MOİRA S2B31

116 13 62
                                    

Okuyup, beğenip destek olduğunuz için teşekkür ederim : )

Evde bir o yana bir bu yana gidip duruyordum. Çünkü gördüğüm şeyleri bu sefer ders çalışarak atlatamayacaktım. Gözlerimin önüne birlikte cheseecake yaptığımız anlar geldi. Mutfaktan veranda kısmına döndüm. Gittim oturdum sonra. Çünkü gözlerim dolsun dahi istemiyordum. Konu değiştir. Telefonumu çıkarıp Gamze'yi aradım. Ona sabah siktiriboktan bir açıkmala yapmıştım ama şimdi ne haldeydi bilmiyorum. Acaba çalışıyor muydu? Yoksa okula mı gidecekti? Okul...

"Efendim Moira?"

"Gamze, ne yaptın?"

"Okula gidiyorum. İşim var da biraz. Sen ne yaptın? Sabah endişeli görünüyordun."

"Benim bir şeyim yok da. Otelden mesaj geldi mi?"

"Geldi geldi. Sabah eşyalarımı bıraktım. Her şey için teşekkür ederim."

"Önemi yok."

"Okulda görüşürüz değil mi? Dersin birine girme şansımı çoktan kaçırmıştım. Saat bir olmak üzereydi. Gram da gitmek istemiyordum. "Görüşürüz. Neden?"

"Teşekkür etmek istiyorum sana."

"Görüşelim ama teşekküre gerek yok Gamze."

"Görüşürüz Moira."

"Tamam." Kapatıp odama doğru ilerledim. Ve dolabı açtım. Yeni aldıklarım poşette dolapta duruyordu. Koyu gri pantolonun üzerine yapışkan dar uzun kollu bir üst giydim. Takı takasım makyaj yapasım dahi yoktu. Çizmelerimi giydim çantamı taktım ve dolaptan kendime bir kahve alıp kitabımla evden çıktım. Okula yürümeye başladım. Sessiz sakin bir yol olsun diledim ama büyük şehir faciası olan kalabalık ve gürültü peşimi bırakmadı. Her attığım adımda aklıma Feza geliyordu. Okula girerken çarptığımda yine sövmeme ramak kalmıştı. Ama adam her kimse arkasından çarpmıştım yani suçlu yüzde yüz bendim. "Kusura bakmayın." Arkasını döndü. Yakup ya. Bir kaç saniye bana baktı. Gidecekken kolumdan tutmuştu. "Ne bu hal?"

"Ne var ki?" Dedim üzerine bakarak. Bende farkındaydım sorun kıyafette değildi. Yine bir süre yüzüme baktı. "Gece nerede?"

"Bakıcısı mıyım ben? Nereden bileyim? Arasaydınız Yavuz Bey." Kaşları çatıldı. Adı Yavuz değildi ve beni sürekli kızdırdığımdan böyle demiştim ama sanki hiç buna takılmamış gibi konuştu. "Aradım. Açmadı. Dönmedi de."

"Karısını arasaydınız?" Ben nereden bilecektim? "Neden aklıma gelmedi acaba?" Dediği gibi yanımıza sarışın bir kız geldi. Bahar'dı. Yanındaymış lan. Siktir. "Gece sabah gitmiş de, bende bilmiyorum. Aradım açmadı Moira."

"Nerede bilmiyorum Bahar. Gerçekten."

"Ama gördün değil mi? Bir şey olmamıştır yani."

"Gördüm. Olmamıştır merak etme."

"Sağ ol."

"Sen nerede gördün?" Yakup sikeceğim ama. "Cenazede... cenazede gördüm Yavuz Bey. Bir arkadaşımı kaybettim." Kolumu sertçe çektim. Tavrı taciz ediyor değildi ben sürekli gitmeye çalışınca yapmıştı ama yine de ona bu hakkı tanımayacaktım. "İzninizle, zaten üzgünken bir de ergen arkadaşınızı bana aratmayın. Kendisi üzülmemiştir endişe etmeyin. O sevmez onu. Çok da merak ediyorsanız seviştiğim arkadaşlarımdan biri. O yüzden sevmiyor." Yüzü anlamaz bir hal aldı. Kafasını iki yana salladı sonra. "Kiminle seviştiğin benim umrumda değil Moira. Gece iyi mi diye endişelendik. Yaptığın şey saygısızlık."

MOİRAWhere stories live. Discover now