35.Bölüm❥

15.4K 1.3K 525
                                    

Bazen sadece yorgun oluyor insan; ne küs, ne yalnız, ne de aşık... -Cemal Süreya

Düşünüyordum. Neyi düşündüğümü bilmeden düşünüyordum.

Boş boş yine yatağın yanından sallanan elime daldığımı da yeni farkediyordum.

Hakikatten ben ne düşünüyordum?

Dokuz gün geçmişti, babamla konuşmamın üzerinden.

Telefonu açıp yeşil kutucuğa tıkladım.

Atakan Yiğit adlı kişiden 106 yeni mesajınız var.

Engellemeye kıyamıyordum ama cevap verirsem de ailemi ezecekmişim hissi vardı üzerimde.

Araftaydım.

Aslı ve Rumeysa'da dahil kimseyle doğru düzgün konuşamıyor, derdimi anlatamıyordum. Bitkisel hayata geçmiştim adeta.

Kenan Işık'dan ne farkın kaldı şimdi senin?

Boş boş ekrana bakacağıma en son gelen mesaja girdim. Görüldü özelliğini kapatmıştım, mesajları görebileyim diye.

En son attığı mesajda gezindi gözlerim.

Atakan Yiğit: Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar,
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Atakan Yiğit: Lütfen, lütfen bana bu şiirin ikinci kıtasını yazdırma.

Atakan Yiğit: Yazmak zorunda bırakma...

İkinci kıta düştü o an aklıma.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni,
Bırak, vehmimde gölgeni,
Gelme artık, neye yarar?

Gözlerimden iki damla yaş akarken yastığıma iz yaptı. Telefonu bırakıp tekrar yataktan sarkan elime çevirdim, gözlerimi.

Acaba 'gel kaçır beni yiğidim' mi deseydim?

Salak mısın Cemile!?

Halâ parmaklarıma bakarken odamın kapısı açıldı. Bakışlarımı çekmedim ama gelenin annem olduğunu biliyordum.

Baş ucuma gelip kafasını eğdi hafifçe.

"Güzel kızım. İyi misin?" Elini beline koyup doğruldu, yatağımın yanındaki pufa oturup ellerini saçlarıma daldırdı.
Kızarmış gözlerimi kırpıştırıp gülümsedim. "İyiyim anneciğim."

"Helen, iyi olduğuna inanmıyorum. Seni ben doğurdum. En iyi de ben tanırım. Bir şeyler var ama ondan önce bir sorunumuz daha var. Seni isteyen aile, kalkıp uzaklardan buraya gelmişler. Bir görüşsen mi?"

O senin annen, moralinin bozukluğunu ona kızarak çıkaramazsın, kendine gel!

"Anne, ben istemiyorum." Gözlerimi kaçırırken yatağımda doğrulup söylediğim sözlerle şefkatle bana baktı.

Önüme gelen saç tellerimi elleriyle çekip yüzümü avuçladı. "Biliyorum istemediğini, ama gidip bunu kendilerine mi söylesen? Biraz ısrarcı bir aileye benziyorlar. Senden duyarlarsa vazgeçerler. Hem deden de ikna olmuş olur." Mantıklıydı. Başımı aşağı yukarı salladım.

Puftan kalkıp yatağıma oturup başımı dizlerine yerleştirirken eli tekrar saçlarımı buldu. "Şimdi anlat bakayım. Benim kızım niye bu kadar üzgün?"

Annemle hiçbir zaman açık konuşabilen biri olmamıştım. Genel olarak ailemden hep çekinmiştim.

Başımı dizlerine bastırırken kızarık gözlerim biraz daha kızardı. Anlatmak istiyordum. Kendime yeni itiraf edebildiğim sözler döküldü dudaklarımdan.

"Anne, ben galiba aşık oldum."

İstanbul Üniversitesi FC (futbol kulübü)

Oytun: Bu sene mezun olanlara kendi aramızda parti yapalım. Zaten çoğu kişi biliyor, burdan da diyeyim.

Pamir: Parti derken nasıl bir şey?

Kerem: Bize gelin PlayStation oynayalım. En iyi parti bence.

Emre: Bu çocuk aşırı zeki. Bana uyar.

Ali: Bana da uyar.

Caner: Ben katılamayacağım, seneye katılırım artık.

Oğuz: Niye ki? Erteleyemez misin?

Caner: Maalesef şehir dışındayım.

Giray: Yine nerde pinekliyorsun it.

Caner: Yok abi, kötü bir durum yok. Nevşehir'deyim. Hayırlı bir iş için ;)

Atakan Yiğit: Nevşehir?

Atakan Yiğit: Hayırlı iş?

Oğuz: Hayırdır, yenge kim?

Caner: Helen.

Caner: Yani daha görüşmedim, ama olacak umarım.

Oytun: O kız sana nasıl baktı lan?

Mete: Aynen olm, bir kendine bak bir o kıza zçoeözöddkmd

Ali: Eyvah!

Atakan Yiğit çevrimiçi

Atakan Yiğit yazıyor...

Atakan Yiğit: Burası sizin kız konuşacağınız yer değil, ayrıca tesettürlü bir kadın hakkında konuştuklarınıza bakıp biraz şerifiniz varsa, utanın!

Atakan Yiğit: Kim ne b*k yiyorsa yesin.

Atakan Yiğit: Dağılın şimdi!

Annemin dizinden kalkıp ikindi vaktinin geçmesine ne kadar zaman kaldığına bakmak için kenardaki telefona uzandım. O sırada gelen mesajlara kaydı gözlerim.

Atakan Yiğit: Evlilik görüşmelerine başlamışsın :)

Atakan Yiğit: Bu kadar kolaymış senin için.

Atakan Yiğit: Aslında, sana değil kendime kızıyorum.

Atakan Yiğit: Hâlâ senden nefret edemediğim için.

Atakan Yiğit: Bir an gerçekten olacağına inandığım için.

Atakan Yiğit: Ben de diyorum bu kız iki haftadır nerde?

Atakan Yiğit: şmsşzsmzçspzlçaizşsçspdjöxjsmx

Atakan Yiğit: Diğerleri gibi yaşamadığım şeyler yaşattığın için teşekkür etmeyeceğim.

Atakan Yiğit: Aklımda her zaman umut edip yüz üstü bıraktığın an kalacak.

Atakan Yiğit: Ha son olarak da düğün davetiyeni göndermezsen üzülürüm :)

Atakan Yiğit: Hadi eyvallah.

Bu kullanıcıya artık mesaj gönderemezsiniz.

Dırırırım Atakan Yargı Machine

İşler düzelecek dedikçe sarpa sarıyor ağağağğağa

Kötü günler geçti, sırada daha da kötüleri var şxofmcfkcmföcjfm

BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN LİMONLU KEKLERİMİN YEŞİL AMBALAJLARI ✨

O ambalaja bayılıyorum ama öxkfmödkd

Neyse haydi Allah'a emanet olun. ❤️

#KudüsÖzgürDeğilseTümDünyaTutsaktır ♡

Kahve | TextingWhere stories live. Discover now