Nefretten Gelen Aşk - TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 1 (Düzenlendi)

Bölüm 22 : Seni Bırakmam

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
Çoğalmak neyse ne azalmak zor
Birisi seni her an bırakıp gittiğim
Öbürü kan gibi tutulmuş seviyor
Ağzındaki acı alnındaki çizgiyim
Gözlerine kirli bir bulut getirdim
Hiçbir sevinç aydınlığı onu silemiyor

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
Birisi kapadığın kapılardan gitmiyor
Yağmur yağmaksa o güneş açmaksa o
Bir yerin üşüse onun sıcaklığı
Öbürü en içten çağrını ısıtmıyor
Hüneri ne dersen duygu kaçakçılığı
Alıp tutmaksa o basıp gitmekse o
Bakışları kıyısız bir deniz uzaklığı

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
İkisi birbirinden çikmaya uğraşıyor
Bilmem ki hangisinden nasıl vazgeçeyim
Birisi yeni baştan serüvene başlamış
Öbürü silahında son mermiyi yakıyor
Çoğalmak neyse ne azalmak zor

-----

Planlandığı gibi Ali ve Kenan, Ümraniye'ye Ismail'i görmeye gittiler. Zorlu bir konuşma sonrası İsmail'i ikna ettiler. Hilmi'yi kendi çöplüğünde tuzağa düşüreceklerdi.

Hilmi sanıldığının aksine Hayal'in ortadan kayboluşunu Ismail'e yüklememişti. İsmail ile beraber kardeşini aramıştı Hilmi. İsmail hapse girecek olsa bile Kenan ve Ali'den söz istedi.

Bütün bunların karşısında Hayal'e sahip çıkmalarını talep etti iki genç adamdan. Ali yurtdışına gidecekti ama yine de o da söz verdi.

Ismail ise gönül rahatlığı ile planlarında onlara yardım etti. Iki gün içinde yurtdışından gelecek olan uyuşturucuları Ismail ve birkaç kişi her zaman ki sakladıkları depoya götüreceklerdi. Hilmi'nin kimliğini bilen adamları o depoda olacaktı.

Ve Hilmi malları kontrol etmek için o depoya gidecekti. Ismail en uygun zamanın bu olduğunu söylemişti. Pazartesi günü mallar gelecekti. Salı günü ise Hilmi malları kontrol etmeye gidecekti.

Hilmi'yi o depoda yakalarlarsa daha birçok şeyde şahitlik yapacağını da söyledi Ismail. Hapse girip girmemekten korkmuyordu. Hayal güvende olsun yeterdi.

Kenan ve Ali bu görüşmeden memnun olarak ayrıldılar.

Tekrar Kenan'ın evine doğru yola çıktıklarında ikisi de bu işin riskli olduğunun farkındaydı. Ama adalete bir pislik teslim edilecekti ve ellerinden ne gelirse ikisi de yapacağını biliyordu.

Kenan arabayı kullanırken bir yandan da Ali'ye kaçamak bakışlar atıyordu. Arabaya bindiklerinden beri Hilmi dışında başka bir konu konuşmamışlardı. Yorgun görünüyordu Ali. Gönül yorgunu olduğu çok belliydi. Elif de onun gibiydi.

"Ne olacak bu sizin haliniz?" Dedi. Tutamadı kendini. Ali camdan dışarıya bakmaya devam etti.

"Birbirinizi seviyorsunuz ama bir arada olmayı beceremiyorsunuz."  Homurdandı. "Çok boktan."

"Elif beni sevmiyor." Ali'nin ümitsiz sesini duyduğunda sinirden bir kahkaha attı Kenan. Ali ters ters baktı. Kenan kendini bir türlü durduramıyor gibiydi.

"Seni sevmiyor mu!?" İnanamıyormuş gibi başını salladı. "Kör müsün sen? O kız sana aşık."

Kenan'ın söylediği şey Ali'nin kalbine bomba gibi düştü.

"Biliyorum." Dedi fısıltı ile. Kenan deli misin sen der gibi bir bakış attı.

"Hem beni sevmiyor diyorsun hem de ben kızın sana aşık olduğunu söyleyince biliyorum diyorsun."