-24-

408 29 4
                                    

Aslında bu bölümü birkaç gün sonra yazıcaktım.Ama çok beklendiği için erken yazdım.

Birde söylemeden duramicam.Git-gide artıyoruz^^.Bu ilgileriniz için gerçekten teşekkürler^^

 Sesi duymakla ,yapışık bedenlerimizi ayırdım.Baha'nın belimdeki eli gevşedi.Ama hayla birbirimize bağlanmış gibi yakındık.Bu yakınlık hoşuma gitmiyordu.Hiç kimseylede gitmez zaten !. Yapıştığımız duvardan ayrıldım.Sesler daha çok yakınlaşıyordu.Her seferinde bileğime yapışan Baha ,şimdi ben onun bileğine dolandım.

Onu çekiştirerek.Eski binaya ilerledim.İlginç ! Ben ,her Baha beni çekiştirdiğinde kavga çıkartmama rağmen.Baha sesini bile çıkartmıyordu.Eski binaya girdiğimizde Baha'nın bileğini bıraktım.Tam duvara tırmanıyorken Baha ''Duvardan aşağımı atlicaksın ?'' diye sordu.

Tırmandığım duvarı çıkıp.Duvara oturdum.''Kapının önünde polisler olabilir.'' .Baha ,gözlerini devirdi.Artık Baha'nın gözlerini devirmesinden o kadar sıkılmıştım ki.Bazen o gözlerini oymak istiyordum.''Risk istiyen sendin Vahşi '' dedi alayca.

Kaşlarımı çattım.Ben hapishaneye giricektim.O ise hayla benle dalga geçiyordu .''Biliyormusun ? '' dedim.Kaşlarını havaya kaldırdı .Onu elimle gösterip ''Hayatıma girdiğinden beri ,başıma gelmeyen birşey kalmadı.İlk önce tecavüze uğrucaktım.Sonra karnım deşildi.Buz gibi yerde hayat mücadelesi verdim.Şimdi o Ezra ,orospusu yüzünden .Başıma böyle şey geldi...Hayatıma girdiğin günden beri başıma gelmeyen bela yok ! APTAL HERİF !'' diye bağırdım.

Baha,kaşlarını çattı .''Ama bir kısmı atlıyorsun Aptal!... Seni soktuğum belalarden gene ben kurtardım.APTAL KIZ!'' 

Gözlerimi devirdim ''Ama bu başıma açtığın belaların ,yok olduğu anlamına gelmiyor .APTAL HERİF!'' 

Bu sefer o eliyle beni işaret etti. ''Ne biliyormusun aptal kız !? Sen ne görmek istiyorsan onu görüyorsun,ne duymak istiyorsan onu duyuyorsun.'' 

Bacağımın bir tanesini duvardan sarkıttım.''Atarlanman bittiyse ,ben atlıyorum.'' diğer bacağımıda duvardan sarkıttım.

Bacaklarımın üzerine ,yere düştüm.Yerden kalkarken.Baha'da atladı.Baha,benden önce ayağa kalktı.Beni de kaldırırken ''Çok garipsin ! '' dedi.

Dizlerimi temizlerken ''Öyleyimdir...'' dedim.Temzileme işim bittikten sonra,Baha ile Baha'nın arabasına koştuk.

Arabaya biner-binmez Baha arabayı çalıştırdı.Evime gelesiye kadar ,arabada bir çıt bile çıkmadı.Arabadan inerken,soğuk bir 'Teşekkür 'de bulundum.

Kapıyı Ege açtı,açtığında baya sessizdi.Ayakkabıları gördüğümde başımdan aşağı kaynar sular döküldü.Annem gelmişti.Babamda ! Babam bugün erken  gelmişti...

Oturma odasına girdiğimde,ikisininde üstleri değiştirmediğini gördüm.İçimdeki suskun ejderha ,bu hallerinden daha fazla şüphe duyarken.Kalbim güm-güm atmaya çoktan başlamıştı.

Babam,koltukta oturmuş .Elinide şakaklarına koymuş.Karamsar ,karamsar düşünüyordu.Annem ise odada bir oraya ,bir oraya gidiyordu.Odaya girdiğimde ikiside bana döndü.

Annem'in ifadesi çok anlamsızdı. ''Gerçekten birisini öldürdün mü ?'' dedi.Hışımla kafamı Ege'ye çevirdim.Ege ,masumca güldü.Ama ben ise kızgınlıkla elimi yumruk yaptım.Anneme döndüğümde ,kafamı olumsuz anlamında salladım.

Annem bağırdı ''Doğruyu söyle Ezgi!'' .Beynimdeki kablolar gene birbiriyle çarpıştı.Alayca güldüm ''Yaptım ya da yapmadım ...'' .Annem bu alaycı tavrımdan dolayı daha çok sinirlendi.Devam ettim ''Beni umursamıyorsunuz ! Hapishaneye girdiğim an .Ailemizi kirlettiğim.Soyumuzu kirletticem.Ailemizin yüz karası olucam diye böyle yapıyorsunuz ! yoksa beni umursadığınız yok !'' diye bağırdım.

Babam ,birden ayağa kalktı ''Annene bağırma !'' annemle aramıza girdi.

Alayla güldüm.Ardından gözlerimi devirdim.''Anne'm ve Baba'm olduğunuzumu düşünüyorsunuz ?. ''.İkisinden de ses çıkmadı.

Babam konuşmaya başladı ''Ezgi ?!'' diye sertçe bağırdı.Ege'yi gösterdim ''Küçükken ...Ege gözümü çıkartıcaktı BABA! Bir kere bile Ege'ye kızmadın.Ben canım yandı.Ege'ye vurmak için kalktığımda ,bana kızdın ! ...'' 

Gözlerimden gelen damlaları geri ittim.Şuan ağlamak istemiyordum.''Depresyona girdiğimi hepinizde gördünüz ! Neden ! Neden ,bir gün gelipte ...'Kızım sorunun ne ?' diye sormadınız ...Neden , neden görmemezlikten geldiniz !'' 

Annem ''Kızım'' dedi kısık bir sesle.Tekrar bağırdım ''Artık istediğiniz kadar 'KIZIM' diyin...Artık çok geç... Anladınız mı ? Çok , çok  ve çok geç ! -Parmaklarımla üçüne de gösterip - Hepinizden nefret ediyorum ... '' gözümden bir damla yaş döküldü.

Babam ,bağırdı ''Kendine gel.Karşında arkadaşın yok . Annen ve Baban var...Birde kardeşin ...'' 

Kafamı olumsuzca salladım ''Benim için bir 'hiç'siniz ... '' . 

Babam ,tekrar konuştu.Ama bu sefer bağırmadı.Sakince söyledi ''rehabilitasyon mu ? , psikolog mu ?'' dedi.

Kaşlarımı çattım.Bu hareketlerim yüzünden 'deli tedavisi' mi görücektim.''Kızınızı deli olarak mı kabul ediyorsun ?'' dedim.

Tam arkamı dönmüş.Odadan çıkıcakken ''Hiç bir yere gitmiyorsun...'' dedi.Arkamı dönmeden ''Deli olduğuma kendince karar verdiğine göre...Kimseden izin almak istemiyorum.Sonuçta deliyim.O belgede elime geçtikten sonra.Kimse beni tutamaz...Anne ,Ben bugün halamda kalıcam...Evinizde bir katil büyütmek,beslemekten korkuyorsanız.Bende beş dakika bile burda kalmam .'' 

'...' 

Özgüven Patlaması #Wattys2016Where stories live. Discover now