¹²

251 41 21
                                    

Gözlerimi açtım ve yeniden geçmesini istediğim o hayatın içindeydim.

Belkide o kadar fazla bitmesini istiyordum ki bitmiyordu.

Yataktan kalktım. Telefonun alarmını sabahın beşine kurmuştum.

Farah'ın odasını biraz daha kurcalamak istiyordum. Bana yardımcı olacak bir şeyler bulmam gerekiyordu. Bir şekilde bir işaret olmalıydı. Belki o neler olduğunun farkındaydı. Belkide şu an tam olarak ne yaşıyorsak o tüm bunların farkındaydı.

Önce giysi dolabını açtım. Tüm kıyafetleri tek tek indirip bomboş kalan dolabın her yanına baktım. Belki bir günlüğü vardı ve şanslıysam onu bulurdum. Eve dönene kadar buradaki insanları tanımama da  yardımcı olurdu.

Dolapta aradığım şey yoktu bu yüzden kıyafetleri gerisin geri yerleştirdim.

Makyaj masasını,banyodaki dolapları bir bir kontrol ettim.

Ama bir şey yoktu. Bu kız hiç not falan da almıyordu. Telefonunda notlar kısmında yemek tarifi bile yoktu. Hâlbuki ders defterleri çok düzenli olduğu için illaki bir günlüğü olduğunu düşünmüştüm.

Sinirlerim bozulurken dağıttığım odayı tekrar eski haline getirip okul formasını giyindim.

Saat hâlâ çok erkendi bu yüzden kimse uyanmamıştı. Bunu fırsat bilip evden çıktım. Zaten ailesiyle konuştukça geriliyordum. Her an pot kıracağım diye diken üstünde oluyordum.

Esved bsikletimi  dün eve bırakmıştı. Bir kez daha ona minnettar hissedip bahçeden çıktım.

Okul yolunu ezberlemiştim. Zaten evden çok uzak değildi.

Amacım okulun kütüphanesine gidip bu konu hakkında araştırma yapmaktı. Bu yüzden olsa gerek bisikleti her zamankinden daha hızlı kullandım.

Kütüphaneye çıkarken okul oldukça boştu. Bu yüzden üstümde fazla göz yoktu. Ama dün geceden sonra herkesin bana bakacağını biliyordum.

Şimdi bunları düşünme zamanı değil diye kendimi telkin ettikten sonra kütüphaneye girdim.

Tahmin ettiğim gibi içeride de pek kimse yoktu. Olanlarda ders çalışmakla meşguldü.

Her sabah kendime bugün daha erken kalkıp kütüphaneye gidip ders çalışacağım diyip hiçbir zaman gitmediğimi anımsadım. Şimdiyse sırf ailemi bulabilmek için sabahın köründe çıkıp buraya gelmiştim.

Bir süre rafları gezdikten sonra reankarnasyon hakkında bir kitap buldum. Ellerim üzerinde dolaşırken istemsiz bir elektriklenme hissetim. Bu onu almam için yetelri bir sebepti.

Boş bir yere geçip kitabı okumaya başladım. Başka bir hayat mümkün müydü? Buna inanmıyordum... En azından kendi boyutumda gözlerimi kapattığım uykudan başka bir evrene düşene kadar.

Okuduğum her cümlede biraz daha ürperiyordum. Muhtemelen okuduğum tüm bu şeylere inandığımı düşünseler buraya geldiğim andan beri kapatılmaktan korktuğum o hastaneye kapatılırdım.

Kitapta insanların öldükten sonra yeniden doğduğunu ve bu kez dünyaya farklı bit bedende geldiğini anlatıyordu. Fakat insanlar bunun farkında değildi çünkü çocuklu yaşlarda hatırladığı anıları zamanla siliniyordu ve hayatına yeni bir kişi olarak devem ediyordu. Yani dün başka biri olan bugün başka biri oluyordu.

ÇOKLU OLASILIK Where stories live. Discover now