MOİRA S2B65

66 9 0
                                    

"Ne işi?" Dedim şaşkınca. Kayra'ya döndü. Annesi yaklaşmıştı. Babası başımdaki tacımı annesine verince Gece'nin yüz ifadesine baktım. Anlık olarak annesini görmek abisinin ölüsünü görmekten çok daha fazla etkilemişti onu.

"Anne?" Gece'nin yapamayacağını fark eden kadın hazır taç başındayken Gece'ye sarılmayı başarmıştı. Gece bir şey demiyordu ama. "İyi olacaksın. Biliyorum." Gece sadece kadının kendisininkinin aynısı gibi olan gözlerine bakıyordu. Asman da Gece'nin tarafında yerini aldı ama Gece aksi için hiçbir şey yapmamıştı. Farklı bir şoktaydı.

"İyi olacaksın. Söz veriyorum." Arkada acıklı bir keman çalıyor gibi hissediyordum. Gece'nin içindekileri döktüğü öfkeli ama üzgün keman sesi. "Gece yapma." Dedi kadın. "Kendine iyi bakman lazım. Lütfen bunu kendine yapma!" Gece'nin kadınla konuşmadığını ve bunu bile isteye yaptığını çok geç fark etmiştim. Gözleri doluydu. Bir daha göremeyeceği annesine neden trip attığını da anlayamadım tabi.

Ama çok kırgın bakıyordu annesine. Sessizce bir nefes çekti içine. Gözleri doluydu çenesi de titriyordu. Uzanıp tacını aldı. Ama gardiyanlarını verdiklerinden dolayı kendi ruhları görünür oldu. Artık bedenleri yoktu. Bana elini kaldıracak mecali yokmuş gibi uzattı tacımı.

Daha sonra ne elini kaldırdı ne  de başka bir harekette bulunup Alfa'yı kullandı. Ama her yer mavi bir alevle kaplandı. Ruhları silmişti. Yakmıştı ya da. Giray da bende gerilemiştik. Ama Gece hiçbir şey yapmadı.

"Gidelim." Dedi sessizce. "Hiç mi bir şey demeyeceksin?" Dedim. Abisi önünde yatıyordu ya. "Gece bağır çağır ama susma. Sana zararı. Bir daha görmeyeceksin." Abisine baktı. "Bağırıyorken de duymuyordu Moira. Ölüylen duymasını beklemek aptallık olur." İçim parçalanıyor amınakoyayım. Abisi öldü ama acısını vuramıyor dışarı. "Hadi gidelim." Alfa Giray'a gitmedi bu sefer. Giray da rahatlamış gibiydi. Yük cidden katkanarak Gece'ye dönmüştü. Taşıyamadığı yük.

Bizi eve getirdim. Sibel oluştuğumuz ortalığa koltuktan bebeği ile oynarken döndü. "İyi misiniz?" Dedi sorar gibi. Ama olmadığımızı görüp demişti muhtemelen. "Biz gidelim." Dedim. Gece konuşmuyordu ve zaten dalgındı. Sibel'in ona baktığını dahi fark etmemişti.  Bende Sibel gibi Gece'ye bakarken o kafasındaki bandajı çekince bir napıyorsun diyecek olsam da yerinde yarası olmadığını hatta saçlarımın çıkıyor olduğunu anladığımda ağzım o şeklini aldı. "Nasıl oldu bu?"

"Azeresa." Dedi bıkmış gibi.

...

14.15

Zil çaldı. Kapıyı açmamla Ali beni gördü. "Yenge, Gece nerde?"

"Gel oturuyorduk." Dedim. Hızlıca içeriye geçti. Önce başındaki bandajı olmadığını gördü. Gece'ye pat diye sarılınca her on saniye de bir Azeresa ile konuşmaya dalan Gece şoklanarak ona baktı. "İyi misin? Bandaj nerde nasıl iyileştin... ya iyi misin?" Yüzünde müthiş bir endişe vardı.

"İyi olmaya çabalıyorum Ali." Bir kaç saniye duraksadı. "Ne yaptın ayarladın mı her şeyi?"

"Aynen. Haber de verdim. İkindi vakti kalkacak."

"Annemlerin yanına mı defnedeceksiniz?"

"Yok... ne işi var orda oraya gelmezdi dahi." Dedi Ali. "Ben Kayra'nın evini Cansu'ya verdim. Bence orası daha uygun olur diye. Cansu da öyle istedi. Tamam dedim orada olacak. Sorun olur mu?" Dedi Ali Abisine dönüp. "Olmaz. Sevdiği kadın nereyi uygun gördüyse oraya bırakın. Ben gitmeyeceğim o gidecek yanına sonra." Gerçekten nefret dolu ilerliyordu cenaze.

MOİRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin