27. Bölüm: Her Şeyi Öğrenmek

Start from the beginning
                                    

"Sen....ne saçmalıyorsun?" Dedi annem. Ağzı şaşkınlıktan bir karış açılmıştı.

"Gördüğün fotoğraf doğruydu karıcım. Sen gözünün önündeki şeyi reddetmiştin. Oysa Dilara bile fotoğrafı görünce mafya lideri olduğumu anladı ve kabullendi."

"Ha...hayır. Bu gerçek olamaz." Ablamın sesi ağlamaklı çıkmıştı. Abim "Senin böyle bir şerefsiz olduğunu nasıl anlamadım?" Diye haykırdı. Babam ateş saçan gözleriyle abime baktı.

"Babanla nasıl konuşman gerektiğini bilmelisin yoksa...."

"Yoksa ne olur?" Diyerek sözünü kesti abim.

"Yeter....Hepiniz susun." Diyerek araya girdi annem. Ağlıyordu.

"Her şey daha bitmedi." Dedi babam. "Hepiniz Elizabeth'i biliyorsunuz. Onun evlendiği adam benim atalarımdan." Bir anda buz kesildim. Babama inanmayan gözlerle baktım.

"A...ama nasıl? O..." söyleyeceğim kelimeyi son anda yuttum. Babam şüpheyle bana baktı.

"O vampirdi. Evet!"

"Vampir mi?" Dedi abim. "Onlara gerçekten inanıyor musun?" Babam gözlerini ona çevirdi.

"Pekala....zaten kanıt göstermeden inanmanızı beklemiyordum....Onur buraya gel." Babamın şirketinde müdür olarak çalışan adam babamın yanına geldi. "Vampir olduğunu göster onlara." Onur ağzını açtığı an vampir dişleri göründü. Ablam ve annem çığlık attı. Abim ise gözlerini fal taşı gibi açmıştı. Aralarında şaşırmayan sadece bendim. Onur Pamir gibi hızla oturma odasında koştu. Ardından bir kadın hizmetçiyi tutup kanını emmeye başladı. Annem ablam hatta abim bile oturdukları koltuğa daha da yapıştılar. Hızla ayağa kalktım.

"Sen....ne yaptığını sanıyorsun?" Onur ağzı kan içinde hizmetçinin cansız bedenini bıraktı ve bana doğru ilerlemeye başladı. "Sıradaki sen olacaksın." Gözlerimi birkaç saniye kapattıktan sonra hızla açtım. Korkup bir kenara kaçmayacaktım. Ellerimi yumruk yapıp iki yana kaldırdığım an kan kırmızısı rengindeki güç belirdi.

"Hayır Onur ona zarar vermeyeceksin. O benim kızım." Onur üstüme yürümeyi bıraktı lakin öfkeli gözlerle bana bakmayı sürdürdü. Babamın dediği şeyi duyunca kalbim daha hızlı attı. Kafamı hızla iki yana salladım. Hala düşüncelerine önem veriyordum.

Hızla koltuğa oturdum ve babama baktım. Annem abim ve ablam şaşkınlıktan konuşamıyordu.

"Elizabeth vampir olduğu için...."

"Onun yaptığı soy vampir oldu." Dedim babamın sözünü keserek. Herkes şaşkınlıkla bana baktı.

"O yüzden Maria gezegeninde sadece element soyu yok. Vampir soyu da var. Vampirler kendilerini sakladı. Çünkü elementlere zarar verdikleri için onları öğrenirsek onlara zarar verirdik." Diyerek sözlerime devam ettim.

"Vampirlerin element güçleri de var. Çünkü Elizabeth'in kocası yani benim atalarımdan birisi elementti." Dedi babam. Annem "Bu...bu nasıl olur?" Dedi.

"Anne gözünle gördün. Her şey gerçek." Dedi abim sert bir ses tonuyla.

"Nasıl her şeyi bir anda sindirelim?" Diye bağırdı ablam abime.

"Kesin sesinizi. Daha her şey bitmedi. Bundan sonrasını sen bile bilmiyorsun Dilara." Dedi babam.

"Daha ne var Şükrü? Daha bilmediğimiz ne var?" Annemin sesi titremişti.

"Elizabeth atalarımdan biri olan kocasına ister istemez kendi güçlerinden verdi. Hiç kimseye veremediği gücünü..." Dedi babam. "Her vampirin kendine özel bir gücü vardı- zihin okumak, görünmez olmak gibi- Atama bu güç verildi...."

"Biz vampir miyiz yani? Ama bu imkansız!" Diyerek babamın sözünü kestim.

"Hayır Dilara. Atam Elizabeth'i aldattı ve başka kadından bir çocuk yaptı. O çocukta soyu devam ettirdi. Bu yüzden benim soyumdan herkesin-annen dışında- bir vampire göre kendine özel bir gücü var."

"Yani aslında gezegen üç soydan mı oluşuyor?" Dedim şaşkınlıkla.

"Aslında atalarım çok geniş değil. Yani bu güce az kişi sahip ve siz çocuklarım bunlardan birisiniz."

Bu gerçek olabilir miydi? Şaşkınlıktan ağzım açılmıştı. Ablam ve abim benden farklı değildi. Annem hızla ayağa kalktı.

"Hepsi saçmalık. Benim çocuklarım element soyundan. Sadece element...başka hiçbir şey yok."

"Üzgünüm hayatım....dediğine katılmak isterdim. Bende de bu güçlerden var. Bu yüzden Vampirlerle anlaşma yapıyorum."

"Yani şimdi biz....özel güçlerimiz mi var?" Dedi abim. Babam yavaşça kafasını salladı.

"Lakin şunu asla unutmayın. Güçlerinizi kimse bilmemeli....özellikle sen dikkat et Dilara. Ablan ve abin okullarını bitirdi. Ama sen hala okuyorsun. Ve hocalara fark ettirme şansın yüksek." Babama şaşkınlıkla bakıyordum. Duyduklarımı sindirmek gerçekten de zordu.

"Ama hiçbir zaman....gücü görmedim." Dedim zor çıkan sesimle.

"Artık bildiğin için ortaya çıkma şansı daha yüksek."

"O zaman niye söyledin?"

"Özellikle senin bilmeni istedim. Çünkü ejderha elementi ve özel bir güce sahip olan kızıma ihtiyacım var."

Ejderha ElementiWhere stories live. Discover now