16.BÖLÜM

2.4K 168 44
                                    


Keyifli okumalar MD ailesi! 🤸🏻‍♀

👉🏻İlk sahnemize yukarıdaki müzikle başlayabilirsiniz. "Dream Away-Aytekin Ataş"

Nazlı, başını çevirdi ve sol omzunun üzerinde duran kıvırcık buklelere baktı. Hafifçe öne eğildi ve bakışlarını, Ali'sinin yorgunluktan bembeyaz olmuş yüzünde gezdirdi.  Gözleri ağlamaktan kızarmış halde kapalıydı. Yaklaşık bir saattir bu vaziyette oturuyorlardı ve Ali en sonunda sakinleşip uyuyakalmıştı. 

Nazlı derin bir nefes aldı ve elini havaya kaldırdı. Ali'nin sağ gözünden süzülen son bir damla yaşı hafifçe parmağının ucuyla sildi. Bir süre daha uyandırmamaya gayret ederek yanağını okşadı. Oldukça sessiz bir biçimde fısıldadı.

"Ben buradayım Ali... dünya yansa ben senin yanından ayrılmam... bir daha kimse seni benden ayıramaz."

Nazlı'nın parmakları bir müddet de Ali'nin saçlarında gezindikten sonra oldukça usul bir şekilde başını tuttu. Omzunu yavaşça Ali'nin başının altından çekti ve başını yastığa koydu. Altta kalan elini Ali'nin saçlarının arasından son kez geçirdi ve gülümsedi. Hafifçe eğildi ve yanağına bir öpücük kondurarak geri çekildi. 

"İyi uykular."

Oturduğu yerden kalktı ve Ali'nin üzerindeki battaniyeyi omuzlarına doğru çıkardı. Üzerini güzelce örttüğüne emin olduktan sonra diğer yanına geçerek az önce Selvi'nin gelip taktığı serumu kontrol etti. Son kez ekrandaki değerlere de göz gezdirdi ve etrafı loş bir şekilde aydınlatan masa lambasının yanındaki telefonunu cebine attı. Oldukça sessiz bir şekilde kapıya yöneldi ve aynı şekilde hareket ederek dışarı çıktı. Kapıyı kapattığı anda çalan telefonu ile panikledi ve hızlıca uzaklaşarak cebinden telefonu çıkardı. Alışkanlıkla fısıldadı.

"Efendim Açi?"

"Biz çıktık onu haber verecektim."

Nazlı aynı fısıltıyla devam etti.

"Tamamdır ben buradayım zaten."

"Sen niye fısıldıyorsun? Ali'nin yanındayken mi aradım yoksa?"

Nazlı bir süre durdu ve yaptığı şeyin farkına vardı. Fısıldamayı bırakarak sesli bir şekilde cevap verdi.

"Ha yok ya alışkanlık olmuş işte ondan..."

"Leyla'sın kızım sen Leyla."

Nazlı güldü.

"Hadi hadi diyeceğin bir şey yoksa kapatıyorum."

"Eğer yarına istediğin bir şey varsa söyle getireyim sabah."

"Aslında şey..."

Nazlı durduğu yerde kıpırdandı. 

"Aslında ney? Bak bir şeye ihtiyacın varsa söyle."

"Yok öyle değil de..."

Nazlı yutkundu.

"Ali eve çıkma işini kabul etti. Hatta daha doğrusu o benden önce teklif etti bile diyebilirim."

"Ne diyorsun! Ciddi misin sen?"

Nazlı telefonu kulağından uzaklaştırdı ve kaşlarını çatarak geri kulağına dayadı. 

"Kulağımı mahvettin Açi. Evet ciddiyim."

"Ay ben çok sevindim! Bak Gülin de yanımda selamı var sana, oldu bu iş diyor."

Nazlı utançla kıkırdadı.

"Off saçmalamayın. Daha bir şey belli değil, bakalım yürüyecek mi..."

"Bal gibi de yürüyecek bak görürsün, kendiniz ayrılmak istemeyeceksiniz."

Bizim MucizemizWhere stories live. Discover now