25. Bölüm

11.1K 799 60
                                    

Keyifli okumalar!

YİRMİ BEŞİNCİ BÖLÜM

Gelmemişti.

Öğle molasına sadece bir saat vardı ve Özgür hâlâ şirkette yoktu.

Ellerimi saç diplerimde gezdirirken dün gece yaptığım şey büyük bir hüsranla kafamda dönüp durdu ve gelmemesinin sebebinin bu olup olmadığını düşündüm. Onu öpmem.

Bana pişmanlıkla baktığını görmüştüm. Gözlerindeki o ifadeyi iyi tanıyordum ve sonra eve gidene kadar benimle konuşmamıştı. İçimdeki yakıcı utanca engel olamadım.

Ama bu yüzden gelmemiş olamazdı. Bu kadar önemseyeceğine ihtimal vermek istemiyordum. Şu an bunu düşünüyor olmam bile saçmaydı.

Önümdeki dosyayı alıp Sezgi'nin yanına gitmek için odadan çıktığımda Selin'in odasına bir göz attım. O da yoktu. Davasındaki karşı tarafın avukatıyla randevusu olduğunu söylemişti ve hâlâ gelmemişti. Sanırım şirkette o da olmayınca tamamen yalnız ve güvensiz hissediyordum. Çünkü zaten öyleydim.

Sezgi'nin yanına gittiğimde önündeki dosya yığınıyla cebelleştiğini gördüm ve yüzündeki ifadeden anladığım kadarıyla fazlasıyla mutsuzdu.

Açık kapıyı tıklattım. "Sezgi, bunu Özgür Bey geldiğinde imzalatır mısın?"

Alnı kırılmış bir şekilde bana döndü ve şüpheyle elimdekini süzdü. "Özgür Bey, gelmeyecek. Bilmiyor muydunuz?"

Şaşırdım. Ama bu tepkiyi olabildiğince içimden hissettim.

Özgür gelmeyecekti. Ve ben, gelir sanıyordum. En azından bugün görebileceğimi ve kendimi daha iyi ifade etmek için fırsatım olabileceğini düşünmüştüm, çünkü dün gece, beni eve bıraktığında sanki dilim tutulmuş gibi tek kelime konuşmamıştım. Tek diyebildiğim iyi geceler olmuştu ve aslında aramıza mesafe girdiğini hissetmiştim. Ve bunu düzeltmek istiyordum. Gerçi duygularımı, nasıl bir ifadeyle anlatacağımı henüz bilmiyordum.

"Biliyorum tabi." Ben onun sevgilisiydim. Nasıl bilmezdim ki? "Aklım karıştı sanırım. Biraz yoğun bir gün." Hiç de değildi. Bugün en boşluğa düştüğüm gün oluyordu.

Anlayışla gülümsedi ve yavaş adımlarla yanıma gelip elimdeki dosyayı aldı. Kapağını açıp içini incelerken bir yandan da benimle konuşuyordu ama ben söylediğim yalanı açık etmemek için bir an önce gitmek istiyordum.

"Bunu diğer çalışanlarla elbette konuşmam ama siz zaten biliyorsunuzdur. O yüzden... Şirketin yurt dışında da bir bürosunun açılacak olmasına çok sevindim." Dosyayı göğsüne bastırıp bana baktı. Ve gergin bir şekilde gülümsedi. "Özgür Bey için çalışmaktan çok mutluyum. Onun yükselmesi beni sadece daha fazla sevindiriyor."

Dudaklarımı araladım ve ne diyeceğimi bilemez halde kaşlarımı çattım. Şu an anladığım şey, Özgür'ün yurt dışında olabileceğiydi. Üstelik şirket büyüyordu. "Şey?... Evet. Kesinlikle, beni de."

Dudaklarını birbirine bastırdı. "Size gerçekten çok saygı duyuyorum. Ve o magazin haberini şirkete yaymak istememiştim. Gerçekten çok üzgünüm. Sadece birkaç kişiye söyledim ama sanırım onlar da başkalarına söyledi ve her şeyin sorumlusu bir anda ben oldum. Özür dilerim."

Son SardunyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin