•28•

752 82 24
                                    


İyi okumalar ❣️

:
:

"Söylediğim şeye uymanı istediğimde tersini yapacağını biliyordum..."

:
:

"Lee Felix 90

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.

"Lee Felix 90. Aferin Felix, sınava geç girmene rağmen gayet iyi almışsın." Öğretmenin sesiyle gözlerimi daldığım noktadan kaldırıp ona çevirdim. Yüzündeki gururlu gülümsemenin sahteligi içimde göz devirme isteği yaratsa da buna engel olup boş boş on bakmaya devam ettim. Benim her hangi bir tepki vermeyeceğimi anlayınca sınıftaki diğer kişilerin notlarını okumaya devam etti.

Minho'nun isminden sonra söylediği 86 sayısı kaşlarımın şaşkınlıkla havalanıp hayret dolan gözlerimin Minho'ya çevrilmesine sebep oldu. İlk defa bir dersten bu kadar yüksek alıyordu, şaşırmam çok normaldi lakin o pek şaşırmış gibi durmuyordu. Aksine yüzünde bilmiş bir gülümseme vardı.

"Teşekkürler." Dedi ona baktığımı fark ettiği sırada. Öğretmen çoktan başkalarının notlarını okumaya geçmişti, bu yüzden rahatça Minho'ya doğru döndüm. Bu beklenmedik teşekkürünün sebebini anlamadığım için kaşlarım daha fazla çatılmıştı.

"Niye?" Diye sordum saf bir merakla. Minho soruma cevap vermeden önce, benim gibi bedenini bana çevirdi. 

"Beni çalıştırdığın için." Minho'dan böyle bir şey duymak beni olduğum şaşkınlık halinden daha beter bir hale sokmuştu.

"O sırada gerçekten beni dinlediğini düşünmemiştim." Dedim dürüstlükle. Gerçekten de anlattığım şeyleri dinlemekten çok başka şeylerle ilgileniyormuş gibiydi o sıralar.

"Tüm odağım dudaklarındaydı, oradan çıkan her bir kelime aklıma kazınmış işte." Sesinin tonunu kısarak söylediği şeyler sol tarafımda tuhaf bir sızı oluşmasına sebep oldu. Karnımda tuhaf kasılmalar oluyordu ve bu his Minho'ya baktıkça, Minho konuştukça artıyordu.

"Bugün fazla açık sözlüsün bakıyorum da?" Tüm şaşkınlığımı baskılayarak düz bir sesle konuştum.

"Bunun sebebini biliyorsun bence." Dediklerinden hiç bir şey anlamadığım için kısa bir anlığına bakakaldım yüzüne.

"Bilmiyorum, o yüzden bu tuhaflığının sebebini açıklamak zorundasın." Bende aynı onun gibi sesimi gizemli bir havaya sokarak konuştuğum sıra öğle arasına girdiğimizi belli eden zil çaldı. Tam da lafımın üzerine rahatça konuşabileceğimiz bir zaman dilimi yaratılmış olması dudaklarımın keyifle kıvrılmasına sebep oldu.

"Tam zamanında." Diye mırıldandım düşüncelerimi sesime de yansıtarak, hafif neşe kokan bir sesle.

Minho'nun sözlerime bir tepki vermesine fırsat vermeden oturduğum yerden kalkıp onun kolunu tutarak kendimle beraber sınıfın çıkışına doğru çekiştirmeye başladım. Ne onun söylenmleri, ne de hocanın hala sınıfta olup sınıfa bur şeyler demesi umurumda değildi şuan.

Happier Than Ever °Minlix°Место, где живут истории. Откройте их для себя