Aras/ Çığlık

790 119 26
                                    

Medya:Suna
Gelmiştik. Yıldızlar şehrindeydik. İçeriye girerken Funda bizi görünmez yaparak içeriye sokacaktı. Yaptığı karışımları bize verdi. Mert yüzünü buruşturdu. "İçinde at toynağı da mı var?" Funda hafifçe başını salladı. "Gözlerinizi kapatıp içersiniz daha hızlı olur."
"Çok yardımcı oldun Funda." Mert karışımı alıp ağzına götürdü. Yarısını zar zor içip kusmamak için kendini zor tuttu. Birden gözden kaybolduğunda karışım havada asılı kalıyormuş gibi gözüküyor.
"Aras yok oldum galiba? Funda beni görüyor musun?" Karışımı alıp tek dikişte içtim. Bardağı yere bırakıp ben de mert gibi görünmez oluyorum. "Ya sen ne yapacaksın Funda?" Diye soruyorum. "Ben bir cadıyım Aras. Kendimi gizleyebilirim." Anlayamadığım kelimeler mırıldanıp oda görünmez olunca Eftalya' nın tutsak olduğu bir saray büyüklüğündeki binaya İlerliyoruz.

"Dikkatli olun. Bu süreli. Olmadık bir anda görünmezliğiniz kaybolabilir." Kapının girişine geldiğimizde mert soldaki savaşçıyı ben de sağdakini bayılttım.
"Hadi içeriye girelim." diye fısıldıyor Mert.
İçerisi düşündüğümden de kötü bir hal almış. Masalar yere devrilmiş her yer tepetaklak olmuş. Dışarıdan kusursuz gözüken sarayın içi bir kaostan farksız.
"Yardım edin."Bizim ajanlarımızdan biri olan Mustafa'nın sesini tanıdım. Genç çocuk yerde acı içinde kıvranıyordu. Hemen yanına koştum."Mustafa ben Aras. Beni görememen normal." diye fısıldadım. Korkuyla gözlerini faltaşı gibi açtı.
"Ne? Nasıl?"
" Şu an güvendesin. Bunu düşünmene gerek yok. İyi olacaksın."
"Onu ne yapacağız?" Diye soruyor Mert. Onu göremesem de yanımda olduğunu hissediyorum.
"Buradan çıkarmalıyız." Ben omuzundan tutup sürüklerken fısıldadım. "Beni takip edin. Mustafayı nereye sürüklersem oraya geleceksiniz." Tamam diye mırıldanıyorlar. Burayı pek bilmiyordum Mert ile Fundanın benden komut beklediklerini hissedebiliyordum. Hemen yanımdan bir adam geçti. Bizden biri olmadığı anlaşılıyordu. Mustafa'yı bırakıp geriye çekildim. Adamın gitmesini beklemeliydim. Gitmeyip durdu. Mustafa'yı görüp okunu Mustafa'ya doğrulttu.
Adam arkadan vurulup yere yığıldı. Mert onu bayıltmıştı. "Hemen bir yere saklamamız gerek." Funda yanımda fısıldıyordu. Mustafa'yı hemen bir odanın içine sürükledim. Depoya benziyordu. Onu depoya yerleştirdim. "İdare edebilirim." Bacağı kanıyordu. Tavana bakıyordu beni göremediği için gayet normaldi.

Mert ile Funda beni dışarıda bekliyordu. Hızla depoda bir elbise parçasını yırtıp Mustafa'nın bacağına bağladım. "En kısa sürede geleceğiz." Başını salladı.
Çıktığımızda "Hadi gidelim." diye fısıldıyorum.
"Ayrılmamız gerek dostum." diye mırıldandı mert. Ben daha ağzımı açmadan Mert'in görüntüsü geri geldi. Hemen yanımdaydı.
"Kahretsin."diye sövdü.
"Olamaz." Diye mırıldandı Funda. Mert'in omuzunu tuttum.
"Seninle birlikte gideceğiz. Funda idare edebilir misin?" Hızlıcana başını salladı.
"Alt katı kontrol edeceğim." Mert başını salladı.
"Gidelim dostum." Funda gitmişti. Mert ile daha fazla zaman kaybetmeden ilerlemeye başladık.
"Yan tarafta acayip bir gürültü var Aras." Mert'e baktım. "Oraya gideceğiz." mert ceketinin cebine yerleştirdiği küçük bıçaklarını kontrol etti. Hızla Mert'i duvara çektim. İki tane savaşçı bize doğru geliyordu. Mert aceleyle etrafına bakındı. "Kız nerede?"diye sordu bir ses. "Ben ne bileyim ?Asena'nın özel ajanlari izini sürüyor.Kaçmayı başarmış." İkisi aralarında konuşurken rahat bir nefes aldım.  Eftelya kaçmayı başarmış olmalı. Mert birden ceketinden çıkardığı bıçağı yere düşürüyor. Savaşçılar oldukça hızlı bir şekilde Mert'in etrafını sarıyor. Mert i yere serip yumruklarken elektrik çubuğumu çıkarıp ikisine de vurdum. Adamlar yere serildiğinde "Buradan çıkalım." diyorum.

Mert başını salladı. "Arkamda ol dostum." Gürültülerin geldiği yere doğru hızlıca ilerledik. Benim yaşlarımda bir kızı boğmaya çalışan adama doğru koştum. Adamın boynundan sertçe tutup yere yapıştırdım. Kız kesik kesik nefesler alarak doğrulmayı başardı. Ellerimi bir mengene gibi adamın boynuna kenetledim."Eftelya nerede?" Sesim oldukça soğuktu.
Adam gözlerini kocaman açtı. "Aras." Sesi boğuk bir fısıltıydı. Beni göremese de sesim duyuluyordu. Arkama baktım mert bıçak atışları yaparak ajanlarımızı koruyordu. Ellerimi biraz olsun gevşettim.
"Son kez soruyorum. Eftelya nerede?" Adamın yüzü kıpkırmızı kesilmişti. Nefes alıp vermeye başladı. "Yalvarırım." Diye başlayacak olduki boynunu tekrar sıktım. "Tamam." Sesi tamam değil de "Tağm."  Gibi çıkmıştı. Elimi tekrar gevşettim. "Eksi bir katına götürüldü. Yemin ederim ki başka bir şey bilmiyorum. Ne olur..." Ellerimi çekip kalkacak oldum ki bir ok kalbine isabet etti.
Oku atanın kim olduğunu görmek için etrafıma bakındım. Bizim ajanlarımızdan biriydi. Kız beni görmedi ve etrafına okları saçmaya devam etti. Mert'in yanına İlerledim. "Eksi bir katında." omuzuna dokundum. Başını salladı. Merdivenleri kullanıp aşağı indik. Mert soluk soluğa kalarak bir köşeye serildi.
"Dostum daha kaç kat kaldı?"
"Yedi." diye mırıldandım.
Ayak sesleri gelince Mert'i dirseğinden tutup merdivenin korkuluklarına yaslandık. Ben görünmez olabilirdim ama Mert tehlikedeydi. Ayak sesleri gittikçe uzaklaşıyordu.
"Ajanları eksi bir katına yönlendirdin mi?" Mert başını salladı.
"Funda'dan haber aldım. Suna yı bıraktığımız yere gitmiş." Suna'yı yıldızlar şehrindeki bir mağaraya bırakmıştık. Hala baygındı. Ayak bileği iyileşmişti. Funda başarmıştı.
Mert'in bileğinden ses geldi. "Funda beni arıyor." Diye mırıldanıyor. Açması için başımı hafifçe salladım.
"Neredesiniz, hala mağarada mısınız?" Mert yavaşça konuşuyordu. Sesimizin duyulmasını ve dikkat çekmesini istemiyordu. Birkaç saniye sonra Mert bana döndü.
"Şimdi mağaradan çıkıp bizim oraya gelmeyi düşünüyorlar." Basımı salladım.
"Dikkatli olmalarını söyle."
"Dikkatli olun." Mert bana değilde sol tarafına bakındı. Gülmemek için kendimi zor tuttum sağ omuzunu dürtüp "Hadi aşağı inelim." diye fısıldadım. Aşağı inmeye devam ettik. Son üç kat kalmıştı. Merdivenler nedense boştu. Eksi bir katına indiğimizde on-dokuz savaşçı Mert'in üstüne atıldı. Bu Bir tuzaktı. Mert yanımdaki boşluğa bakarak başını iki yana salladı. Onu bayılttıklarında Asenayı görünce dişimi sıktım.
"Arası da bulun. Hemen." Keskin bir gülümsemeyle Mert'i izledi. Onların elinden Mert'i kurtarmak istedim. Görünmez olsam bile tek başıma bunu yapamazdım. Asena görünmez olduğumu anlarsa büyüsüyle bunu yok edebilirdi. Eftelyayı kurtarmalıydım. "Onu toplantı odasına götürün. Mert'e ne yapacağıma ben karar vereceğim. O küçük cadı bozuntusunu da bulun. Ona neler neler yapacağım." O sırıtırken yumruğumu sıktım. Mert'i götürüp ortadan kayboldular.
" Şimdiden heyecanlanmışa benziyorsun." Bu ses Melisa'ya aitti. O kızı çoktandır görmemiştim. Elleri bir an olsun kabzasından ayrılmıyordu.
"Hem de nasıl." diye cevapladı Asena.
"Asena bizi bekliyorlar. Toplantı neredeyse başlayacak. Doğa'yı biraz sonra Eftelya'nın yanına asmak İçin getirecekler." Kelimeler göğsüme hançer gibi saplandı.
Eftelya Toplantı odasındaydı. Doğayı da asacaklardı. Bizim en sadık ajanımızdı. Onu ya önceden yakalamışlardı ya da şimdi.
"İyi." Diye mırıldandı Asena.
Onlar eksi bir katından yukarı çıktıklarında ben de onları izlemeye koyuldum. Asena bir anda durup bana baktı. Gözleri boynumdaydı, Beni göremiyordu ama bana bakıyordu. Melisa sağ tarafıma baktı."Ne oldu?"diye sordu.
Asena bana doğru yaklaştı. "Soğuk bir nefes hissediyorum."
"Asena geç kalacağız bu arada neyden bahsettiğini bile anlamadım?" Melisa şaşkın gözlerle etrafına bakındı. Ağzımı sımsıkı kapadım. Asena elini hemen soluma attı. Elini başıma dokunduracakken Melisa Asena'nın kolunu tutup benden uzaklaştırdı.
"Bize doğru geliyorlar." Asena gözlerini kıstı.
"Tamam. Hadi gidelim." Onlar uzaklaşırken rahat bir nefes verdim. Oldukça gergindim, toplantı odasını bulmalıydım. Asenadan uzak bir şekilde diye düzelttim.
O cadıyı elime geçirecektim. Ama şimdi değil. Merdivenlerden yukarı çıkarken Suna'nın çığlığı her yeri kapladı. Bu olamazdı. Funda'nın yanında olması gerekiyordu. Çığlığın geldiği yere doğru hızla aşağı indim.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Oy vermeyi ve yorum yaparak düşüncelerinizi belirtmeyi unutmayın. Her birinizin yorumu benim için çok önemli 💫

ALEV VE BUZ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin