Patron-Yarı Texting +18 |Final Yaptı|

37.Bölüm

Boran bana aşağıda olduğuna dair mesaj atmıştı. Bütün çalışanlar olarak asansörün etrafına geçtik. On kişide konfeti vardı. Bende de vardı. Ben tam asansörün kapısının oraya geçmiştim. Hayal kırıklığı yaşayacaktı.

Asansörün kapısının açılmasıyla bütün konfetileri patlattık.

"Tebrik ederiiiiz!" Dediğimizde şaşkınca bize bakıyordu.

"Başarınızın devamını dileriz Boran Bey" dedim. Bakışları bana değerken  gözleri kısıldı, kaşlarını çattı. Nasıl yaptı bunu?

"Ohoooo, bu herifin şoku atlatmasını beklersek pasta bozulacak." diyen Ozan'a gülmüştük.

"Teşekkür ederim" dedi şoku atlattığında. Neden bu kadar şaşırmıştı ki? "Siz geçin, Nur ile geçen katıldığımız toplantı hakkında konuşmamız gereken ufak bir şey var. Hemen geliyoruz" dedi Boran.

Önden geçmem için müsade ettiğinde sertçe yutkunup ilerlemeye başladım. Şaapmasa bari.

Odasına girdiğimdi arkamdan geldi.

"Bende diyorum bu kızın cesaret nerden geliyor? Nasıl öyle şeyler diyor bana? Diğerlerinin varlığına güveniyormuş meğer" dediğinde tam arkama geçmişti. İki eli karnıma ulaşıp beni iyice kendisine çektiğinde ağzımdan küçük bir inilti çıktı.

"Sürpriz yapmıştık" diye mırıldandım ama aklım kalçalarımda hissettiğim, sertleşmeye başlayan Boran'cıktaydı.

"Benim sürpriz anlayışım başkadır" demesi ile beni çevirip kapının yanındaki duvara yasladı. Dudaklarımız arasında santimler kalacak şekilde duruyordu.

Vücudunu bana sürttüğünde onun çok zor durumda olduğunu anlamıştım.

"Çok yaramaz bir patronsun!"

"Patronunun cezasını vermelisin Asil Nur" dedi erotik bir tonda.

Dudakları kulağıma ulaştığında yavaşça nefes alıp veriyordu. Dilinin ıslaklığı ve sıcaklığını kulak mememde hissetmiştim. Titrek bir nefes bıraktığımda aramızda çok mesafe varmış gibi kendisini iyice bana bastırdı.

"Biri gelecek!" dedim uyarır bir tonda.

"Ben patronum Asil, kimse odama kapıyı çalmadan giremez" ÇOK HAVALI BİR DURUM! BENDE PATRON OLMAK İSTİYORUM!

"Boran" demem son nokta olacak ki dudaklarıma kapandı.

Bir aslanın, ceylanın etini koparması gibi vahşice dudaklarıma saldırmıştı. Usul usul öpüşmemiş dilimi ağzına itmem ile harlanırken, elini belime sarıl beni kucağına çekti. Sertliği tam kadınlığıma gelecek şekilde kucağına aldığında inlememi bastıramamıştım.

Bacaklarımı beline sardığımda bir elini sıyrılan kalçama attı. Bir okşayıp, bir sıkıyordu.

"Boraaaaan!" diye bir ses duyuldu.

Buket'in sesi.

Hızla Boran'dan uzaklaştım. Yüzüne baktığımda ruj sürmediğime şükür ettim.

Hızla kendimize çeki düzen verdik ve masanın üstündeki ne ile alakalı olduğunu asla anlamadığımız dosyalardan birisini açtık.

Buket kapıyı çalmadan odaya daldı.

Bon potonom Osol, komso odomo kopoyo çolmodon goromoz!

Havasından hep.

"Boran" dedi a garfini uzatarak. Normal söyleyemiyor muydu?

"Ne var Buket?" ne bu sinir yiğidim? Görende sevişmen yarım kaldı sanır.

Bu düşünce ile gözüm aşağıya kaydı.