~1. Bölüm~

Depuis le début
                                    

Herkes ayakkabılarını giydikten sonra bavullarımızla birlikte arabalara bindik. Çok kişi olduğumuz için beş kişi bir arabada dört kişi başka bir arabadaydı. Ben o dörtlünün içerisindeydim. Yanımda ise Baekhyun hyung oturuyordu. Onu izlemek için iyi bir fırsat olacaktı. Büyük ihtimalle uçağın içerisinde de birlikte oturacaktık. Oturma sıralamaları her seferinde değişiyordu ve bu sefer sıra sanırım ikimizdeydi.

Yan taraftan dürtüldüğümü hissettiğimde kafamı ona doğru çevirdim. Telefonu havaya kaldırmıştı "Hadi resim çekinelim!" sevinçle cıvıldadığında kıkırdadım. Poz verdikten sonra telefonun ekranında ikimizin resmi belirdi. Ardından galeriden çıkarak Instagram'a girdiğini görmüştüm. Sanırım resmimizi paylaşacaktı.

Gelen bildirimlere ve etiketlere bakarken ona yaklaşıp ekranın üzerinde herhangi bir resme tıklayıp "Bu ne?" diye sorduğumda ekranda ikimizin photoshop ile düzenlenmiş bir resmi olduğunu ve ekranda dudaklarımızın birbirine değdiği bir resim belirdi. Yanaklarım ani şekilde yanmaya başladığında ne yapacağımı bilemedim. Ellerim otomatik olarak saçlarıma giderken "Ö-Özür dilerim hyung..." diye mırıldanabilmiştim. Utancımdan sesim çıkmıyordu.

Baekhyun hyungun kahkahaları kulaklarıma dolarken ona döndüm. "Neden utandın Sehun?" diye sordu. Ciddi miydi ya? Kaşlarım çatılırken o da gülmeyi kesmişti "Hyung ciddi misin? Yoksa benimle dalga mı geçiyorsun?" ciddi sorumun karşısında afallamıştı. Yüzünden belli oluyordu. Yutkunduğunda ben de yutkunmuştum.

"Sadece bunlar olası şeyler. Birçok yerde görmüşsündür ship konuları dönüp duruyor. Cinsel ihtiyaçlarımızı gidermek için herhangi birini bulmak yerine birbirimizi kullandığımızı düşünenler bile var. Gerçekten tuhaflar değil mi? Nasıl düşünebilirler?" gelen soruyla bu sefer afallayan taraf ben olmuştum.

"D-Değil mi hyung. Benim uykum var ben uyuyacağım uyandırmayın" diyebildim sadece. O da desteklemiyordu. Tüm hevesim yıkılmış ve suratım asılmıştı. Kafamı camdan tarafa çevirerek kulaklıklarımı kulağıma taktım ve sesini en yüksek seviyeye kadar çıkartıp en sevdiğim şarkının kulaklarıma dolmasını bekledim. Söyleyen kişinin sesi cidden huzur veriyordu.


Huzurla gözlerimi kapatıp şarkıyı dinlemeye devam ettim.

***

Havaalanına gelmiş olmalıyız ki birileri beni dürtüyordu. Arabanın içini dolduran ışık gözlerimi kamaştırırken gözlerimi zorlukla aralamıştım. Ve doğru tahmin. Havaalanındaydık. Diğerleri çoktan inmişti.

Daha fazla oyalanmamak için arabadan çıktım ve güneş gözlüklerimi takıp diğer üyeler ile birlikte içeri adımlamaya başladım. Etrafımızdaki fanlar bizimle birlikte yürüyor, birbirlerini itiyor ve çığlık atıyorlardı. Kulağımdaki kulaklıklara rağmen seslerini duyabiliyordum.

Fanlardan uzak alana girebildiğimizde derin nefes almıştım. Üyeler de yanımıza geldiğinde sırada beklemeye başladık. Menejerler de bizim arkamızdaydı.

***

Uçağa bindiğimizde tahmin ettiğim gibi Baekhyun hyung yanımdaydı. Oturduğu dakikadan beri resim çekiyor ama beğenmeyip geri siliyordu. En son çektiğini beğenmiş olmalı ki heyecanla kameradan çıkarak Instagram'a girmişti. O her şeye kolayca sevinebilen biriydi. Bu da onu sevimli yapıyordu. Kişiliği çok çabuk değişen birisiydi. Mesela şuan yanımda fazlasıyla sevimli bir bebeğe benziyordu ama konserdeyken içerisindeki canavar çıkıyordu.

사랑해 (SEBAEK FanFic)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant