55.BÖLÜM

110 122 1
                                    

Sam & Natasha



Dükkan yerinde duruyordu. Sapasağlam. Sevinmeli miydi , üzülmeli mi? bilemedi. Sigortadan gelecek paranın fikrine anında kendini kaptırmıştı. Aslında şeytan işine son vermesini ve anahtarı da kapının üzerinde bırakmasını söylüyordu ama Justin'e ne kadar kızgın olsa da, bu işe kendince ihtiyacı vardı. Elise veya Matt'e muhtaçmış gibi ortalarda dolanmak onu rahatsız ederdi. Aslında bugün psikolojik olarak Bakü'ye uçmaya da hazırdı. Şimdilik bu plan yatmıştı. Meksikayı terk edip gidemeyeceğine göre de ev ve sevgili aramaya yeniden başlaması gerektiğini düşündü. Birikmiş çöp vergilerini de yatırmalıydı. Zavallı narin omuzları hayatın yükü altında eziliyordu.


Kahve yapmak için mutfağa girmişti. Kapının açıldığını duyduğunda Paul'un dargınlığa son verip işe geldiğini düşünmüştü. Müşteri gelme ihtimali pek yoktu. Hangi Meksikalı borsanın iniş çıkışlarını takip etmekten fırsat bulup kitap okuyacaktı?

Mutfaktan kafasını uzattı.

Gelen Nath'dı.

Gizleyemediği şaşkınlığını tekrarlanan harfe vurdu :

"Aaa!" döküldü dudaklarından.

"Neden şaşırdın?" Önce senin kapını çalacağım belli değil miydi? Yoksa bu işi bana vereceklerini düşünmedin mi?" Aptal aptal suratına baktı. Sam, söylediklerini anlamamazlıktan geldi. "Ne işi ?" Sinirlenmişti. Zaten fırsat arıyordu sinirlenmeye.


Acı acı güldü Natasha. "Elise 'in gözlerinde, en tepede olan benim göremiyor musun?"


"Ne?"


"Senin yaptıklarını da gördük.O neydi öyle ya. Sam, sende" konuşurken ellerini fazla dahil etti. "Şuncacık yetenek varsa bende Angelina Jolie'yim."

Natasha, Sam'in karşısında sana acıyorum bakışları atmaya devam ediyordu.


"Natashaaa, gıcık Natasha! eteğinin belini kıvıran Natasha!" Sam, az önceki gülüşü taklit ederek. "Ee, sen bu olaydan önce sesim çok güzel albüm çıkarı cam diyordun ne oldu o işler?"


"Daha ziyade ben o ara oryantale ağırlık vermiştim." Ağlamaklı oldu.


"Öyle mi? sen benim arkadaşım falan değildin! kılın tekiydin!"


"Sen benden daha da kıldın.Hala da kılsın! kılın önde gidenisin batıyorsun bana batık kılsın sen kııl!


"Yürü git beğ!"


"Bende seni sevmezdim. Anneni de sevmezdim.Ukala, entel dantel kadının tekiydi o!"


" Bende senin babanı sevmezdim.Süt oğlaaan! çık git dükkanımdan çık! Hıh, sıradan ölümlü seni. Ben ünlüyüm kızım ünlüyüm. Bu yüzü ülkede herkes tanıyor.Ya sen ? sen? sen bir hiçsin! ben seni görmedim bile neden? bütün spotlar benim yüzümde gözüm kamaşıyor.Seni mi göreceğim? Ahaha rımtak, dımçak, ünlü ! rımtak tık tak tık tak çıkı tak ölümlü! " Natasha gerilirken, dükkanda dans etmeye başlar. "Ölümlü rımtak, çıkıtak, dımtıkıtak. Ooohh! rım tak, dımtık, tak!" Natasha' nın dükkandan çıktığını gören Sam, oynamaya son verir.

YALANLAR KÖPRÜSÜWhere stories live. Discover now