- 47-

194 11 1
                                    

  ****

Artık göz yaşlarımı tutmanın bir anlamı yoktu.Saldım...Yağmur yağıyormuş gibi akıyordu.

Birden tekrar bir sesleniş duydum.Bu sefer  git-gide daha çok yaklaşıyodu.Birkaç dakika sonra kesildi.Ama ilginç bişi oldu kapım açıldı.İlk önce bi atak yapmadım.Oyun olabilirdi...

Yavaşça oturduğum yerden kalktım.Sinsice kapıya yaklaştım.Odadan öyle bir hızlıca koşarak çıktım ki.

Birden arkamdan ses geldi.En yakın olan yere ,tuvalette girdim.Karanlıktı...Nefesimi kontrol etmeye çalıştım.Nefesimi kontrole soktum.Her türlü başım belada,her türlü başıma bir şey gelicek.Her türlü...Her türlü ölücem...

Bir anda arkamdan bi el ağzımı kapattı.Kapatmadan önce çığlığı basmıştım.Ama elleri çığlığıma engel oldu.

Kulağımı tanıdık 'shh' kelimesi okşadı.''Şimdi ellerimi çekicem.Ama sessiz ol.Seni kurtarmaya geldim.'' dedi.Kafamı 'tamam 'anlamında salladım.Elini çektiği an,yüzüne sertçe bir yumruk indirdim.Sessizce de küfür ettim.Yumruğumu geçirdiğim an Baha baya savrulmuştu.

Vurduğum yeri tutup,fısıldadı ''Naptığını sanıyorsun ?'' dedi.Arkamı döndüm.''Hak ettin ve şimdi sırası değil '' dedim.Kapıyı yavaşça açıp dışarıyı gözetlemeye başladım.Kimsecikler yoktu.Ama saklanmadıkları anlamına gelmezdi.

Baha'ya baktım.Tüm dikkatle bana bakıyordu.''Kaç gündür beri kayıbım.''

''6 gün oldu.'' dedi.Oha!Yani yaklaşık 1 haftadan beri kayıptım.Birden ses gelince Baha refklesk olarak beni geriye çekti.Kapıyı da kapattım.İkimizde kapının arkasına geçip,beklemeye koyulduk.Birbirimize çok yakındık ve ben zar zor nefes alıyordum.

Baha çenemden tutup.Ona baktırmamı sağladı.''Kapalı alan korkun olduğunu biliyorum.'' dedi.Gözlerimi ondan kaçırıp,nefes almaya çalıştım.Ama sanki boğazımı sıkıyorlardı.

Şuan sanki beni tek rahatsız eden Baha'nın eliydi.Baha'nın ,çenemi tutan elini kavrayarak.''Çek! Nefes alamıyorum.'' dedim.Ve hemen elimi çekti.

Aklıma gelen soruyla ''Beni nasıl buldun ?'' dedim.Ona bakarak.

''Zor oldu ama buldum...'' dedi.Gözlerimi devirip,alay etmek isterdim.Ama yapamazdım.Zaten eğer gözlerimi devirirsem .Baha aramızın iyi olduğunu sanardım.Aklıma gelen soruyla ''Ayağına tam olarak ne olduğunu söylemedin , nouldu ?'' dedim.Sinsice sırıttı.''Beni mi düşünüyorsun ?'' dedi.Hiçbir şey söylemedim.''O gün bize geldiğinde ,kaçarken daha doğrusu giderken,peşinden koştuğumda merdivenlerin bir basamağına yanlış bir hareketle basıp.Merdivenlerden yuvarlandım.Bileğim incildi.Ayağım kırıldı.'' Şoka girmiştim.Demek o yüzden peşimden gelmedi...Ama şoka girdiğimi belirtmedim.Hak etti...Canımda yanmadı.Hak etti.Geberseydi hastanelik olsaydı.İç sesim birden hopp yavaş gel koçum,dedi.

Birden kapı sertçe açıldı.İçeriye dört tane adam girdi.En öndeki adam ''Burdalar !!'' diye kapıdan dışarıya bağırdılar.İlk önce Baha'yı çektiler yanına.İki adam Baha'yı tutarken,içeriye giren beş adamda beni tuttular.Azcıkta olsa direndim.Ama bana 'burdalar' diyen adam.''Bizden kurtulsan bile depoda on beş adamımız var.Hangisine , ne kadar direnebilirsin ?'' dedi.Yuh! On beş mi ?! ON BEŞ ?! Yuhhhh .Bildiğin belalılardı  bunlar.Ve de depoda olduğumu öğrenmiştim.

Adam ,Baha'ya dönüp.''Ahmet Bey burada olduğunuza çok mutlu olucak ,Küçük Bey.'' dedi.Çenemi tutamıyarak.''Küçük mü ? Yuh.Gözünüz kör galiba.Kocaman adam.Yarınızdan bile uzun.Siz hâlâ 'küçük' diyin.Sizin ben küçüklük anlayışınızı ...'' Sözümü beni tutan adam kesmişti.Eliyle ağzımı kapatmıştı.Adam,ağzımı kapatan adama ''Valla çok sağol.''dedi.Sizin yardımlaşma şeyinize tükürim.

Özgüven Patlaması #Wattys2016Where stories live. Discover now