MOİRA S2B28

122 11 0
                                    

Beni neden sevmedin- Vugar Huseynov 🎼

"Sen... Sen ne dedin?"

"Sözlerimi tuttuğumu." Silahını Kartal'a uzattı. "Dene bakalım. Arkadaşın şimdi gerçekten ölüyor mu?" Kartal'ın yüzünün rahatladığını gördüm. Neye rahatlamıştı? Silahı aldı. "Cidden işe yarayacağını mı düşünüyorsun?" Dedi Kartal.

"Eminim." Bana baktı. "Silah kullanmak zorunda mıyım? Madem eminsin?"

"İstediğini yap." Sarı gözleriyle bana tekrar döndü. "Jesus," dedi şaşırarak. Senin İngiliz karakterine tüküreyim ben. "Aklı hala çok zor." İstemsizce kendimi korumaya çabalayan bir haldeydim ama neden ya da nasıl yapıyordum bir fikrim yoktu. Kartal tekrar konuştu. "Beyin cerrahisi okumanın iyi yanı onu nasıl saklayacağını bilmen biliyor musun? " bana yaklaştı. Elini alnıma koyacakken kolunu tuttum. Bir işe yaramamıştı çünkü ellerimde kafama doğru ilerleyen sarı çizgiler vardı.

Önce kolum acıdı sonra boynum ve takiben kafam.

"Tanrım? " dedi sorarak. "Hayatımda ilk defa seninki kadar çok odalı bir yapı görüyorum."

"Şansını zorlama!" Kolunu çekmeye çalıştı ama başaramamıştı. Burda adamı savunmaya çalışıyoruz yaptığı şeye bak. Hıyar herif! Daha da şaşırarak baktığında duyduğu tek şey benim sesim değildi. Bu penceresi dahi olmayan odada en az 7 çeşit kuş sesi duyulmuştu. İkisi de etrafına baktı. Sonra ekrandan kameralara bakmışlardı.  "Ben gelişmiş değilim. Üstünüm. Hangi gücümü manipüle edeceksin?" Kırmızı gözlerimi sarı gözlerindeki yansımadan görebilmiştim. Kaşları şaşkınlıktan çatılmıştı. Şimdi birilerinin burayı başınıza yıkamasını istemiyorsan çıkart şunu."

"Sen... bunun etkisinden nasıl çıktın?" Dedi Kartal.

"Ben aynı zamanda doğa familyasındanım. Unuttun mu? İhtiyacım olan şey sadece beden değil." Kameralar kapanmaya başladığında Bir bana baktı.

"Napıyorsun?"

"Şimdilik hiçbir şey." Kartal kameralara döndü. "Onu korumaya çalışıyorlar." Bana dokunduğundan farkındaydı. "Doğru söylüyor. Daha hiçbir şey yapmadı. Yapmasına da gerek yok. Onu anlıyorlar. Hissediyorlar." Göz göze geldik. "İyi değil. Daha da kalabalıklaşacaklar." Dedi Kartal.

"Buraya girmek imkansız."

"Büyük hayvanlar için evet. Ama böcek istilasıyla nasıl baş edeceksin." Ekrana döndü. "Ayrıca bazı böcekler onlarca yüzlerce katını kaldırıyor." Bana döndüler.

"Ölürse ne olur ?" Dedi Giray sorarak. Öldüreceğinden değildi belki. Sonucu merak ediyordu.

"Bizim sebep olduğumuzu anlarlarsa, muhtemel ölüyüz." Gözlerini bana dikti. "Açık olmam gerek." Dedi bana dönüp. "Onu ben çıkaramam."

"Ne?" Dedik Kartal ile aynı anda şaşırarak. Ekranı gösterince duraksadım. Moira'nın bir resmî vardı. " Sen ne yaptın, Bir?" Dedi Kartal da şaşırarak. "Benden bir tane daha var. Ondan görmedik."

"Neden böyle bir şey yaptın!" Kartal nasıl bağırdığıma anlam veremeyerek baktı.

"Sistemi en başında kodladık. Oldum olası burada duruyordu zaten. Görmediysen senin sorunun," tepesine atlamama bir iki kelime kalmıştı. "Moira burada değil. Yarın dönmüş olacak." Hüsrana uğramış bir hâlim vardı. "Şirket protokolleri yüzünden Abel bana ne kodları verebiliyor. Ne de çizimleri. O yüzden kendimiz bulmak zorundaydık."

MOİRAWhere stories live. Discover now