Bölüm 25 : Aşkın Halleri (+18)

194K 4.3K 484
                                    

Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin, 

Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin. 

Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır bir güldürür; 

Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.

Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Seni seviyorum." Bu iki küçük kelime ne kadar sıradanmış gibi görünse de birbirine aşık iki insan için adeta huzur veren bir tılsım haline dönüşüyordu. Genç adam sevdiğinin ağzından duyduğu bu iki kelimelik cümleyle o anda bütün dünyaya karşı gelebileceğini hissetti. İçinde o denli bir ferahlama ve cesaret duyguları kabarmıştı.

Gözlerini yumarak, alnını Elif'in alnına dayadı ve onun küçük nefeslerinin yüzüne çarpıp onu büyülemesine izin verdi. Gerçekti. Yanındaydı ve ona, onu sevdiğini söylüyordu. Bu Ali'nin hayal bile edemeyeceği bir mutluluktu. Elif'i o kadar kırmıştı ki, böylesi bir an o anda inanılmaz derecede hayalmiş gibi geliyordu.

Sonra yanağında soğuk, minik ellerini hissetti. İki yanağını da kavrayan bu ellere sıkı sıkı tutunmak istedi. Ömrü boyunca onun ellerinin altında olmak, dizlerinin dibinde oturmak ve ona şiirler söylemek istedi. O koca cüssesiyle ona sığınmak, sarıp sarmalanmak istedi. Aşk onu öylesine değiştirmişti ki bu yeni benliğini tanıyamıyordu Ali.

Yanağındaki ellere tek tek öpücük kondurdu. Uzun uzun kokusunu içine çekti. Sonra gözlerini açıp, kafasını sevdiği kadına çevirdi. Elif'in, gözlerinde yaşlar ile kendisine baktığını görünce içini bir telaş sardı. Bu sefer elleriyle o kavradı onun yanaklarını.

"Neden ağlıyorsun?" diye sordu. Elif gülümsedi ve ellerini Ali'nin yanağında, saçlarında, dudaklarında, ulaşabildiği her yerinde gezdirirken usulca mırıldandı.

"Bu anın gerçekliğine inanamıyorum bir türlü. Sanki büyülü bir rüyanın içerisindeyim. Hem bir o kadar gerçek hem de inanılmaz hissettiriyor. Sanki birden uyanacağım ve kendimi yine yatağımda ağlar halde bulacağım diye korkuyorum." Ali burukça gülümsedi ve uzanıp gözlerinin üzerine teker teker öpücük kondurdu.

"Ben de inanmakta zorlanıyorum ama..." minik burnuna da bir öpücük bıraktı. "..sanırım zamanla inanacağız bu duruma." Elif'in gözyaşlarını öpücüğüyle sildi. Genç kadın teninde hissettiği dudaklarla kendinden geçmiş, gözlerini yummuştu ve bu anın tadını çıkarmakla meşguldü. Çok zaman kaybetmişlerdi.

Çok acı çekmişti ve bunun mükafatı Ali olduğu için yaşadığı onca şey, şuan ona çok da önemli gelmiyordu. Ya da belki de önemli olmalıydı, çünkü bütün bunlar ona Ali'yi getirmişti. Ne düşüneceğinden emin olamıyordu o anda.

Ali öpücüklerini çenesine indirmişti sevdiği kadının. Dudaklarına bilerek teslim olmuyordu. Genç kadını heyecanlandırmak hoşuna gidiyordu. Uzandı ve kulak memesini dişlerinin arasına alıp hafifçe ısırdı. Elif'in, küçük bir inleme çıkardığını duyduğunda erkeksi duyguları iştahla kabardı. Ah. Elif ona teslim olduğunda, genç kadına öyle şeyler yapacaktı ki. Ama daha zamanı vardı. Elif'in kendisine kolay kolay teslim olmayacağını biliyordu.

Nefretten Gelen Aşk - TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 1 (Düzenlendi)Where stories live. Discover now