Aslı - Mehmet 2 : Şaşkın Öpücük

45.4K 1.9K 85
                                    

Aşığım ben, hem de ne aşık!

Aslı kafeden ayrılıp eve döndüğünde, Mehmet onu ikinci kez arıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aslı kafeden ayrılıp eve döndüğünde, Mehmet onu ikinci kez arıyordu. Ancak o içini titreten sesini duymayı çok istese de onunla konuşacak gücü kendisinde bulamamıştı. Kafeden çıkar çıkmaz ona mesaj atmış, annesinin aradığını, acil gelmesi gerektiğini söylemişti. Hemen ardından da önemli bir sorun olmadığını, annesiyle daha önceden plan yaptıklarını ama unuttuğunu eklemişti. 

Ancak arabasını garaja park edip,eve geldiğinde evdeki telaşı görünce şaşırdı. Kardeşleri dışarıya büyük uzun bir masa kurmak için uğraşıyorlardı. 

Günlerden Cumartesiydi. 

Aslı elini alnına götürüp, iç çekti. Bugün aile yemek günüydü. Her cumartesi günü mutlaka hep bir araya gelinir yemek yenilirdi. Bu yemekte babasının yakın arkadaşı Yasin amcası ve onun eşi Elisa, çocukları Defne ve Melisa, ikisi de ikizdi, sonra Hayal teyzesi ve Kenan amcası, Leyla ve Mehmet olurdu. 

Dayısı Aykut ve eşi Zümrüt de arada sürpriz yapıp bu akşam yemeklerin çoğunu kaçırmıyorlardı. Dayısının da iki tane çocuğu vardı. Birisi on iki yaşında bir erkek, ismi ise Gürkan idi. Diğeri ise henüz üç aylık bir kızdı. Dayısı ve yengesi ismini Gülce koymuşlardı. Aslı, Gülce'ye bayılıyordu. Onu kucağına alıp misler gibi koklamayı çok seviyordu. 

Kardeşlerinin Gamze ve Efe'nin, masanın örtüsünü sermesini izlerken, içeriden on altı yaşındaki Demir çıktı ve Aslı'yı görünce gülerek yanına geldi. "Neredesin abla? Erken geleceğini söylemiştin?" 

"Öyle mi söylemiştim?" dedi Aslı. Hakikaten hiçbir şeyi aklında tutamıyordu artık. Verdiği sözleri de unutur olmuştu son zamanlarda. 

Demir kaşlarını çatarak bakınca Aslı'ya, Aslı gülerek, "Doğru öyle demiştim." dedi ve eğilip kardeşinin tıpkı babasına benzeyen siyah gür saçlarından öptü. "Güney nerede?" diye sordu sonra. 

Güney en küçük kardeşiydi Aslı'nın. On yaşında, göz rengini, saç rengini annesinden alan babasına benzemeyen tek erkekti kardeşleri arasında. Çok akıllı çok usluydu Güney. Babaları onu Aslı'ya çektiğini söylerdi. Tıpkı ablası gibi ketum der, tatlı tatlı sataşırdı Aslı'ya. Aslı ise omuz silker sessiz kalırdı. 

"Aman abla bilmiyor musun Güney'i? Arka bahçede arkadaşlarıyla top oynuyor." 

Aslı şaşkınlıkla baktı ona. "Arka bahçede top mu oynuyor? Güney pek oynamazdı topla?" Durdu ve düşünceli bir şekilde gülerek baktı Demir'e. "Aslında senin o topla oynaman gerekmiyor mu?" 

Demir dudak bükerek, "Hayır!" dedi. "Anneme yardım ediyoruz." Sonra Gamze ile Efe'nin yanına doğru yürümeye başladı. 

Gamze, Aslı'ya benziyordu tıpkı. Siyaha çalan dalgalı saçları vardı ama Aslı gibi uzun bırakmıyor, hep omuzunda kestiriyordu saçlarını. Yaşına göre biraz uzun boyluydu. Aslında kardeşlerinin hepsi uzun boyluydu. Anne ve babasının genlerini iyi taşıyorlardı. Efe ise Aslı'dan bile uzun olmuştu. Okulun basketbol takımına katılmıştı. 

Nefretten Gelen Aşk - TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 1 (Düzenlendi)Where stories live. Discover now