41. Bölüm

6.5K 636 330
                                    

Lütfen, oy vermeyi unutmayın ve yorum yaparsanız da çok mutlu olurum.

Keyifli okumalar!❤️

KIRK BİRİNCİ BÖLÜM

Evden çıkıp otoparka indiğimde ensemde bir karıncalanma hissettim. Etrafıma baktım ve hiçbir şey görmedim ama biri beni izliyormuş gibi geliyordu. Sanki tam şu an arkamda-...

Hızla başımı çevirip oraya baktım ama kimse yoktu. Otoparkta da kimse yoktu. Bir sürü araba vardı ve hepsi, otoparkın ışığı sayesinde karanlık bir ürpertiyle oldukları yerde duruyorlardı.

Sessizdi.

Yalnızdım.

Tek başıma.

Vücudumdaki tüyler ürperirken içinde ne olduğunu bilmediğim korkunç bir ormandaymışım gibi hissetmeye başlamıştım. Soğuk, bacaklarımın çıplaklığına çarpıyordu ve nefesimi kesiyordu.

Kalbim hızlanmaya başladığında arabama doğru adımlarımı hızlandırdım. Daha hızlı. Daha hızlı.

Kolonlara sabitlenen aynalardan birine doğru başımı kaldırıp arkama baktım. Boştu. Ama bir şey, onu göremediğim bir yerden beni izliyormuş gibi hissederken vücudumdaki sarsıntıyı ve paniği yok edemiyordum.

Hemen arabamın kilidini açıp kendimi içeri attığımda anında kapıları kilitledim.

Dudaklarımdan nefesim dökülürken rahatlamaya çalışıyordum.

Arabamın içindeydim. Burası güvenliydi. Etrafım çevriliydi ve bana zarar verecek bir şey yoktu.

Güvendeydim.

Nefes alıp verdim. Sonra tekrar aldım ve tekrar verdim.

İstemsizce titrediğimde elimdeki pasta için endişelenmeye başladım. Özgür yiyemeden yere düşmesini istemiyordum. Kutuyu yan koltuğa koyup çantamı omzumdan çıkardım ve telefonumu aramaya başladım.

Paniğim biraz hafiflemişti ama hâlâ kalbim çok hızlı çarpıyordu ve eğer Özgür'ün sesini duyarsam geçeceğini hissediyordum. 

Arama tuşunun üstünde parmağım duraksadı. Şu an bunu yapmam yanlış olurdu çünkü Özgür'ün direkt açacağını biliyordum. İçim sıkıntıyla dolarken dudağımı dişlerimin arasına alıp ısırdım.

Hazırlanmaya başladığımda beni aramıştı ve toplantıya gireceğini söylemişti. Yüksek ihtimalle hala da toplantıdaydı. Henüz bir saat bile olmamıştı ve geçmiş deneyimlerimi göz önüne aldığımda yarım saatten önce bitmeyeceğini tahmin edebiliyordum.

Bu yüzden mesaj atmaya karar verdim.

Hala toplantıda mısın?

Yalnızca birkaç saniye geçti ve sonra cevap geldi.

Evet. Bitirmek üzereyiz.

Buna sevinmiştim. En azından sesini duyabilecektim ve sonra kalbimdeki oyulmuş boşluk biraz dolacaktı.

Tamam.

Son SardunyaWhere stories live. Discover now