MELEĞİN DOKUNUŞU (TAMAMLANDI)

BÖLÜM 47

   Yola çıkmalarının hemen ardından Antoine, "Tüm hikâyeyi Hürrem' den dinledim. Gerçekten çok talihsiz bir dizi olaylar serisiyle karşılaşmışsınız. Umarım iyisindir." dedi Mürsel' e. Mürsel ise "Sana çok teşekkür ederim Antoine. Önce bizi aranıza aldınız ve zor durumda olduğumuzda da yanımızda oldunuz. Her şey için tekrar teşekkür ederim." diyerek minnetini ifade etti. Bunun üzerine Antoine de "Hiç önemli değil sevgili dostum. Birbirimize yardım eli uzatmak son derece insani bir olay. Ayrıca bize yardım etmek için o ormanda bulunuyordunuz... Yani sakın kendini borçlu hissetme." dedi kadife gibi bir ses tonuyla. Yol boyunca yine güzel manzaraların tadını çıkaran Mürsel, eve döneceği için mutluydu. Kaldıkları o şatoyu çok benimsemişti ve evi gibi görüyordu. Bir kez daha ölümün kıyısından döndükten sonra sağ sağlim bir şekilde evin yolunu tutuyor olmak kendisini iyi hissettiriyordu. Bir süre sonra eve vardıklarında ise bir coşku seliyle karşılaştı.

    Ophelia ve Pamella koşarak Mürsel' in üstüne atladı ve ona sarıldı. Hemen arkalarından daha sakin bir şekilde gelen Gage de kız kardeşlerin sevgi gösterisinden sonra Mürsel' e sarıldı ve hafifçe sırtına vurdu. Mürsel' e hayranlık besleyen Ophelia ve Pamella kadar olmasa da Gage de iyi niyetini göstermek istemişti. Kardeşlerin ardından daha ağır ve oturaklı bir karşılama da bulunan Madelyn de Mürsel' e sarıldı ve "Hoş geldin." dedi. Üç kardeşin ve Madelyn' in ardından da onların karşılamalarının bitmesini beklemiş olan Angelina yaklaştı ve Mürsel' e sarıldı... Karşılaştıkları ilk andan bu yana ilk kez bu kadar ayrı kalmış olmalarının acısını çıkarıyordu sanki. Kardeşler Sophie' yi de benzer bir şekilde hoş karşıladıktan sonra herkes bir sandalye çekti ve masanın etrafında toplandılar. Hikâyeyi biraz da olsa Angelina' dan dinlemiş olan diğerleri, şimdi daha detaylı bir şekilde Mürsel' den dinliyordu. Mürsel heyecanlı bir şekilde ve uzun uzadıya tüm hikâyeyi anlattıktan sonra Gage "Vay be! Sizin durumunuzda ben olsaydım şimdi burada oturuyor olmazdım herhalde." dedi. Bunun üzerine tombul sayılabilecek kollarını masanın üstüne koyan Ophelia da "Gerçekten de hem şanslı hem de oldukça çeviksiniz. Anlattığınız yerden o şartlar altında kurtulabilmek herkesin yapabileceği bir şey değil." dedi hafifçe tebessüm ederek. Bunun üstüne uzun saçlarını geriye atan Pamella ise "Hayat herkese adil davranmıyor ama bazılarımız kendi adaletini uygulayarak sıyrılmayı iyi biliyor." dedi Mürsel' e hayran hayran bakarak. Mürsel kız kardeşler arasında oldukça popüler olmaya başlamıştı ve kız kardeşler de ona olan hayranlıklarını artık gizlememeye başlamıştı. Bataklıktan ve ayıdan kurtulma öyküsünü Mürsel' e mal etmişlerdi... Kadın olduğu için Angelina' nın fizik gücü gerektiren işler de Mürsel gibi başarılı olamayacağını düşünüyorlardı... Bu yüzden de Mürsel' in kendisini ve karısını kurtardığını, kahramanca hareketlerde bulunduğunu sanmışlardı... Doğaüstü etkiyi ve Angelina' nın bir melek olduğunu bilmeden hikâyeyi dinleyince öyle sanmaları da kaçınılmaz olmuştu. Ophelia ve Pamella' nın bu davranışı ve tutumu şimdi de Sophie' yi kıskandırmıştı elinde olmadan. Fakat hemen ardından Mürsel' in yani kendi bildiği isimle Fatih' in evli olduğunu hatırlamıştı ve biraz olsun kendisini toparlamaya çalışmıştı. Tüm bunlar yaşanırken ve Mürsel ilgi odağı hâline gelirken Angelina ise pek fazla sesini çıkarmadan ortamı gözlemlemeyi tercih ediyordu. Zaten Mürsel' in kendisiyle evli olduğunu söyledikleri için içi rahattı ve ortamdaki kadınların Mürsel' e çok fazla yaklaşamayacağını düşünüyordu. Tüm bunların yanı sıra başta Vick olmak üzere Gage' e hatta Antoine ve Madelyn' e bile çok dikkat ediyordu. Ophelia ve Pamella kardeşlerin ise aklı bir karış havada, zararsız iki genç kız olduğunu düşünen Angelina, diğerleri için aynı şeyleri düşünmüyordu. Bu ortamda attıkları her adımda yere sağlam basmaları gerektiğini ve insanların ne denli güvenilmez olabildiklerini göz ardı etmemeleri gerektiğini iyi biliyordu çünkü.

    Angelina aynı zamanda Sophie' ye de dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyordu. Mürsel' in evli olduğunu sanıyor olması şimdilik Sophie' yi dizginliyordu ama ileride aşkın tuzağına düşebileceklerinden endişeleniyordu. Şu ortamdaki en samimi kişinin Sophie olduğunu düşünse de fırlattığı aşk oklarıyla, girdikleri yolda dolu dizgin ilerleyen Mürsel' e çelme takabileceğinden korkuyordu. Sophie' ye de bu anlamda dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyordu. Mürsel' in kendisine uygun bir eşle mutlu olmasını en çok o isterdi ama bunun bir müddet gerçekleşmemesi gerekiyordu, bunun Mürsel' in devrinde gerçekleşmesi gerekiyordu. Bu insanlarla aynı ortamda bulunmaları ve onların farklı yönlerini tanımaları Mürsel' e insani anlamda çok şey katacağı gibi Orta Çağ insanının özelliklerini, yaşayış biçimini tanıması açısından da zirveye ulaştıracaktı. Bu yüzden son ana kadar bu ortamı terk etmemeleri gerektiğini ve bu insanların karşılarına boşuna çıkmadığını düşünüyordu. Ona göre her şey sınavın bir parçasıydı.

    Ortamda keyifler yerindeyken ve gülüşmeler ile kahkahalar eksik olmuyorken artık yemek de yenmişti ve uyuma vakti gelmişti. Bir süre sonra herkes odasına çekildi ve günün yorgunluğunu atarak yeni güne başlamanın planlarını yapmanın iyi olacağını düşündü. Mürsel ve Angelina odasına çekildikten sonra Angelina' nın beklediği an gelmişti... Bugünkü istenmedik maceradan sonra akşam olmasını ve Mürsel' le yalnız kalacağı anın gelmesini dört gözle beklemişti. İşte o an geldiğinde ve uyumak için hazırlandıkları anda önce Mürsel' in kendisini iyi hissedip hissetmediğini öğrenmek için tekrar onay almak istedi:

- Nasıl hissediyorsun Mürsel? Gerçekten iyisin değil mi?

- Biraz yorgun hissediyorum ama uyuyunca geçmeyecek türden değil. Zihinsel olarak soruyorsan eğer yaşadıklarım yani seninle karşılaştığımdan beri yaşadıklarım benim için çok zordu... Ama senin sayende dik durabilmek için yeterli motivasyonu elde ettim ve yolun yarısını geçtikten sonra da pes etmeye niyetim yok. Bir başkasının kaldıramayacağı yükün altına girdim ama sürekli şikayet etmenin bir faydası olmadığını başlarda gördüm. Yani sana yemin ederim ki bu işi en güzel şekilde sonlandıracağım.

- Fiziksel ve zihinsel yorgunluk aslında birbirine bağlı şeylerdir Mürsel. Kendini fiziksel olarak kötü hissedersen zihinsel olarak da çökebilirsin... Ya da tam tersi bir şekilde zihinsel olarak kötü hissediyorsan eğer bu durum fiziksel bazı kusurlara yol açabilir. Senin bu işi çözeceğini ve başaracağını biliyorum, sen de bu ışığı görüyorum. Kendini iyi hissetmene de oldukça sevindim ama insanlar ve yaşadıkların seni aşağı çekmek için çabalayabilir. Yani hayat seni aşağıya çekmek isteyebilir... İşte o eşiğe geldiğin zaman doğru olanı yapmalısın. Seni sürekli bu konuda uyarmamın sebebi bu.

- Emin ol ki söylediklerin bir kulağımdan girip diğerinden çıkmıyor. Söylediğin her şeyi dikkate alıyorum ve senin yardımların sayesinde bu noktadayız. Dünyanın benim zihnime ve kalemime ihtiyacı var. Benim de sana ihtiyacım var... Senin yardımlarına ihtiyacım var. Biribirimizi en güzel şekilde tamamlarsak eğer başarısız olmak için bir sebep görmüyorum. Zaten birbirimizi şu ana dek iyi tamamladık ama görev bitene kadar yani son ana kadar da bu devam ederse her şey güzel olacak. Bu arada hep benden konuşuyoruz ama sen nasılsın peki? Kendini nasıl hissediyorsun?

- Ben kendimi iyi hissediyorum Mürsel, göreve ve sana odaklanmış bir vaziyette ilerlemeye çalışıyorum. Zaten ben bir meleğim ve iyi hissetmek zorundayım. Çok zayıf düştüğüm anlarda bile, ölüme yaklaştığım anlarda bile senin de dediğin gibi dik durmaya çalıştım ve karakterimden ödün vermedim. Çünkü bana biçilen misyon da bu...