4.BÖLÜM

3K 193 13
                                    

                

  Bir gözümü açtığımda güneş yüzüme yüzüme vuruyordu.Yattığım yerde doğruldum yanımda Gellert yatıyordu.Yataktan çıktım ve komidinin üstünde ekranına tozlar sinmiş telefonu alıp elimle sildim.28 cevapsız arama vardı.Bunları 20 tanesi Matt'e diğer 8 ise Chris'e ayitti.Yatağa dönüp Gellert'ın yanağına bir öpücük kondurdum.Doğruldu ve gerindi.

"İyi uyudunmu?"

"Harika."

"Sevindim."

"Yalnız beni merak etmiş olmalılar beni götürsen iyi olur."

"Doğru tamam bekle giyiniyim.Bende matt'in bugünkü programını söylerim hem."

"Chris'de aramış."

"O adamla görüşmeni istemiyorum."

"Neden? kıskandın mı? kıskanacak bir şey yok o sadece arkadaşım."

"Beni onla tanıştırsan iyi olur bebeyim."

"Tamam acele et."

 Evin camlarını kapattık daha sonra evden çıktık.Hava çok sıcaktı güneş yumurta sarısı gibi tepemize dikilmişti.Bayıltıcı derecedeydi.Bir yandanda ordan burdan uçuşan tozlar gözümün içine giriyordu.Gellert'da benim kadar rahatsız olmuşa benziyordu.Arabaya bindik ve ilerlemeye başladık.Kim derdi Matt sevdan bir anda bitecek başka birine aşık olacaksın.

 Arabada ricky martin Livin La Vida Loca çalıyordu.Bu şarkı çok hoşuma gidiyordu.Gellert benim eğlendiğimi görünce sesini iyice açtı.Şarkının sözlerini söyleyerek.Yolumuza devam ettik.

 Gelmiştik.Bahçede birbirine sarılmış Simon ve Matt duruyordu.Yanlarına gidip sizi endişelendirdiysek özür dileriz dedik.Simon ve Matt başını hayır anlamında salladı.Daha sonra matt bana dönüp "Ama 20 aramamdan birinde çıksaydın daha iyi olabilirdi." Somurtarak."Üzgünüm." Dedim ve Gellert'ı yanağından öpüp odama doğru yol aldım.

 Bu sefer akşam Matt ve Simon ile yemeğe çıkacaktım.Kendimi yorgun hissediyordum.Odamdaki camları açtım ve banyoya girdim.Duş almaya karar verdim.

Suratımdan aşağı doğru inen su damlaları beni ilginç bir şekilde irkiyordu.

Banyodan çıktığım gibi yatağa atladım gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım...

 Son ses açtıkları şarkı sayesinde uykumdan oldum.Acaba yatalı on dakika olmuşmuydu merak ediyordum.Neredeyse sağır olacaktım.Çalan şarkı Justin Bieber Never Say Never'dı.Aşağı indim ve ne yaptıklarına baktım.Matt tek başına oturmuş Justini dinliyor.Simon dışarı çıkmış.Telefon'da konuşuyordu.Bu Simon'dan şüpheleniyordum.Matt'in yanına doğru giderken daha önce olmamış bir şey oldu ve merdivenler gıcırdadı.Sinir bozucuydu.

"Justin Bieber severmisin?"

"Evet şarkıları çok hoşuma gidiyor.Sen?"

"Evet, arkadaşım Dafney'de sever hatta hastasıdır.Sanırım simon yine seni yalnız bırakmış."

"Evet, sürekli telefonu çalıyor.Bazen telefonu elinden alıp parçalayıp çöpe atmak istiyorum.Siz ne yaptınız dün?"

"Yemek yedik."

"Sadece yemek mi yediniz? hadi ama bana söyleyebilirsin,kardeşinim"

"Tamam, Seviştik."

"Nasıldı?"

"Sorduğun soru beni yok ediyor."

"Acı vermiş olmalı."

"Üzgünüm seni yaparken davet etmeyi unutmuşum." Dedim ve gülmeye başladık.

"Bu arada Simon yemeğe gelemeyecekmiş.İşi varmış sanırım."

"Matt sana bir şey söylemek istiyorum.Bana kızabilirsin ama bence Simon'ı takip etmelisin."

"Ne?! kocamdan şüphe etmiyorum ben." Dedikten sonra koşa koşa merdivenlerden yukarı çıktı.Bende içimden sen yapmıyorsan ben yaparım dedim.

Aslında bu işi tek başıma yapmamalıyım.Chris ve Gellert'la birlikte yapmalıydım.Hem o ikisinide tanıştırmış olurdum.Gellert'a haber verdim.Onayladı sıra Chris'e gelmişti.

 Chris geçmek bitmeyen saniyeler sonra telefonu nefes nefese açtı.

"Nefes Nefese kalmışsın."

"Bir kızı beceriyordum."

"Kızımı beceriyorsun sen ec değilmisin?"

"Evet öyleyim.Fakat ec sellerde kızlarla yatabilir."

"Bu bana iğrenç geldi neyse şimdi senin karışık işlerini uğraşamam.Gellert ile otele gelip seni alacağız biraz sonra."

"Gellert mı?"

"Evet uzun hikaye sonra anlatırım."

 Bahçeden içeri giren Simon bana baktı ve soru sordu;

"Sem bana bir şeyler seçebilirmisin önemli bir toplantı için."

"Tamam geliyorum."

 Biz merdivenlerden yukarı çıkarken matt aşağı iniyordu.Sanırım bahçeye gidiyordu.Onunla küs olmak beni üzüyordu.Simon giyip çıkarıyor ben ise yorum yapıyordum.Tabii kide önümde değil banyoda.

"Cenazeye mi tatlım?"

"Yooo, kim ölmüş?"

"Moda ölmüş.Yalnız giyip giyip çıkarıyorsun hepsi cenaze takım elbisesi dur bir ben bakıyım."

 Dolabı karıştırdım.Hepsi çirkindi bu adam mı zevksizdi? yoksa ben mi? içlerinden bir tane beğenmiş gibi yapıp verdim.Giyinip banyodan çıktığında Hmm.Güzel güzel diyerek geçiştirdim.

Bahçeye doğru ilerlemeye başladım.Matt benim geçen gün yaslandığım ağaca yaslanmış ve dalmıştı.

"Matt özür dilerim."

"Sem gidelim."

"Ne?!"

"Onu takip edeceğim sen haklıydın."

"Tamam yalnız Gellert ve Chris'te geliyor."

"Chris?!"

"Beni buraya getiren bir arkadaşım."

"Tamam."

YALANLAR KÖPRÜSÜWhere stories live. Discover now