Nefretten Gelen Aşk - TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 1 (Düzenlendi)

Bölüm 16 : Gerçekler ve Aşk

'ilkin kırık bir ayak parmağıydı sorun , sonra kırık bir kaş , en sonunda da kırık bir kalp.. ancak bir yerde de söylediğim gibi insan kalbi çok dayanaklıdır , yok edilemez ; kırıldığını ancak belleğinde canlandırabilirsin.. asıl tokadı yiyen insanın ruhudur ; ama ruh da güçlüdür , istenirse eski canlılığı kazandırılabilir ona..  

_______________

Söylediği cümleyi birkaç dakika kafamda döndürmem gerekti, daha net idrak edebilmek için. Çünkü beynimde bir kısım ısrarla babamın söylediğini reddetmeye çalışıyordu. Bir türlü kabullenemiyordu. Ali'nin annesi ve benim babam.

"Baba," diyebilmek en az üç dakikamı almıştı. O da benim bunu sindirmemi beklemiş, daha fazla konuşmamıştı. Sonunda konuşabildiğimde daha fazlasını anlatmak için boğazını temizledi.

"Bugüne kadar karşına çıkmadım sizi bırakıp gittiğimden beri ama sizden hep haberim olurdu. Samet amcanı hatırlıyor musun?" diye sordu. Tabiki hatırlıyordum! Babamın en yakın arkadaşıydı!

"Ona kaç kere gidip babamın yerini biliyor musun diye sordum, her defasında postaladı beni!"

"Böyle olması gerekiyordu Elif." Dedi üzüntüyle. "Şimdi sana anlatacaklarımı hayatım boyunca anlatmamak için kendime söz vermiştim ama Ali'nin seninle evlenmesi işleri değiştirdi." Kaşlarımı çatarak ona baktım. İnsanlar önümüzden geçip gidiyorlardı. Deniz eskisi gibi ihtişamlı gelmiyordu şuan gözüme.

"Ali'nin annesi, Mualla..biz onunla tanışmadan önce çok iyi olmasam da en azından sizinle ilgili bir babaydım. Mualla ile tanıştığımız gece annen ile kavga etmiştik, öfkeliydim..gidip bir yerlerde içtim. Sonra kendimi sahile attım. Biraz kafamı dinlemek istiyordum. O sırada ağlayan bir kadın gördüm. Sesi kulaklarımı tırmalıyordu, kafam çok güzeldi. Onun yanına gittim ve neden ağladığını falan sordum. Kocasının onu terkettiğini söyledi. O günden sonra dostça görüşmelerimiz oldu. Daha sonra bana aşık olduğunu söyledi. Evli olduğumu biliyordu ama kendini geri çekmedi ve üzerime gelmeye devam etti. Beni köşeye sıkıştırmak, onunla beraber olmak için yapmadığı şey kalmadı. İlk kez o zamanlar onun gerçek yüzünü gördüm. Saplantılıydı! Acayip saplantılı. Onun bana aşık olduğunu duyunca ondan uzaklaşmaya başladım. Farkındaydı ve beni sizle tehdit etti." Dedi ve sustu.

Benim dışımda gelişen bir hikayeyi dinlemek, hem de benim geçmişimden bir parça ise, insana garip hissettiriyordu.
Tam olarak ne tepki vereceğimi de bilemediğimden söylediklerini düşündüm sadece. Ali'nin annesi ve benim babam. Kafamda bir türlü yanyana getiremiyordum. Ali'nin annesini hiç görmemiştim , güzel bir kadın mıydı değil miydi bilemiyordum. Evde tek bir tane bile fotoğrafı yoktu. Babam devam etti.

"Gücü vardı. Parası, nüfuzu, her şeyi vardı. Ben ise orta gelirli bir adamdım. İlk başta tehdini gözardı ettim. Sonra senin, onların ellerinde olduğunu söyledi." Dedi.

"Nasıl yani? Ben hiç kaçırılmadım ki!" diye itiraz ettim.

"Hayır, hatırlıyor musun..bir keresinde benim iş yerime gelecektin ama bindiğin taksinin yolda kaldığını söylemiştin. O zamanlar uzak bir yerde çalışıyordum, şehirden çıkmak gerekiyordu hani. Yolda kaldığınız taksici seninle beraber bir resmini çekmiş ve Mualla'ya göndermişti, o da bana gönderdi ve 'Kızına tecavüz etmek için sabırsızlanıyor.' Yazmıştı!" Allah aşkına, babam neler söylüyordu!
Tüylerim diken diken oldu. O günü hatırlıyordum. Babamla konuşmaya gidiyordum, son zamanlarda kötü davranır olmuştu. Tamam çok ilgili bir baba değildi ama bu kadar uzaklaşmasının nedenini öğrenmek istemiştim.

Herhangi bir taksiye binmiştim ve şehirdışına çıktıktan sonra taksici birden arabayı durdurmuş, arabanın arızalandığını söylemişti.
Tavırları ürkütücü gelmişti, belki de yarım saat orda öyle beklemiştik. İtiraf etmem gerekirse korkmuştum. Yarım saat sonrasında arabayı çalıştırmıştı ve sanki hiç bozulmamış gibi araba yola devam etmişti. O gün babamın yanına gittiğimde ise babam bana sımsıkı sarılmıştı. Çok şaşırmıştım ama nedenini şimdi anlayabiliyordum.