1. Bölüm: Yeni Okul

27.3K 1.3K 451
                                    

"Hadi kalk artık Dilara! İlk günden okula mı geç kalacaksın?"

"Offf" dedim. Her zamanki gibi annemin alarm yerine geçen sesiyle güne başlamıştım. Gözlerimi araladım ve kendimi zorlayarak yataktan kalktım. Kalktığım an annem hışımla kapıyı açmıştı. Kalktığımı görünce zaferle gülümsedi.

"Hele şükür!" Ardından uykulu halimi görüp kaşlarını çattı. "Normal insanlar yeni bir şey olunca heyecanlanır. Bugün elementini öğreneceksin ve sen gitmemek için direniyorsun."

Evet doğru duydunuz. Element....Benim yaşadığım dünya da...aslında bakarsanız dünyada bile yaşamıyorum ben. Adı Maria olan bir gezegende yaşıyorum.

Maria adlı bir dünyalı herkesten farklıydı.Element güçleri vardı. Dünya'ya uyum sağlayamıyordu. Şans yüzüne gülmüş ve bu gezegeni bulmuştu. Hemen kardeşi Elizabeth'i alarak bu gezegene gelmişti. İcat etmiş oldukları bir makine sayesinde kendi türünü çoğaltmıştı. Elizabeth'in de güçleri olduğu anlaşılınca aynı işlemi ona da yapmışlardı.

O günden bugüne 17 yaşında olan herkes sahip olduğu elementi öğrenmeye başladı.

Ve ben hiç heyecanlı değildim. Çünkü korkuyordum.

"Ya iyi bir elementin olmazsa?" Dedim anneme bakarak. Annem seni anlıyorum dercesine elini omzuma koydu ve gülümsedi.

"Her element güzeldir tatlım."

"Ama olmasını istemediğim iki element var." Diye direttim.

"Bende ilk başta senin gibiydim Dilara. Toprak elementi olmaktan çok korkardım ama şimdi bir bana baksana. Toprak elementiyim ve bundan oldukça memnunum."

"Ama...." dedim ve sustum. Geri kalan korkumu kendime saklamaya karar verdim.

"Bence kızım." Dedi annem yumuşak bir sesle. "Her ne olursa olsun güçlü bir kız olacaksın."

"Umarım."

"Neyse" dedi annem hızla konuyu değiştirmek için. "Hadi geç kalacaksın."

"Offf" dedim tekrar. Ardından yavaş adımlarla banyoya ilerlerken annem "Bana oflama" dedi.

Gülümsemeden edemedim. Annemin bu halini çok özleyecektim. Çok paramız olduğundan dolayı en iyi element okuluna gidecektim ama maalesef okul yatılı bir okuldu.
************
Kısa sürede hazırlanmıştım işte. Çantamı takarken kapıdaki anneme gülümsedim ve babamla göz göze geldim.

"Görüşürüz" dedi babam gülümseyip. Sanki zoraki bir şekilde gülümsemişti.

"Görüşürüz." Dedim bende. Ama gülümsemedim. Nedense zoraki gülümsemesi beni üzmüştü.

Şoförün açtığı kapıdan arabaya bindim ve şoförün kapıyı kapatmasına kalmadan kapıyı ben kapattım. Şoför yaptığıma şaşırsa da hiçbir şey demedi ve kendi koltuğuna yerleşti.

Okulun önüne vardığımızda hızla arabadan indim. Korkum bu harika görünen okulun önünde bile geçmemişti. Derin bir nefes alıp okulun bahçesine girdim ve okulda tek tük kişinin olduğunu gördüm.

Erken gelmiş olmalıydım. Tekrar derin bir nefes aldım ve bir banka oturdum. Bahçede hiç kimse olmadığı için kafamı dinleyebiliyordum.

Okuldaki tek tük kişi okulun içine girmişti. Belki de okulda daha fazla kişi vardı.

Omuz silkip telefonumu elime aldım ve tam en sevdiğim oyunu açacakken birinin sesini duydum.

"Hey" Kafamı hızla kaldırdım. İki erkek karşımda durmuş gülümsüyordu.

Ejderha ElementiWhere stories live. Discover now