibi açılmıştı ama başım masaya gömülü olduğundan abimin bunu fark etmiş olması imkansızdı. Başımı kaldırmadan ona cevap verdim.

"Saçmalama abi!"

"O senin elini tutuyordu. Sevgilin değilse bu cüreti nasıl gösterir?" Başımı masadan kaldırıp gözlerimi kısarak abime baktım.

"Sıradan abi kız kardeş konuşması yapmak istemiyorum."

"Bunun sıradan bir konusu mu var?"

"Bana bir şey göstermek için elimi tuttu. Bunda ne var?" Ses tonum az da olsa yükselmişti.

"Son zamanda yaşadığın olaya şükret. Yoksa bu kadar kolay bu konunun peşini bırakmazdım." Masadan kalktıktan sonra bir şey söylemeyi unutmuş gibi tekrar bana baktı.

"Bu arada Ulaş adında bir çocuk seni arıyor. Nedense her erkek seni arıyor?" İmalı bir şekilde baktıktan sonra uzaklaştı.

Ulaş mı? Onun neyşi vardı? Kurtulduğum ve hastanede olduğum biliniyor muydu? İyi de hastanede olalı sadece birkaç saat geçmişti. Telefonu elime alıp saate baktım.

04.00

Saat oldukça geçti. Masadan kalkıp Ulaş'ı aramaya başladım. Tam pes ediyordum ki sesini duydum.

Ejderha ElementiWhere stories live. Discover now