"Bella ve Cissy'dendi." diye yalan söyledim "Onları özlediğimi hatırlayınca ağlamaya başladım zaten."

"Birkaç güne kalmaz düzelirsin, merak etme." dedi Charlus ve sırtımı sıvazladı. Ona sahte bir gülümseme gönderdim. Dorea ile birlikte odamdan çıktılar.

"Annem birazdan kahvaltı için çağırmaya gelir o yüzden yiyişeceksiniz işi hızlı bitirin." dedi James. Ona öldürücü bakışlar atmaya başladım ama tekmeleyemeden kapıyı çarparak odadan çıktı.

Sirius sanki James hiç burada olmamış gibi yanıma geldi "Bazenleri beni çok korkutuyorsun, biliyor muydun?" dedi.

Hafifçe gülümsedim "Alışman gerek."

"Alışmak mı?" diye sordu, tek kaşını kaldırarak "Üzgünüm hanımefendi ama kız arkadaşımın ölümle burun burna gelmesi hiç de alışabileceğim bir şey değil."

"Pekâlâ, yanlış bir şey söylemiş olabilirim." dedim ve parmak uçlarıma yükselip duduklarına minik bir öpücük kondurdum. Homurdandı "Bende daha fazla istiyorum ama Dorea etraftayken yiyişmemiz pek hoş olmaz."

"Haklısın," dedi ve odadan çıktık, aşağı indiğimizde kahvaltı hazırdı ve James masayı süpürüyordu. İç geçirerek karşısındaki yerime oturdum.

"Aç ya bildiğin aç." diye söylendim "Bize de bırak."

"Hızlı olmanız gerek." dedi, ağzı dolu bir şekilde.

"James Potter, ağzın doluyken konuşma." diye uyardı Dorea. Kıkırdadım ve omletimi yemeye başladım. Kahvaltıdan sonra Dorea ve Charlus işe gitti, Sirius ve James ise Quidditch oynamaya gittiler. Kendi içimdeki tartışmaya galip geldiğimde ben de utangaç adımlarla yanlarına gitmiştim.

"KUZEN!" diye bağırdım sesimi James'e duyurabilmek için. James süzülüp yanıma geldi "Bir kişilik daha yeriniz var mı?"

James sanki Slughorn'un hortlağını görmüş gibi bana bakıyordu "Sen ve Quiddicth?" diyebildi.

Kaşlarımı çatıp ellerimi belime koydum "Ne oldu beğenemedin mi, beyefendi?"

"Yok, o değil de biraz... Garip bir ikili oldunuz." dedi "Neyse, Pati seni takımına seve seve alır."

"Süpürge?" diye sordum. James halkanın altındaki iki süpürgeyi işaret etti.

"İstediğini al." dedi ve uçtu. Ben de süpürgelere ilerledim, rastegele birini elime aldım ve biniş pozisyonunu aldım. Ayaklarımı yere vurduğumda süpürge normal bir şekilde havalandı. Birinci sınıftaki uçuş derslerinden hatırladığım kadarıyla uçup Sirius'un yanına gittim.

"Fena uçmuyorsun, Tasha." dedi bana göz kırparak.

Omuz silktim "Genlerle ilgli." dedim "Tutucu olsam olur mu?"

Sirius omuz silkti "Nasıl istersen. Her şekilde yenilecek."

"SİZİ DUYUYORUM!" diye böğürdü James. Kahkaha attım ve en büyük halkanın önüne geçtim.

"James hem Tutucu hem de Kovalayıcı mı olacak?" diye sordum.

"Kuzenini küçümseme, Tasha." dedi James ve pazularını sıktı. Kusuyormuş gibi yaptım.

"Her neyse, sen başla Çatalak sonuçta biz sayıca fazlayız." dedi Sirius ve Quaffle'ı James'e fırlattı.

¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤

"Tasha yere düşüp kafanı patlatacaksın." diye homurdandı James, malubiyetin üzüntüsü gözlerinden okunuyordu.

"Eğer yere düşersem beni tutacağınızı biliyorum." dedim. Süpürgede baş aşağı sallanıyordum.

Insensitive ➳ Sirius BlackWhere stories live. Discover now