41.Bölüm

58.4K 1.9K 438
                                    

"Annem, sen nasıl girdin buraya? Haber vermeleri gerekiyordu." diyip anneme sıkıca sarıldım. Konya'dan buraya geldiyse önemli bir şey olmuş demektir. Hiç gelmezdi normalde.

"Girerim işte ben." diyip benden uzaklaştı. Kahve içmeyi sevmediği için kahvemi ona vermeyecektim. "Şey için geldim ben"

"Ney için geldin sen?" dedim gözlerimi kısıp ona bakarak.

"Hani bizim Hande'nin bir oğlu vardı, asker. Ona kız bakıyorlarmış, bende seni söyledim" diye tek nefeste kurduğu cümle başımdan aşağı kaynar suların akmasına sebep oldu.

"Ne yaptın ne yaptın?"

"Demem bir daha!" diyip gözünü kaçırdı "Bakma bana öyle! Yaşlandım artık. Bir ayağım çukurda, senin evlendiğini ve torunumun olduğunu görmek benimde hakkım. Mecbursun! Git konuş işte. Asker çocuk ne zarar gelir sana? Temiz iyi kalpli birisi"

"Anne sorun onun nasıl biri olduğu mu? Benim sevdiğim birisi var belki? Belki konuştuğum birisi var? Sen neden bana danışmadan iş yapıyorsun? Hiç mi önemli değil benim duygularım? O adam isterse melek olsun, ben onu sevmedikten sonra mutlu mu olucam?" Annemin yüzüne bakmaya başladım "Asker diyorsun. Ben asker yolu gözleyemem anne. Her gün onun başına bir şey mi gelecek korkusu ile yaşayamam. Ben her yükün altından kalkarım, asker yâri olmanın altında ezilirim. Her yiğidin yapacağı şey değil anne." titrek bir nefes verdim "Ben senin kadar güçlü değilim. Dayımdan sonra bir şekilde toparladın sen ama ben onunla birlikte ölürüm. Ben güçlü bir insanım ama benim gücümü aşan bir durum."

Annem asker kardeşiydi ve bunun zorluğunu en iyi o bilirdi. Dayım şehit düştükten sonra hayatta kendisini soyutlamıştı ama bana ve abime bu durumu belli etmemeye çalıştı. Dayıma çok düşkün birisi olduğu için anlıyorduk.

Konuşmaya devam etmek istemiyordum. Şuan boğazım yanmaya başlamıştı. Gözüm dolmuştu.

"Benim kalbimde birisi var zaten. Onun da bana karşı hisleri olursa zaten ben gelirim senin karşına. Ama beni sevmezse ben kalbimde onunla ölürüm. Başkası bana haramdır anne. Sende çok kurcalama lütfen"

Annem ağzını açmıştıki Ozan'ın beni çağırmak için kullandığı telefon çaldı.

"Evet Ozan Bey?" diyerek açtım.

"Nur, odama gelir misin?"

"Hemen geliyorum" diyip kapattım. "Ben bugün mesaiye kalıcam, Bilal'i arayayım seni eve bıraksın"

"Gerek yok kızım. Zaten eve gitmem lazım. Babanın burda olduğumdan haberi olmasın"

Başımla onaylayıp odamdan çıktım. Ozan'ın odasına gitmeden lavaboya gidip elimi yüzümü yıkamam lazımdı. Aklıma ne zaman dayım gelse kötü oluyordum.

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra Ozan'ın odasına gittim. Kapıyı tıklatıp gel demesini bekledim

"Beni çağırmıştınız?" dedim. Boran'ı burda beklemiyordum. Boran'ın odası yokmuş gibi hep Ozan'ın odasından çıkması sıkmaya başlamıştı.

"Nur, canım asistanım, sen bugün ayrı bir güzelsin?" diye yalakalık yapmaya başladı Ozan

"Maaşımdan mı keseceksiniz?" dedim onun maaşıma zam istediğimi söylemesine gönderme yaparak.

"Yok. Seni ve Esra'yı değiştiricez" dedi tek nefeste.

"NE? Neden?"

"Çünkü öyle olması gerekiyor"

"Bana sordunuz mu istiyor musun diye?"

"İstersin bence" diyen Boran'a döndüm.

"Bir saniye. Patron asistan arasına girilmez! Evet Ozan bey! Bana sordunuz mu?"

"Esra ile yakınlaşmam için bir fırsat bu Nur. Lütfeeeeeeen" dedi Ozan

"Ozan sen salak mısın? Patron olan sensin. Sen ne dersen o olur" diyen Boran'a öyle mi dercesine bir bakış attım.

"Öyle değil işte abiciğim! Nur benim arkadaşım. Onun gönlünün kırılmasını istemem" diyen Ozan'a döndüm.

"Yiaaa, gel buraya" diyip Ozan'a sıkıca sarıldım. "Patron egon olmadığı için teşekkür ederim. Senin için Boran Bey'e katlanabilirim sanırım"

"Maaşına zam yapıcam Nur."

Ozan'dan ayrıldığımız gülümsemiştim. Boran'ı dövmek istiyordum. O ne derse o olurmuş.

Ozan'ın kulağına " Sana bir şey diyeceğim ama kimseye söyleme." Dedim. Merakla başını salladı "Annem az önce bana koca adayı buldu. Onunla buluşmayı planlıyorum" demiştim. içinde tutamayacak ve bağırarak söyleyecekti.

"ANNEN SANA KOCA MI BULDU?" Diye bağıması bir olmuştu. "Iyiki kimseye söyleme dedim!"

"Anlat kız tüm detayları ile"

Boran'a kısa bir bakış attım. Çenesini sıkmaya başlamıştı. "Tek olduğumuz zaman anlatırım. Benlik bir şey yoksa ben çıkıyorum. İşleri Esra'ya anlatmam lazım."

"Çıkabilirsin" dedi Ozan.

Tam odadan çıkacakken onlara doğru döndüm. Boran yrrinde huzursuzca oturuyordu. Kıskanç kekim. "Ozan Bey'in asistanı olarak eve kahvaltı hazırlamaya ben geliyordum ama şimdi Esra mı gelecek yoksa ben gelmeye devam mı edeceğim?"

"Boran ile ayrı evlere geçeceğiz. Annemin izlediği türk dizilerinden yola çıkarak en çok yakınlaşmalar asansörlerde veya evlerde oluyor" dedi Ozan.

Dedine gülümseyip Boran'a döndüm. "Boran Bey, ne yapacağız? Her sabah kahvaltıya gelecek miyim yoksa siz hallede misiniz?" Demem ile

"Harika bir soru. Gel bunu konuşalım" diye ayağa kalmadı bir oldu. Bileğimden tutarak odadan çıkarttı. Ozan'ın odasına yakın bir yerdeydi hademe odası. Oraya gelmiştik.

"Ne yapıyorsub ya? Ya birisi görseydi?"

"Kim o herif? Ne diye annen sana koca bakıyor? Gayet gençsin! Ne gerek var?" dedi Boran. Belliydi karın ağrısı.

"Yaşım geçiyor Boran. Bir iki hoop bakmışsın kırk olmuşum. O yaştan sonra çocuk doğuracak değilim. Anne olmak istiyorum. Bunun için elimi çabuk tutmalıyım" dedim. Tamamiyle yalandı. Hayatımın hiçbir alanında anne olmak istememiştim. Çocuklar ile yıldızım hiç barışmamıştı.

"Anne olmak istiyorsun?" diye sordu. Onaylarcasına başımı salladım. "Çocuk istiyorsun?" yok canım anne olayım ama çocuk olmasın. "Yaparız bir çocuk. Ne var bunda? İki saat falan sürer"

"Yaparız?" diye sordum. Birlikte mi yapacaktık?

"Senin ve benim, çıplak bir biçimde tenlerimizin birlişiminden oluşacak o kutsal canlıyı yaparız işte." dedi. Kalbime zorunun olduğunun farkında mıydı?

"Sen ve ben? Sevişicez yani?"

"Takıldığın konu bu mu?"

"Bundan daha takılacak bir konu mu var? En acilinden çocuk yapmamız lazım." dedim.

"Bu ilişkinin azgın tarafı sensin anlaşılan" İLİŞKİNİN Mİ?

"İlişkinin?"

Burnunu burnuma surttü "Evet Asil, ilişkinin! Öpüşüyoruz sonuçta. İlk öptüğüm kadın ile sadece cinsel şeyler yaşamam saçma olur değil mi?"

Sertçe yutkunup ona baktım. O ise dudaklarını dudaklarım bastırdı ve ardından dudaklarını kulağıma yaklaştırdı. Dili ile hafifçe kulap mememi ıslattı. "Sevgilim" dedi ve odadan çıktı.

Sevgilim...

-----

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın <3

Patron-Yarı Texting +18 |Final Yaptı|Where stories live. Discover now