-11-

150 10 10
                                    

Kagami, topu Aomine’ye attı ve Aomine hızla Mika’yı geçtikten sonra topu potaya atmaya yeltendi, başarılı olamadı. Topu aniden Akira’ya çaldırdı ve top Kuroko’nun pasıyla beraber alley-oop’la Mika’nın eline ve oradan da potaya o kadar hızlı girdi ki, topu göremediklerine yemin edebilirlerdi.

Kagami, üçlük çizgisinden zıplayarak bir smaç basmayı planlıyordu. Zıpladı ve elini tam potaya uzatıyordu ki, Mika’nın eliyle topu kaybetti. Top sekerek Kuroko’nun kucağına düştü ve netice döndü.

‘’ Buna bir daha kanmam. ‘’ dedi Mika, sırıtarak. Sonra koşarak diğer potaya doğru ilerlediğinde, Kagami bir yumruğunu diğer avcuna bastırıyordu.

Bu takım, lanet olsun ki iyiydi.

‘’ Lan Kise! ‘’ dedi Aomine, sinirle. ‘’ Ulan hiçbir zaman anlamayacaksın değil mi Shira’nın taktiğini?! ‘’

‘’ Ne? Aominecchi, ben bir şey yapmadım ki! ‘’

‘’ Hep topu Shira’ya çaldırıyorsun ama! ‘’

‘’ İyi de Aominecchi, Akicchi oynamıyor bile! ‘’

Kise eliyle kenarda telefonuna bakmakta olan Akira’yı işaret ettiğinde, Akira öğretmenine yakalanmış bir çocuk gibi muzip bir gülümsemeyle onlara döndü.

‘’ Özür dilerim! ‘’ dedi ve telefonunu hızla cebine koydu. ‘’ Bazıları dersten kaçtığı için öğretmenleri bende suç buluyor da! ‘’

Mika’nın önünde ‘’ Öğretmenlerinizle uğraşıyorum ‘’ diyemezdi ama koç olduğu için sorumluluk ona kalacaktı, Mika bunu anlayabilirdi.

Bir basket atıldı…

Bir basket daha…

…ve onlarcası daha.

Sonunda hepsi yorulmuş ve adım atamayacak hale gelmişti. Yine de maç Akira’nın takımındaydı, bu yüzden aşırı-mücadeleci diğer takım maçı almak için ellerinden geleni yapıyorlardı. Akira da arkasında perdelediği Kise’yi tutmakta zorlanmıyordu çünkü tuhaf bir şekilde Kise’nin dikkati dağınıktı.
Biraz sonra nedenini anladı.

‘’ Kise-kuuun! ‘’

Gelen sesle beraber hepsinin kafası da, okul sınırları dışarısında duran kıza döndü. İlk başta kız çok belirsizdi, ama sonra minyon tiplemeli bir lise öğrencisi olduğunu fark ettiler. Elini kaldırıp Kise’ye sallıyordu ve her ne kadar önemliyse, Kise’nin yüzü güller açmıştı.

‘’ Yui Riona. ‘’ dedi Akira, yavaşça. ‘’ O kız. ‘’

‘’ O. ‘’ Kise, Yui’ye el salladı. ‘’ Gidebilir miyim Akicchi? Bugün buluşacaktık!~ ‘’

‘’ Onun için dersi ektin, değil mi? ‘’

-FLASHBACK-

‘’ Oha! ‘’ dedi Aomine, fısıldar bir gürültüyle. Bir yandan da Kise’nin telefonundan, Yui’nin resimlerine bakıyordu. ‘’ Ulan Kise ne ballı adamsın yeminle ya, kıza bak! Hiç de beni bulmaz bunun gibiler! ‘’

‘’ Yavaş ol, Aominecchi! ‘’ Kise, bir yandan da masada oturan öğretmeni gözetliyor ve telefonu görememesi için gölgede tutuyordu.

‘’ Abi yenge falan ama… of lan Kise çok şanslı herifsin. ‘’

‘’ Aominecchi! ‘’ dedi Kise, onu durdurmak ister gibi. ‘’ Dersten çıkmam için yardımına ihtiyacım var. ‘’

Aomine’nin gözleri büyüdü.

‘’ Ne? Niye lan o? ‘’

‘’ Yuicchi ile buluşacağıma söz vermiştim! Bana yardım edersin, değil mi? N’olur! ‘’

robots in basketball || kuroko no basket Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang