Özel Bölüm *2*

Start from the beginning
                                    

"Abraxas, hadi!" diye seslendi Vincent yukarı kattan. Bunun üzerine Reina geriye doğru bir adım attı, yüzünde donuk bir ifade vardı.

"Beş dakika bile sabredemiyorlar." dedi ve ardından masada bulunan karafı alıp kendisine şarap koymaya başladı "Kocamı, oğlumu, evimi –her şeyimi aldı, daha ne istiyor bizden?!"

/Flashback; 17 Aralık Pazar, 1944; Slytherin Ortak Salonu/

"O zaman lütfen, lütfen söyle bana Gabrielle," dedi Reina ve mavi gözlerini, Gabrielle Potter'ın yeşil gözlerine dikti "Abraxas'ım ne kadar büyük bir tehlike içinde?"

Reina'nın bu ani sorusu üzerine Gabrielle bir süre kalakalmıştı. Birkaç kez yutkunduktan sonra konuşmaya başladı "Ben... Reina... Ne demem gerektiğini bilmiyorum. Şu an için, okulda bulunduğumuz süre için, söyleyebilirim ki Abraxas güvende, hata yapmadığı sürece. Ama... Ama okuldan sonrası için... Bilmiyorum. Keşke sana yardımcı olabilseydim."

"Hata yapmadığı sürece," diye tekrarladı Reina kendi kendine "Riddle'a karşı, değil mi?"

Gabrielle sadece onaylamakla yetinmişti.

"Göründüğü gibi olmadığını en başında tahmin etmem gerekiyordu." diye mırıldandı Reina "Kimse bu kadar mükemmel olamaz."

/Flashback sonu/

"Reina, lütfen aş..."

Kocasının sözünü bitirmesine izin vermemişti "Abraxas," dedi Reina sert bir sesle ve sağ elindeki şarap kadehiyle merdivenleri işaret etti "Git."

Abraxas Malfoy, derin bir nefes aldıktan sonra omuzlarına gelen, sarı saçlarını düzeltti ve hızlı adımlarla üst kata çıktı. Lord, her zamanki gibi çalışma odasında onları bekliyordu. Abraxas'ın geldiğini görünce başıyla, kapıyı kapatmasını işaret etti ve ağır hareketlerle çalışma masasına yaslandı. Koyu renk cübbesini çıkarıp sandalyeye koymuştu ancak hala siyahlar içerisindeydi: siyah gömlek ve siyah pantolon. Bir tek mermeri anımsatan beyazlıktaki teni ve kemik rengi asası bu koyu renk uyumunu bozuyordu –elli yaşını geçmiş dahi olsa saçları hala günah kadar siyahtı.

"Gördüğüm kadarıyla Rodolphus, o gece ikinizin arasındaki konuşmada geçen her şeyi Natasha'ya anlatmış." dedi Tom, koyu renk gözlerini Vincent'ın üzerine sabitlemişti, ne tepki vereceğini merak ediyordu. Elbette, dünyanın gördüğü en güçlü Zihnefend olduğunu için merakı çok kısa süreliydi, daha Vincent fiziksel olarak tepki veremeden korktuğunu öğrenmişti bile –oğlunun laf taşımasından dolayı onun, Rodolphus'un, başına bir şey gelmesinden korkuyordu.

"Lordum, lütfen Rodolphus'u affedin," dedi Vincent kısmen titreyen bir sesle "O... O ne yaptığının farkında değil..."

"Sakin ol, Vincent, Rodolphus yanlış bir şey yapmadı." dedi Tom kadife gibi bir sesle "Her ne kadar Natasha ile olan bu arkadaşlığının yarattığı zayıflık kesinlikle kabul edilemez ve kısa sürede yok edilmesi gereken bir şey olsa da Rodolphus, farkında olmadan bu zayıflığını bizim lehimize kullandı."

Abraxas şaşırmış gibi gözüküyordu "Ben planın bu kadar güzel sonuç vereceğini tahmin etmemiştim," diye itiraf etti, Tom'un tek kaşını kaldırmasına neden olarak "Rodolphus'un kulak misafiri olduğu şeyleri herhangi birisine aktaracağını düşünmüyordum, sonuçta gizli bilgi oldukları apaçık ortadaydı –sence de biraz kolay oltaya düşmedi mi?"

"Dediğim gibi, zayıflığına yenik düştü ve en iyi arkadaşına yardım edebileceği düşüncesiyle duyduklarını, Natasha'ya aktardı," dedi Tom, dudaklarına sinsi bir sırıtış yayılırken "Elbette bunun doğuracağı sonuçlar, asla Rodolphus'un hayal ettiği yönde olmayacak."

Insensitive ➳ Sirius BlackWhere stories live. Discover now